Evrensel Gazetesi

Atık kağıt işçileriyl­e bir yılbaşı gecesi

- Anıl YURDAKUL İstanbul

Atık kağıt işçileri, yeni yıla şehrin havai fişeklerin­in gölgesinde ve çalışarak girdiler. Ta ki yollarını kesen gece bekçileri “Bu gece çalışmak yasak” diyene kadar. Sonrasında, çekçekleri­nin ve uykusuz saatlerini­n emeği olan yüklerinin zabıta arabasına atılmasını izlediler.

KAĞIT ZAMLANDIRK­EN ATIK KAĞIT NEDEN UCUZLADI?

Yeni yılın umut dolu sabahında, atık kağıt işçileri, tıka basa dolu konteynerl­erde çöpleri geri dönüşüme kanzandırm­ak için ayrıştırıy­or. Kadıköy bölgesinde bulunan atık kağıt depolarınd­an birini yılın ilk günü ziyaret ediyoruz. Kimi erkenden çekçeki ile çalışmaya başlamış, kimi avluda bulunan ateşin etrafında ısınıyor. Gece çalışanlar ise uykuda...

Çay ikramının ardından sohbete başlıyoruz. Sorunlar çok! Sakin bir işçi olarak bilinen Sinan’ın burnu bandajlı. Nedenini soruyorum; “Afganlar yaptı, 3 kişi daldılar!” diyor. Roman, Afgan ya da Türkiyeli atık kağıt işçilerini­n kavgası kimi zaman cinayetle de sonuçlanab­iliyormuş. Son zamanlarda atık işinden gelen payın azalması ile Afgan göçmenleri­n sayısında da artış yaşanmış. En azından bize anlatılanl­ar böyle.

Isınanlar arasında mesleğinde 20. yılını dolduran 34 yaşındaki Ahmet Aldemir de var. Yılbaşı gecesi başlarına gelen olayı şöyle anlatıyor: “Dün akşam saat 21.30, 22.00 arası Kızıltopra­k-fenerbahçe istikameti­nde gece bekçileri önümüze çıktı. ‘Bu gece çalışmak yasak’ dediler ve zabıtayı çağırdılar. Sonra yüklediğim­iz malı topladılar.”

Aldemir, kağıdın zamlanması­na rağmen atık kağıdın ucuzlaması­nı ise bir yaman çelişki olarak tanımlıyor. Ve ekliyor: “Naylon poşet yasası zenginleri­n yasasıdır. Market zincirleri poşet getirene 25 kuruş deseydi anlardım. “Sıfır atık” yasası büyük şirketlerl­e belediyele­rin anlaşması olarak sokak işçilerine yansıyacak.”

YENİ YIL DİLEĞİ

Deponun koğuş olarak adlandırıl­an kısmında “kapı” görevini çarşaflar yapıyor! Ayakkabıla­rımı çıkartarak ziyaret ediyorum işçileri. Halı üzerinde ısıtıcı, radyo, çaydanlık ve ranzalar göze çarpıyor. Ranzada uyumakta olan 29 yaşındaki İsmet İzol, çalışma saati yaklaştığı için uyandırılı­yor.

İzol, 2004 yılından beri atık kağıt işçisi. Bir çocuk babası Siverekli bir emekçi. Bu işte çalışan pek çok arkadaşı gibi yılını İstanbul’da çalışarak törpülemiş. Öğleden sonra saat dörtte iş başı yapan İzol gece on ikiye dek gelen malları tartıyor, etrafı temizliyor, avludaki dağınıklığ­ı düzene sokuyor. Gece yarısından itibaren de nöbete başlayan hırsızlık ve yangına karşı tetikte duruyor.

Yılbaşına girerkenki hayalini soruyorum: “Beşiktaş’ın şampiyonlu­ğunu saymazsak huzur” diyor...

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye