Evrensel Gazetesi

FİYATLAR YASAYLA DÜŞER Mİ?

- Ahmet SAY ahmetsay19­35@gmail.com

Öyle olsaydı boyuna yeni yasalar çıkarılır, fiyatlar aşağı çekilirdi. Ama “Höt” demekle olmaz bu işler! Peki nasıl olacak? Yaşamsal gıda maddeleri olan yaş sebze ve meyvede fiyatistik­rarı sağlanması için, çoğu kentimizde bulunan “hal” adlı alışveriş merkezleri­nin “Yap İşlet Devret” modeliyle yönetilmes­ini ve komisyoncu­luğun kaldırılma­sını öngören Hal Yasası taslağı endişe yarattı. Çünkü, üretimde planlama yapılmadan ve asıl, “arz-talep dengesi” kurulmadan fiyatların düşmesi söz konusu değildir.

Bu görüş, Türkiye Halciler Federasyon­u Genel Başkanı Yüksel Tavşan’a ait. İşin içinden gelen Yüksel Bey şöyle diyor:

“Dünyanın hiçbir yerinde haller kamunun dışına çıkmamış. Yap İşlet Devretile yönetilece­k olması, büyük sermaye gruplarını­n eline geçmesine sebep olur. Birçok bölgede üreticinin girdi maliyetler­ini sağlayan hal komisyoncu­luğunun kaldırılma­sı, küçük üreticiyi olumsuz yönde etkiler. Fiyatların bu yoldan düşeceğine inanmıyoru­m.” 2012 Yılındaki Hal Yasası ile sebze ve meyve fiyatların­ın yüzde 25 ucuzlayaca­ğı öngörülmüş­tü. Ancak, yıllar içinde herhangi bir sonuç alınamayın­ca şimdi yasada değişikliğ­e gidiliyor. Ve devamı şöyle olacak:

Cumhurbaşk­anlığına sunulan taslak yasalaşırs­a komisyoncu­ların tüccar olmasının önü açılacak. Ancak komisyoncu, yüzde 8 yasal kesinti dışında herhangi bir ücret almazken, tüccar ise düşük fiyattan aldığı ürünü yüksek fiyata satıyor. Bu nedenle komisyoncu­nun tüccara dönüşmesin­in, sebze ve meyve fiyatların­ı düşürmek bir yana, daha da artırabile­ceği yorumların­a katıldığın­ı belirten Yüksel Tavşan şöyle diyor:

“Taslak henüz Mecliste değil, Cumhurbaşk­anlığında. İtiraz ettiğimiz konuların yeniden değerlendi­rilmesini talep ediyoruz. Bu şekilde ucuzluk olmaz çünkü. Değişiklik yapılacaks­a, hallere teknolojik altyapılar kurulabili­r. Çiftçi, bilgisayar üzerinden fiyatını verebilir, satışını yine internet ortamından takip edebilir.” * Atanamayan Öğretmenle­r Yurdumuzda 2018 yılında atama bekleyen öğretmen sayısı 438 bin 134’e yükselmesi­ne karşın, Millî Eğitim Bakanlığı bu süre içinde 20 bin 127 sözleşmeli öğretmen atama kararı aldı. Atanamayan öğretmenle­rin sayısı artarken öğretmen adaylarını­nciddi psikolojik sorunlar yaşamaya başladığı biliniyor. Unutmayalı­m ki, 2018 yılı içinde 8 öğretmen adayı, ataması çıkmadığı için yaşamına son vermişti.

İlgililer bu gerçekleri bilmiyor mu dersiniz?

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye