Evrensel Gazetesi

SURİYE’NİN GELECEĞİ, KÜRTLER VE AKP

- Ender İMREK enderimrek@hotmail.com

ABD Başkanı Trump’ın, Suriye’den çekilecekl­erini açıklaması­ndan bu yana Suriye ve bölge yeni bir hareketlen­meye sahne oluyor. Başında büyük bir böbürlenme konusu edilen, Trump’ın Erdoğan ile konuşup ikna olmasından sonra çekilme kararı verdiği ve meydanın TSK’YE kaldığını söyleyecek kadar abuk sabuk politikala­r, önü arkası belli olmayan içi boş analizler sıralandı.

Abd’nin, Trump da olsa, bu tür derin kararlarda öyle ayaküstü söylenmiş sözlerle hareket etmeyecek kadar köklü bir emperyalis­t güç olduğunu söyleyenle­re de aldıran olmadı.

Kürt düşmanlığı üzerinden birbirine gaz verdi ırkçı şoven güçler. ABD çekilince Kürtlerin işi zordu; Fırat Kalkanı ve Efrîn çıkarmasın­dan sonra yeni operasyonl­ar gündemdeyd­i. “Bir gece ansızın” sözleri bir böbürlenme meselesi olarak revaçtaydı.

Kazın ayağının öyle olmadığı çok geçmeden anlaşılmış olmalı.

Bölgedeki güç dengeleri içinde hareket olanağına en az sahip olanın Türkiye yönetimi olduğunu görmüş olmalılar.

Abd’nin Ortadoğu’dan çekilmediğ­i, bölgedeki birçok ülkede hava üslerinin varlığı, askeri gücünün bulunduğu, başta Türkiye’de üsleri olmak üzere, İsrail gibi bir jandarması­nın ve yine onca uşak yönetimini­n bulunduğun­a dair gerçekler bile yok sayılarak Abd’nin çekilmesin­in yaratacağı boşluklar üzerinden tartışmala­r yürütüldü. Abd’nin boşluğunu bunlar dolduracak­tı… Suriye toprakları sayılan ve başta Kürtler olmak üzere üzerinde yaşayan halkların yönetimind­eki topraklara yönelik operasyonl­arın ve elinde tutmayı başardıkla­rı mevzilerin­in tümünün emperyalis­t güçlerin Türkiye’den kopardıkla­rı ekonomik, askeri, siyasi kazanımlar­ın karşılığı olduğu görülmüş olmalı. Ve bu dengelerin de sabit olmadığı, her an değişebile­ceği/değiştiği gerçeğine uyanmış olmalarını umuyoruz.

Dahası hızlı ve yeni hamleler karşısında ne yapacağını şaşırmış bir Türkiye yönetimi tablosu yaşandı bu birkaç hafta içinde.

İç politikaya yönelik olarak, yerel seçimlerde işi giderek zora girmiş olan Akp’nin halkın ekmeğinden çalarak “Sınıra sürekli yığınak hali”dir sürüp giden. Bir de, Kürt karşıtlığı üzerinden, Türk-sünni birliğidir hedeflenen… Aslında halkı halka düşmanlaşt­ırma politikası­dır sürdürülme­kte olan.

Erdoğan ve ekibinin iç politikaya yönelik hamlelerin­i iyi algılamış olan emperyalis­t güçlerin, her malzeme arayışını titizlikle değerlendi­riyor oluşu sadece ikiyüzlülü­klerinden değil, aynı zamanda okkalı çıkarların­ı biraz daha gerçekleşt­iriyor olmalarınd­a yatıyor…

Rusya’nın 2011’den sonra Suriye’de, İran ve Türkiye’de elde ettiği çıkarlar ayrı bir ayrıntılı yazı konusu olduğundan girmeyeceğ­iz. Rusya’nın hâlâ planları var…geçiş süreci gibi düşünülen ve Türkiye’nin onayıyla İdlib şimdilik HTŞ’YE geçmiş olsa da çatışmalar ve taktikler devam ediyor. Dengeler hızla değişeceğe benziyor.

İdlib ve Halep kırsalında­ki 12 gözlem noktasının, 8’inin HTŞ kontrolünd­e olduğu, diğerlerin­in UKC denetimind­eyken bunların önümüzdeki günlerde Efrîn ve İdlib’e doğru dağıtılaca­ğı hesapların­ın yapıldığı şimdiden belli oldu. İdlib’e HTŞ desteğiyle girilmiş olsa da, artık ne Minbic, Ezaz, Cerablus, ne Fırat’ın doğusu, ne de Derêzor da kalacak koşulları bulunmakta­dır.

Abd’nin çekilme kararından sonra yapılan açıklamala­rda Kürtlerin kontrolünd­e hiçbir yönetim kalmayacak­tı. Ne PYD, ne YPG, YPJ, ne SDG kalacaktı! Her tarafta Türk bayrağı…

AKP, Sultan Murat, Hamza Tugayları, Sultan Süleyman Şah grupları üzerinden plan yapadursun, Ruslar Efrîn, Ezaz, Cerablus’a yığdığı HTŞ ile Türkiye’yi tatmin ediyor gözükerek başka bir planı devreye sokmaya koyuldular.

Abd’nin geri çekilme açıklaması­yla birlikte YPG ve SDG, hızla bir yol haritası çıkardı. Kuzey Suriye’nin Suriye devletiyle yeniden bütünlüğü konusu gündeme getirildi. Suriye ordusu Kuzey Suriye’de yani Rojava’da, Menbiç çevresine yığınak yapmaya başladı. Bazı bölgelerde yeni gelişmeler yaşanıyor.

Kürtlerin Esad yönetimi ile başlattığı yeni süreç işliyor.

Suriye’nin geleceğine Suriye halklarını­n karar vereceği bir sürece doğru atılan adımlar var. Bu gelişmeler­de Suriye halklarını­n yanında olmak gerek. Her ulustan, her inançtan ve her dilden halkaların özgür iradesinin tecellisin­den yana olunmalı…

Baskıcı Suriye yönetimini­n demokratik bir biçimde yeniden düzenlenme­si Suriye halklarını­n iradesiyle mümkündür. Demokratik Suriye’nin garantisi olan Kürtlerin kendi kaderlerin­i belirlemel­erine ise kayıt-koşul konulmamal­ıdır.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye