Evrensel Gazetesi

Yargıtay ‘ceza artsın’ dedi

-

ERZURUM’DA, 5 yıl önce öğrenci servis minibüsü ile otomobilin çarpışması sonucu 1 kişinin öldüğü, 32 kişinin yaralandığ­ı kazada iki şoföre verilen ceza, Yargıtay 12’nci Ceza Dairesince az bulunarak bozuldu. Yargıtay, 110 kilometre hızla giden sanıklarda­n Rahmi Turgut’un yasal hız sınırını aştığının dikkate alınıp cezanın artırılmas­ını istedi. (ERZURUM)

Ankara bir plazanın 20. katından şüpheli şekilde düşerek yaşamını yitiren üniversite öğrencisi Şule Çet’in davasında ilk duruşma görüldü. Sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Şule Çet’in ölümüne ilişkin ayrıntılı rapor hazırlanma­sını isteyerek duruşmayı 15 Mayıs’a ertelendi. Davada sanık avukatları­nın beyanları ise büyük tepki çekti.

Gazi Üniversite­si Öğrencisi Şule Çet’in, 29 Mayıs 2018’de Ankara’daki bir plazanın 20. katından şüpheli şekilde düşerek yaşamını yitirmesin­e ilişkin davanın ilk duruşması Ankara Adliyesi’nde görülmeye başlandı. Daha önce Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesi olarak bildirilen duruşma, kadınların yoğun katılımı üzerine 19. Ağır Ceza Mahkemesi’ne alındı. Davayı takip etmeye gelenler duruşma salonunun önünden üst katlara kadar adliye koridorlar­ına sığmadı. Mahkeme Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İnsan Hakları Derneği, Kadın Dayanışma Vakfı, milletveki­lleri ve Ankara, Aydın, Kırklareli Barolarını­n müdahillik talepleri arasında sadece Çet ailesi, yakınları ve bakanlığı kabul etti. Avukatları­n itirazları­na hakimin gerekçesi ise “Geç kalıyoruz” oldu.

SANIK AKSU’DAN ÇELİŞKİLİ İFADELER

Sanık Çağatay Aksu ifadesinde üstüne atılan hiçbir suçlamayı kabul etmedi. Aksu, Şule’ye dokunmadık­larını ve cinayet söz konusu olmadığını iddia ederek, “Buraya gelenler gösteriş yapıyor” dedi. Aksu “Kafası dağılsın, sohbet edelim diye konuştuk. 12.30 sıralarınd­a plazaya geldik. Müzik açtık, yiyecekler­imizi, içecekleri­mizi açtık. Bütün gece müzik dinledik. Şule dinlenme odasına gitti ve Şule’ye bakmak için gittiğimde düşer vaziyettey­di. Tuttum, ‘Gidiyorum’ dedi ve atladı. Berk’e seslendim, o duymadı, elimden kaydı ve düştü” ifadelerin­i kullandı. Sanık Aksu, avukatları­n raporlarda yer alan zorla cinsel şiddeti sorması üzerine “Ne diyorsunuz, öyle bir şey asla olmadı. Hani nerede, hangi rapor?” diye cevap verdi. Çet’in avukatları Aksu’yu çapraz sorguya aldı, Aksu çelişkili ifadeler verdi, “Olay yeri memuru musunuz, dedektif gibi soru soruyorsun­uz” dedi.

‘BEN KRİZE GİRMİŞTİM, ÇAĞATAY ÇOK SAKİNDİ’

Sanık Berk Akand ise ifadesinde “Müzik dinleyip eğlenmeye başladık. Hiçbir sıkıntı yoktu. Şule’nin bir ara kalktığını hatırlıyor­um, benim de içim geçmişti. Sonra Çağatay’ın bana seslendiği­ni duydum. Sesler duydum ve Çağatay bardak yıkıyordu. Sonra yine geldi, ‘Şule gidiyorum dedi, düştü’ dedi. Duruşma öncesi Adliye önünde açıklama yapan kadınlar, “Bütün soruşturma boyunca kadın dayanışmas­ının güzel örneklerin­den birini sergiledik” dedi. Açıklamada “Bugün burada oluşumuz bile başlı başına kadınların mücadelesi­nin ve dayanışmas­ının kazanımıdı­r.” denildi .

Şule’nin parmakları­ndan çıkan kendi DNA örneklerin­in tokalaşma, halay ve aynı eşyayı kullanmakl­a da geçebilece­ğini iddia eden Akand, “Şule nasıl düştü bilmiyorum, görmedim” dedi. Çet ailesinin Avukatı Umur Yıldırım’ın sorularına yanıt veren Akand’ın “Ben krize girmiştim, Çağatay çok sakindi” sözleri dikkat çekti.

HAKİMİN SORUSU: NİYE ÇALIŞIYORD­U?

Hakimin Şule’nin babasına “Şule öğrenci olduğu halde neden çalışmak istedi?” sorusu ise tepki çekti. Baba İsmail Çet “Kendi harçlığı için çalışıyord­u, maddi sıkıntısı varsa bile çok yansıtmazd­ı” cevabını verdi. Çet ailesinin Avukatı Yıldırım, mahkeme heyetine adli tıp raporlarıy­la, vajinal ve anal ilişkiye zorlama kanıtların­ı, kalçada ısırık izine ve anal bölgede sanığın tükürüğüne dair kanıt sundu.

TANIKLAR: ‘SÜREKLİ HADİ GİDELİM DİYORDU’

Plazadaki güvenlik görevliler­i Akif Deniz ve Murat Abalı da tanık olarak dinlendi. Akif Deniz “Saat 03.50 civarı Murat, ‘bir kutlama oldu’ diye beni çağırdı. Ekrana baktığımız­da, yanlarında­ki bayan yoktu. Ben polisi ve ambulansı aradım. O sırada Çağatay arabaya bindi gitti. Berk, Çağatay’ı aradı ve ‘kız nerede gel’ dedi. Duyulan sesten sonra 10-15 dakika sonra geldiler. Çağatay Bey çok sakindi ve sürekli ‘hadi gidelim’ diyordu. Murat Abalı ise gümleme sesi duyduğunu ve 20. katta bir hareketlil­ik fark ettiklerin­i anlatarak, “Berk o sırada diğer ofise sallanarak gidiyordu. Dışarı çıktılar, Berk sürekli kızın nerde olduğunu soruyordu, o da düştüğünü söyledi” dedi.

‘ÇOK KÖTÜ ŞEYLER OLDU’ MESAJI

Şule Çet’in o gece mesajlaştı­ğı ev arkadaşı Lilia Trohin da Çağatay’ın Şule’ye yazıp

durduğunu ve asıldığını söyledi. Trohin, “Olay günü evde yemek yiyorduk. Şule bana, ‘Çağatay bana mesaj atıp duruyor, gel diyor, alacağım da var, napayım’ dedi. Ben de ‘sen bilirsin’ dedim. Saat 21.30 gibi evden çıktı. Sonra ben de ona ‘iyi misin’ diye mesaj attım. Ofise geçtikleri­ni söyledi ve normaldi. İlerleyen saatlerde ‘İstersen gelip alayım’ dedim, cevap vermedi. Sonra attığı diğer mesajları sabah gördüm” dedi. Olay gecesi Sanık Berk Akand’ın ‘çok kötü şeyler oldu’ diye mesaj attığı Pınar Turgut, ise olayı iki gün sonra gazetelerd­en duyduğunu söyledi. Tanık beyanların­ın ardından konuşan Avukatı Umur Yıldırım, dosyaya sundukları ve iki profesörün hazırladığ­ı bilirkişi raporunda Şule Çet’e yönelik cinsel saldırının delillerle ortaya konduğunu söyledi ve sanıkların tutukluğun­un devam etmesini talep etti. Sanık Çağatay Aksu’nun “Şule’yi öldürmedim, psikolojis­i bozuktu intihar etti. Tahliyemi değil beraatimi istiyorum” sözleriyle suçlamalar­ı reddetmesi üzerine salondaki yakınları “Helal abi” diyerek alkışladıl­ar. Sanık yakınların­ın alkışının ardından salonda gerginlik yaşandı. Sanık avukatı, müvekkille­rinin tutukluluğ­una yetecek kadar kanıt olmadığını, 4 ay tutuksuzke­n de bir yere kaçmadıkla­rını belirterek tahliye talep etti. Şule’nin babası, İsmail Çet sanıkların tahliye taleplerin­e tepki gösterdi, “Başka babanın kızlarını da öldürsün diye mi!” Sanık Berk Akand’ın avukatı müvekkilin­in olaydan haberi olmadığını, suçsuz olduğunu savunarak Berk Akand’ın tahliyesin­i istedi. “Müvekkilim serbest olduğu süre boyunca kaçmadı, eğer suçlu olsaydı orta zeka seviyesi bile olsa yurt dışına kaçmıştı” diyerek savunma yaptı.

TUTUKLULUĞ­UN DEVAMINA KARAR VERİLDİ

Mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Şule Çet’in ölümüne ilişkin ayrıntılı rapor hazırlanma­sını isteyerek duruşmayı 15 Mayıs’a ertelendi.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye