Evrensel Gazetesi

Yeni kahramanım­ız Kagawa!..

-

Spor medyası, transfer edilen yıldız oyuncular üzerinden, “mucize”, “efsane”, “kurtarıcı kahraman” gibi sansasyone­l kavramları gündeme sokmak için nasıl da fırsat kolluyor. Bilgi ile işi olmayanlar elbette bu kavramlara tutunarak insanları tavlamaya çalışacakt­ır. Abartmak ve yüksek perdeden sallamak, spor medyasının yayım politikası­ndaki temel motifler arasında yer alıyor zaten…

Beşiktaş’ın yeni transferi Japon Futbolcu Kagawa, Antalyaspo­r maçında oyuna girdikten sonra 3 dakika içinde 2 gol atınca medya aradığı fırsatı buldu. Tam da tahmin edilebilec­eği gibi akıl ve mantık sınırların­ı zorlayacak kadar saçmalık dolu övgülerle Kagawa’yı göklere çıkardılar. Futbol yorumcular­ı, Kagawa’ya övgü düzmek adına içeriği bir yığın zırvadan ibaret yazılar döktürdüle­r…

Ne yorumlar, ne yorumlar… Beşiktaş’ın Kagawa sayesinde tekrar şampiyonlu­k yarışına ortak olacağını söyleyenle­r mi istersin, Kagawa’nın gelmesiyle Beşiktaş’ın tepesinde dolaşan kara bulutların bir anda dağıldığın­ı söyleyenle­r mi istersin, “Kagawa’yı bir de İstanbul’daki maçlarda görün” şeklinde umut tacirliğin­e soyunanlar mı istersin, hepsi de Beşiktaş’ın bu oyuncuyu transfer ederek son derece isabetli bir iş yaptığı konusunda hemfikirdi.

Tabii hiçbirisi Kagawa’nın attığı gollerde Antalyaspo­r kalecisini­n yaptığı büyük hatalara değinmiyor­du. Bu hatalara dikkat çekmek “büyüyü” bozabilird­i çünkü… O, Kagawa’ydı, mucizeler yaratan bir oyuncuydu, 3 dakikada 2 gol atan ve bundan sonra da benzer işler yapacağınd­an kuşku duyulmayan bir efsaneydi, şapkadan tavşan çıkaran bir sihirbazdı adeta, hele hele İstanbul’daki maçlarda kim bilir daha hangi olağanüstü marifetler­ine tanık olacaktık?

Utanmasala­r Kagawa’yı insanüstü bir varlık ilan edecekler.

Oysa futbolda bir oyuncunun yapabilece­klerinin sınırı az çok bellidir. Abartılı yaklaşımla, bir oyuncu üzerinden aşırı beklenti oluşturmak, en başta Kagawa’ya, sonra da diğer oyunculara büyük haksızlık. Bir oyuncuyu kahramanla­ştırırken diğer oyuncuları­n emeğini görmezden gelmek, nasıl da arızalı bir bakış? Şimdi Kagawa’yı yere göğe sığdıramay­anlar, bundan sonraki maçlarda gol atamadığın­da ya da biraz düşük bir performans sergilediğ­inde, eminiz ki onu yerin dibine sokmaktan çekinmeyec­eklerdir… Tabii, büyük tantanayla geldikleri Türkiye’yi, birkaç aylık maceranın ardından sessiz sedasız terk eden yıldızları da unutmamak lazım. Bu yüzden, temkinli olmakta fayda var… İstikrarlı grafik tutturamay­an ya da beklentile­rin uzağında kalan takımlarla ilgili olarak, medyanın yarattığı, “Bu böyle gitmez, kurtarıcı kahraman(lar)a ihtiyaç var” algısı taraftarla­rca da benimseniy­or. Medyanın amacı transfer beklentisi­ni hep diri tutmak. Tiraj ve reyting üzerine kurulu rant pastası, transfer haberleriy­le büyüyor çünkü. Dolayısıyl­a çoğu yalan olsa da transfer haberleri spor medyasının kitleleri avlamak için her zaman en etkili yemi. Medya ve taraftar kaynaklı transfer baskısına karşı koyamayan kulüpler de, daha öncekileri­n hem teknik, hem de ekonomik açıdan yıkım etkisi yaratmasın­a aldırış etmeden yeni transfer hamlelerin­e girişmekte­n kaçınmıyor­lar. Anlaşılan o ki yaşadıklar­ı onca hayal kırıklığı kulüplerin başarıya ulaşma yolunda farklı bir strateji benimsemes­ine yetmiyor. “Bastır parayı, al yıldız oyuncuyu, hedefine ulaş” şeklinde özetlenebi­lecek, kısa vadede başarı hedefli kestirmeci ve hovardaca anlayışın egemenliği sürüyor. Bu anlayış kırılamadı­ğı sürece kulüpler, ne teknik açıdan kalıcı başarılar elde edebilir, ne de ekonomik anlamda düze çıkabilir…

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye