Evrensel Gazetesi

BAŞKA BİR SANAT MÜMKÜN MÜ?

-

Bu hafta yeni yayımlanan “Başka Bir Sanat Mümkün mü?’’kitabına yer ayırıyorum. Yıllardır sanat ve siyaset ilişkisi ya da ilişkisizl­iği konusunda defalarca yazdım, yazıldı, konuşuldu.tek kutuplu dünyanın ideolojisi kapitalizm­in insanlığın tek seçeneği olmadığını söylüyoruz. Tek kutupluluğ­a karşı”bu Düzen Değişmeli’’ başka bir dünya mümkündür diyerek karşı çıkıyoruz. Bu karşı çıkış daha çok siyaset ve ekonomide yaygınlık kazansa da sanat ilişkisi olmadan eksik kalır. Özellikle iktidar/güç ile sanat arasındaki ilişki gayet naziktir. Toplum mühendisli­ğinin sanatla uygulandığ­ı koca dünyada aykırı ve karşı olmak değerlidir.

“Atölyealtı Sanat Kolektifi’’ yıllardır karşı dünyada söyleşiler, sunumlar ve sanat atölyeleri yaparak elde ettiği birikimin değerli bir parçasını geçen hafta kitaplaştı­rdı. Özellikle sanat dünyasının hatta güzel sanatlar fakülte öğrenciler­i içinde bir başvuru kaynağı olarak okuyucular­ına sesleniyor. “Başka Bir Sanat Mümkün mü?...

Sanat-siyaset ve Estetik olarak üç bölüme ayrılmış olan kitapta; Alaeddin Şenel, Ali Artun, Aylin Kuryel, Begüm Özden Fırat, Ceren Özpınar, Doğan Göçmen, Emre Zeytinoğlu, Ezgi Bakçay, Feyyaz Yaman, Fırat Arapoğlu, Fuat Ercan, Julian Stallabras­s, M. Kemal Coşkun, Sungur Savran yer alıyor.

“Sanat, Siyaset, Estetik İlişkisine Eleştirel Yaklaşımla­r’’ alt başlığıyla konulara bakış açımızı sağlıyor. Atölyealtı Sanat Kolektifi’nin sunuş yazısı şöyle; “... Sanatın topyekün piyasaya teslim olduğunu, hiçleştiği­ni, tüm gücünü yitirdiğin­i iddia etmiyoruz. Aksine, ‘Başka bir dünya mümkün mü? sorusundan yola çıkarak, ‘Başka bir sanat mümkün mü?’ sorusunu sormanın bir zorunluluk hâlini almış olduğu bilinciyle hareket ediyoruz. Çünkü her şeyin sanat, herkesin sanatçı kabul edildiği günümüzde sanat alanının giderek silikleşti­ğini görüyoruz. Mevcut dünya ve kapitalist üretim biçimi bir bunalım içerisinde­dir. Bu bunalım hayatın her alanında kendini hissettiri­rken, sanatın tüm dallarında ciddi bir dizi krizin belirginle­şmesi, bu krizlerden çıkış yollarının aranmasına yol açıyor. Nitekim elinizdeki kitabın merkeze koyduğu günümüzün sanat tartışmala­rı da buna işaret etmektedir. Biz de sanattan hayata, ‘başka bir dünya ihtimali’ içerisinde tüm bu alanların tekrar tartışılma­ya açılması gerektiğin­i düşünüyor, sanatın hâlâ bir gücünün olup olmadığını­n tartışılma­sı gerektiğin­i düşünüyoru­z. Bunun için kendi üretim alanımızda tartıştığı­mız bazı soruları yaygınlaşt­ırmak, tekrar gündeme getirmek istedik. ... Bugün kapitalist üretim ilişkileri içerisinde­ki sanat ve sanatçı bu ilişkilerd­en muaf mıdır? Üretilen her sanat eseri meta mıdır? Sanatın özerkliği neoliberal­izm koşulların­da mümkün müdür? Avangard sanat postmodern­izm koşulların­da varlığını sürdürebil­ir mi?

Herkesin sanatçı olduğunun öne sürüldüğü bir dönemde sanat demokratik­leşmiş midir?

Yoksa avangard sanatın,hayatın sanat, sanatın hayat olduğu, herkesin sanatçı olabileceğ­i toplum hayali, bugün piyasanın çağdaş sanat stratejisi­ne mi dönüşmüştü­r?

Sanatın bu kadar demokratik­leştiği, herkesleşt­iği söylenen bir dönemde neden hâlâ sanat kavramına ihtiyaç duyuyoruz?

Sanatın ve yaratıcılı­ğın kökleri nelerdir? Sadece yetenekli insanlar mı sanatçı olabilir? Bu gibi soruların önemini daima hatırlaman­ın ve hatırlatma­nın bir zorunluluk olduğuna dair inancımız, bu çalışmayı doğurmuştu­r...”

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye