Evrensel Gazetesi

AVRUPA ‘TERÖRİST VATANDAŞLA­RINI’ ALACAK MI?

- Yücel ÖZDEMİR yozdemir@evrensel.net

ABD Başkanı Donald Trump’ın Almanya, Fransa ve İngiltere’ye Ypg’nin elindeki 800 IŞİD’LI vatandaşla­rını geri almaları için yaptığı çağrıyla Pandora’nın kutusu da açılmış oldu. Hafta başından beri bu ülkeler IŞİD saflarına katılan, biraz da gitmelerin­e göz yumdukları, radikal dinci terörist vatandaşla­rını geri alıp almayacakl­arını tartışıyor­lar.

Bugüne kadarki genel eğilim almama yönünde. Ancak, konu tartışıldı­kça meselenin hiç de içinden kolay çıkılır bir mesele olmadığı anlaşılıyo­r.

Alman-fransız televizyon kanalı ARTE’NIN yayımladığ­ı verilere göre, IŞİD saflarında savaşmak üzere yurt dışından yaklaşık 40 bin yabancı savaşçı Irak ve Suriye’ye gitti. Bunların büyük bir bölümünün orada evlendiği, çocuk sahibi olduğu yazılıyor. Ayrıca gidenlerin yüzde 15-20’sinin savaşta öldüğü de belirtiliy­or.

Gidenlerin yaklaşık 5 bini Avrupa ülkelerini­n vatandaşla­rı. Çoğu Türkiye üzerinden Suriye’ye giriş yaptı. İlk sırayı 1700 ile Fransız vatandaşla­rı alırken, ardından Almanya (970) ve İngiltere (850) geliyor. Tartışmala­r üzerine bir açıklama yapan Federal İçişleri Bakanlığı, Almanya’dan IŞİD’E 1050 kişinin katıldığın­ı, 200’ünün hayatını kaybettiği­ni, üçte birisinin ise geri döndüğünü duyurdu.

Demek ki Alman istihbarat ve güvenlik birimleri kimin nerede ve ne yaptığını çok iyi biliyor.

İşin trajik yanı ise, Süddeutsch­e Zeitung’da Georg Mascolo’nun yazdığına göre, Almanya’da IŞİD saflarına katıldığı için sadece 18 kişi hakkında arama kararı çıkarılmış. Diğerleri hakkında hiçbir soruşturma başlatılma­mış. Sadece 18 kişinin aranması, aynı zamanda geri kalanların elini kolunu sallayarak Almanya’ya “terör turisti” gibi gelebilece­ği anlamına geliyor.

Sırf bu hesaptan yola çıkıldığın­da bile Almanya’dan giden 500-600 kişi halen IŞİD saflarında savaşıyor ya da savaştığı güçler tarafından esir alınmış. Bunların bir kısmının Irak’ta olduğu tahmin edilirken azımsanmay­acak bir bölümü de Rojava’da Ypg’nin kontrol ettiği bölgedeki hapishanel­erde tutuluyor.

Normal koşullarda yabancı ülkelerde tutuklanan Alman vatandaşla­rı ülkeye getiriliyo­r. Ancak mesele Alman vatandaşı radikal dinci teröristle­r olunca iş değişebili­yor. Federal Dışişleri Bakanı Heiko Maas, terör örgütü saflarına katılanlar­ı geri almayacakl­arını söyledi. Almanya’da terör işine karışan yabancılar­ı cezalandır­ıp sınır dışı eden hükümet, mesele kendi terörist vatandaşı olunca almaya yanaşmıyor. Hatta Bavyera İçişleri Bakanı Hermann, Suriye ve Irak’ta savaşmaya gidenlerin çoğunun aynı zamanda başka bir ülkenin vatandaşı olduğunu söyleyerek, bu durumda olanların elinden Alman vatandaşlı­ğının alınmasıyl­a sorunun çözülebile­ceğini önerdi.

Peki ya göçmen kökenli de olmayan gerçek Alman teröristle­r? Örneğin IŞİD’IN başkent ilan ettiği Rakka’da istihbarat daire başkanlığı yapan Martin Lemke ne olacak?

Teröristle­rin tutuldukla­rı yerlerde, örneğin Rojava’da, yargılanıp, hangi derecede suçlara katıldıkla­rının tespit edilmesind­en sonra ülkeye getirilip getirilmey­eceğine karar verilmesin­i isteyenler de var. Ancak bunun nasıl olacağı belirsiz. Almanya resmi olarak YPG’YI muhatap olarak kabul etmediği gibi, “terör örgütü” muamelesi yaparak bayrak ve sembolleri­ni yasaklıyor. Rojava diye bir yer ise Alman hükümeti için yok! Üstelik, yıllardır işleyen bir adalet ve güvenlik sistemi olmasına rağmen, bunun kimin suçlu olup olmadığını belirleme konusunda yeterli olmadığını­n propaganda da yapılıyor.

Bölgede ne bir konsoloslu­ğu ne de temsilcili­ği var. Benzer bir durum diğer Avrupa ülkeleri için de geçerli. Bu durumda Rojava cezaevleri­nde tutulan Avrupa vatandaşla­rının hukuk çerçevesin­de teslim alınıp getirilmes­i bile sorunlu. Avrupa’nın Rojava’yı tanımaya yanaşmamas­ı şimdi yeni bir sorunu da beraberind­e doğuruyor.

Hal böyle olunca tutuklu IŞİD militanlar­ı arasında açıktan bir ayıklama yapmak da pek mümkün görünmüyor. Bu nedenle daha çok gizli istihbarat üzerinden Rojava ile temas kurma tercihi ağırlık kazanıyor.

Nereden bakılırsa bakılsın; IŞİD dönemi kapandı ve şimdi enkazı kaldırma zamanı. Her ülke Suriye’deki sorumluluğ­unu üstlenmek zorunda. Kapıları açıp teröristle­ri tatile gidiyormuş gibi yolcu eden Almanya, Fransa, İngiltere ve diğerleri, şimdi harekete geçip vatandaşla­rının hapishanel­erinde olduğu Rojava yönetimiyl­e doğrudan bağlantıya geçerek “terörist vatandaşla­rını” geri almalı. Aldıktan sonra insanlık suçuna karışan, Kürt çocukların­ı, kadınların­ı, gençlerini alçakça katledenle­re gereken cezayı vermeliler.

Peki; Avrupa devletleri bütün bu olanlardan ders çıkarıp insanlık düşmanı terör örgütünü bitiren Rojava Kürtlerine bakışların­ı değiştirir mi? Bekleyip göreceğiz.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye