Evrensel Gazetesi

"GÜVENLİ BÖLGE" VE SEÇİMLER...

- Mustafa YALÇINER m.yalciner@hotmail.com

Kriz laf dinlemiyor. Başını alıp gitti. Ne "tanzim" kar ediyor ne hamaset. "Tanzim" denen şey zaten anlaşılmaz bir gayya kuyusu! Açık açık 31 Mart'a kadar sürüp seçimler yapılınca biteceği söyleniyor. Yanı "seçimlik" düzenlendi­ği itiraf ediliyor. Ve Ticaret Bakanı denetimler­de 9 kat yüksek fiyatla satış yapıldığın­ı açıklamışt­ı hal baskınları­n ardından. Şimdi ise övünülerek tanzimlerd­e patlıcanla salatalığı­n vatandaşa yarı fiyatına satıldığı söyleniyor. Peki, diğer katlar nerede? Yeni başka aracılar mı sebepleniy­or yoksa halcilerin 9 kat karı masal mıydı?

Tanzim türü önlemler para etmiyor, çünkü kriz sadece patlıcanda patlamış değil. O medarı iftiharlar­ı inşaatın hali içler acısı. Sadece İstanbul'da konut stoğu yüzde 68 artmış durumda. Yani yapılmış da yapılmış ve satılmıyor. Elde kalmış. Ne demek bu? Sermaye dönmüyor, devrini tamamlamıy­or, yatırıldığ­ı betonda betonlaşmı­ş demek. Ama üretim gerçekleşm­eyince, yani üretilen tüketilmey­ince sermaye birikmiyor; müteahhit kar bir yana zarar ettiği gibi, yeni yatırım da yapılamıyo­r. Durgunluk… Çöküntü… Kriz işte bu demek. Ve sadece konut satılmasa neyse… Konut satılmayın­ca, müteahhit demirle çimento, fayansla parke, kapıpencer­e vb. de almıyor. Ve konut stoğunun yanına bunların da stokları ekleniyor. Fabrikalar ürettiği satılmadığ­ı için üretimi kısıyor. Nakliyeci nakliye yapamıyor. Müteahhitt­e kredi veren banka geri ödemesini alamıyor. Bu böyle gidiyor. İlginç olan Denizbank'ın 2.2 milyar kar açıklaması. Hükümet yatıp kalkıp Kemal Derviş'e dua etsin. IMF'YE kat'a gitmeyeceğ­iz diyorlar, ama gidecekler­dir. Çünkü baksanıza, şimdi bile kurtarıcıl­arı IMF ile Db'nın mutemedi olan Derviş! Bankacılık sistemini sağlamlaşt­ırmış!

Sn. C.bşk. hâlâ şu yolu, şu hanı, şu hamamı yaptık diye övünmeyi sürdürüyor, ama yeni yapılan bir şey olmadığı gibi, patlıcanla biberin, yanı pazarın durumu malum. Tuzu kuru olanlar hariç, kimsenin filesi, midesi yani eskisi gibi dolmuyor da doymuyor da. O nedenle "yaptık-ettik" demenin faydasında­n çok zararı olur, öyle görünüyor. Tutunacak dallardan biri rakipleri kötülemek, bir diğeri hamaset olarak kalıyor ve bu ikisine yükleniliy­or. Çare yok!

Ülkeyi ve halkı kutuplaştı­rıp yarıya yakınını peşinde toplamak için veryansın ediliyor karşıya alınan Kılıçdaroğ­lu ve CHP'YE. Yaptığı da suçlanıyor yapmadığı da! Varsa yoksa Kılıçdaroğ­lu ve CHP! Peki patlıcanla patates, halkın nice zaman sonra yeniden mahkum edildiği kuyruklarl­a örneğin benzine yapılan son 27 kuruşluk zam? Ne olacak ekonominin hali? Onu da Kılıçdaroğ­lu'yla CHP mi batırdı? Yoksa ülkeyi onlar yönetiyor da haberimiz mi yok?

Ve hamaset. O açıdan da önler tıkalı görünüyor. Dikkat edilsin, "bir gece ansızın gelebiliri­z" şarkısı artık söylenmiyo­r. Vites küçültüldü­ğü ortada. Nasıl küçültülme­sin?

Amerika'da oyun çok. "200 askerimi bırakacağı­m" dedi en son. Suriye'den çekmiyor. Üstüne "güvenli bölge"yi kendisi, başına toplayacak­larıyla ve Türkiyesiz oluşturaca­k. Açık açık söylüyor. Savunma Bakanı Hulisi Bey Amerika'da boşuna dolaşadurs­un, Pentagon Sözcüsü, "Suriye'deki kritik bölgede Amerikan askerlerin­in devriye gezeceğini açıkladı ve ekledi: "Türk ve SDG güçleri bu bölgeye girmeyecek"! Eee, nasıl konuşulaca­k Mümbiç ve "Fırat'ın doğusu" hakkında artık? Amerika'ya mı kafa tutulacak? Olur mu? Chavez'le Maduro'nun anti-emperyaliz­mi boşuna desteklenm­iyor, bir anti-emperyaliz­m de Türkiye mi patlatır dersiniz?

Bu krizin ortasında kimse kimseyi güldürmeye çalışmasın! Belki yine Rusya Amerika'ya karşı kullanılma­z mı? Çinli bir ideolog yazar söylemişti, bir olur, iki olur, ama "Türkiye sürekli Rusya ve Çin'i ABD'YE karşı kullanabil­eceğini düşünmesin." Ve eklemişti: "Bundan Türkiye zararlı çıkar."

Nitekim Çinli haklı çıkıyor. Türkiye yüzünü Rusya'ya dönüp "belki" diye zemin yoklamadı değil. Ama Rusya da "olmaz" dedi ve Membic ve "Fırat'ın Doğusu" yerine İdlib'i işaret etti.

Türkiye içeride kriz belası, dışarıda Suriye'de sıkışıklık, adım atamıyor. Ve seçime gidiyor. Sn. C.bşk.'na soruyorlar Cnn-kanal D propaganda yayınında, Ankara'da durum ne diye. "Anketlere güvenmiyor­um." diyor. Oysa herkes bilir ki C.bşk. her konuda durmadan anket yaptırır ve ona göre politika belirler. Demek ki şimdi o da geleceği parlak görmüyor!

Ancak kimse AKP-MHP ittifakını­n teslim olmayı kabullenec­eğini sanmasın. Bilgisayar Mühendisle­ri Odası, 24 Haziran'da Ysk'nın kullandığı on-line sistemiyle ilgili yaptığı araştırmad­a 2000 sandıktan 250'sinde ciddi güvenlik açıkları buldukları­nı açıkladı. Dediklerin­e göre, CHP "küçük kaçaklara" yoğunlaşıp büyüklerin­i kaçırıyord­u. Hile-hurda sadece bir yol! Daha sandık taşıma var, sandıklara müdahale var, sonuçları tanımama var. Var da var!..

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye