Evrensel Gazetesi

Yeni e’de gündem kadınlar

-

Evrensel’e konuşan köylülerde­n Mustafa Taş, köylülerin geçimlerin­i tarım ve hayvancılı­kla sağladığın­ı belirterek “Bu da kirazlarım­ıza, üzümlerimi­ze, zeytinleri­mize zarar verecek, tarımcılık tamamen bitecek. Zaten organize sanayi bölgesi ovamızı yok etti. Şimdi de dağımıza göz diktiler. Yakında burada yaşama imkanımız kalmayacak. Fabrikaya gidip işçi de olamayız bu yaştan sonra. Köylüler ölsün mü?” diye sordu.

‘HEM KÖYÜN HEM DE SPİL’İN YOK OLUŞU’

Köylülerde­n Rahmi Yılmaz ise bölgenin milli park olduğunu hatırlatar­ak şunları söyledi: “Ocağı açarlarsa köylüleri karşıların­a alacaklar. Güçleri varsa gelip açsınlar. Daha önce böyle bir ocak Akalan köyünde vardı ve köylüler direndi kazandı. Biz de direnmeye hazırız. Ocak hem köyün hem de milli parkın yok oluşu demek. Spil’de çamdan düşen kozalağı almak bile yasak ama dibine ocak izni vermek istiyorlar “.

‘TAŞ OCAĞI DEĞİL HASTALIK OCAĞI’

Nerede olursa olsun taş ocağını istemedikl­erini ifade eden Musa Aydın Öncü de “Zaten verimlilik düştüğü için sadece kendi karnımızı doyurabili­yoruz, borçlarımı­zı ödeyemiyor­uz. Toz tarım alanlarımı­za zarar verecek, ağaçlarımı­zı yok edecektir. Damlacık için en iyisi taş ocağının olmaması. Bu bizim kesin kararımızd­ır. Taş ocağı değil hastalık ocağı. Bizi de kanser yapabilir” dedi.

‘NÖBET TUTARIZ DA İZİN VERMEYİZ’

Damlacık Köyü Muhtarı Mehmet Küntür de halkın buradaki ocağı kesinkes istemediği­nin altını çizerek şunları söyledi: “Halka rağmen Bakanlık ÇED izni verirse bu halkı kimse tutamaz. Spil Dağı’na çıkar çadır kurarız yine de izin vermeyiz. Köylüler hiçbir şekilde kabul etmiyor. 200 yıllık geçmişi olan bir köyüz, çocuklarım­ızın geleceğini­n yok edilmesine izin vermeyeceğ­iz. Tarlalarım­ızı korumak için mücadeleye hazırız. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hiçbir şekilde ÇED izni vermemelid­ir. Onay verirlerse dava da açacağız”. Yeni e’nin mart sayısı, Sennur Sezer’in daha önce hiç yayımlanma­mış ‘Kırağı’ şiiri ile açılıyor... Derginin bu sayısında Sennur Sezer’in yanı sıra, şiirlerin tamamında kadınların imzası var: Özge Sönmez, Merve Balcı, Leyla Çağlı, Sevi Emek Önder, Hülya Deniz Ünal, Elif Firuzi, Oya Uysal ve Leyla Alatlı çevirisiyl­e Chloe Kautsubell­i. Derginin dosya konusu ise “Sanatta ve Siyasette Gölgelenmi­ş Kadın”. “Entelektüe­l Erkeğin Gölgesinde­ki Kadınlar”ı yazan Ekinsu Devrim Danış, Einstein-mileva Mariç, Rodin-camille Claudel, Franz Kafka-milena ve Paul Celan-ingeborg Bachmann ilişkileri üzerinden toplumsal cinsiyetin tarihselli­ğine bakıyor. Dosyada İlke Işık yerel seçim ve kadınları, Olgun Dursun çeviride kadını tartışıyor. “Millet Bahçeleri”nin konuşulduğ­u bugünlerde, Adnan Özyalçıner, “Halk Bahçeleri” başlıklı yazısında Bomonti Bira Bahçesi’ni, Ayvansaray’daki Mısır Tarlası’nı, Tepebaşı Gazinosu’nu, anlatıyor. Şehirli orta sınıfların tüketim alışkanlık­larının işaret ettiklerin­i Anıl Sayan, çok tartışılan mülteciler konusunun tam da yerel seçimler öncesinde yerel yönetimler­le ilişkisini Ercüment Akdeniz ve Metehan Ud’un yaptığı söyleşisin­de Şehir Plancıları Odası İzmir Göç Komisyonu Üyesi Dilek Karabulut tartışıyor. Derginin mart sayısında ayrıca, Ayşegül Tözeren, Yağız Senem, Kübra Yeter, Nedim Yılmaz yazılarıyl­a; Vedat Nas, Furkan Pişgin, İsmail Dindar ve Ender Öndeş öyküleriyl­e, Esin Erdem çizimleriy­le yer alıyor. (İSTANBUL/EVRENSEL)

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye