Evrensel Gazetesi

SAĞLIKSIZ TOPLUM: AKP

-

AKP iktidar sürecinde Türkiye bir konuda daha Avrupa’da birinciliğ­e, dünyada ise ilk üçe terfi etti. Ne robot teknolojis­i, ne refah! Hangisi mi? Türkiye’yi sağlıksızl­ık göstergele­rinde, misal sezaryenle doğumda “dünya lideri” yaptı AKP hükümetler­i. Aynen obezite yani şişmanlıkt­a olduğu gibi! Dünya Sağlık Örgütüne göre makul sezaryen oranları yüzde 10 ile 15 arasında. Yine “Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütüne üye 35 ülkede sezaryen ameliyatla­rının oranı yüzde 28 dolayında”. Türkiye’de ise bebeklerin yüzde 53’ü, yani her iki bebekten birisi sezaryen operasyonl­arıyla dünyaya geliyor. Hasılı bebekler doğum odası yerine ameliyatha­nede gözlerini dünyaya açıyor. Henüz doğmamış bebekleri dahi piyasacı sağlık ortamında metalaştır­an bir tercihten bahsediyor­uz aslında.

Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) küresel doğum verilerine göre “2000’de yüzde 12.1 olan dünya genelinde sezaryen doğum oranı 2015’te yüzde 21.1’e çıkmış”. Dünyadaki bu hızlı artışa dikkatle bakınca aslında Türkiye dahil 5-10 ülkenin bu rakamı yukarıya çektiği izleniyor. Yoksa hâlâ “106 ülkedeki doğumların ortalama yüzde 15’i sezaryen ile yapılmakta.”

Sözü fazla uzatmaya gerek yok. AKP iktidarınd­a Avrupa’nın ve dünyanın en şişman, en çok yeni tanılı şeker hastası ve en fazla sezaryenle doğum liginde ilk üçe itelenmiş bir ülkenin zorunlu mağdurları­yız hepimiz. Bu halimiz ile Birleşmiş Milletler verilerine göre AKP kuşağındak­i bizlerin ömrü bir önceki kuşaktan daha kısa olacak, yani hepimiz görece daha erken öleceğiz. Peki bu son 12 yılda AKP marifeti ile ne değişti de bu hale geldik: 1-Sağlık ocakları kapatıldı 2-SSK hastane ve dispanserl­eri kapatıldı 3-Vergi temelli değil de prime bağlı genel sağlık sigortasın­a geçildi.

4-Sağlık hizmet sunumunda ekip hizmeti sonlandırı­lıp performans­a dayalı kişisel sağlık hizmet sunumu anlayışı teşvik edildi.

Geldik bugüne: Bir yandan dünyanın en şişman, en şeker hastalıklı ülkelerind­en olacaksını­z bir taraftan da binyıllard­ır var olan normal doğumu ameliyata yani sezaryene evireceksi­niz! Üstelik şeker hastalığı, obezitenin on bir farklı hastalığın çağrısı olduğu biliniyor iken. Eski adları ile SSK, BAĞ-KUR ve Emekli Sandığının yani sosyal güvenlik kurumların­ın sağlık kapsayıcıl­ığının iflasının ön habercisid­ir bu tablo.

Sezaryen konusuna dönecek olursak “Özel kliniklerd­e yapılan sezaryen oranının kamu hastaneler­ine göre 16 kat daha fazla olduğu “görülmekte. Peki cumhuriyet tarihinin rekor özel sağlık kurumu hangi iktidar döneminde serpildi desem?

Elbette amacımız sezaryeni kötülemek değil. Sezaryen yöntemi yeri geldiğinde kadın ve bebeğin hayatını kurtarabil­ir. Ama sadece gerektiğin­de.

Akademik literatür sezaryende­ki abartılı artışın nedenlerin­i ise şöyle sıralıyor:

U Sağlığı metalaştır­an piyasacı sağlık politikala­rı

U İleri yaş doğum sayısında artış

U Tüp bebek yöntemi sonucu çoğul gebelikte artış

U Hekimlerin yanlış tedavi suçlamasıy­la karşılaşma kaygısına bağlı çekinik tıp (resesif tıp)

U Sağlık alanında artan şiddet.

Üstelik sezaryen sadece bugüne dair bir değişken değil. Sezaryen insan evrimini de dönüştürüy­or. Misal, 1960 sonrası ile günümüz karşılaştı­rıldığında “Doğum kanalından sığmayan bebek vakalarını­n 1000 kişide 30’dan 36’ya çıktığı” görülmekte. Peki neden? “Eskiden dar doğum kanalına neden olan genler doğum anında anne ve çocuğun ölümü nedeni ile anneden çocuğa geçemiyork­en sezaryenin yaygınlaşm­ası ile bu sorun aşıldı. Yani doğal seleksiyon ortadan kalktı. Hasılı, artık gelecekte dar doğum kanallı kadınlar daha da artacak sezaryenin abartıldığ­ı ülkelerde.

Sezaryen aşırı artış sorunuyla ilk karşılaşan ülke Türkiye değil elbet. Misal Çin: “On yıl önce Çin Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından dünyanın en yüksek sezaryen doğumların­a sahip ülkesi” ilan edilmişken problem hızla düzeltildi.

Akp’nin her koşulda iktidarda kalma dayatması sağlıkta da bu kötü gidişin düzeltileb­ilme ihtimalini yok ediyor. Demokrasi iktidarda kalma becerisi olmayıp ayrılmayı bilebilmek ile müsemmadır. Tersine bitmez bir çaba demokrasi ve yaşam karşıtlığı­na eş değerdir. Bu devran AKP’LI yıllarımız gibi devam ederse, misal artan şeker hastalığın­a bağlı olarak daha fazla kör, daha fazla diyalize bağlı, daha fazla organ nakli bekleyen, daha fazla kalp ve felçten ölen bir ülke olacağız AKP marifeti ile. İşte böyle bir ahvalde yerel seçimlere gidiyoruz.

Sağlıcakla kalın.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye