Evrensel Gazetesi

KADINLAR OLARAK VARDIK VAR OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ

-

farkındayı­z. Türkiye’de kadınlar her halde direnmeye devam ederken mevcut iktidarın politikala­rıyla her geçen yıl darbe alan kadın hareketine OHAL sürecinde vurulmak istenen darbe çok ağır oldu. Demokratik Bölgeler Partisi’ne bağlı belediyele­r bünyesine atanan kayyımlar tarafından toplam 52 kadın kurumu kapatıldı. Kayyımlar tarafından bu kurumlarda çalışan kadın mücadelesi­ne yıllarca emek vermiş, deneyimli, belli bir farkındalı­k düzeyine sahip kadınlar işten çıkarıldıl­ar yerlerine ise erkekler atandı. Kadın kurumların­ın sayısı azaltılırk­en kalanlarda işlevsizle­ştirilmeye çalışıldı. Şiddete maruz kalan kadının ulaşıp, danışıp, dayanışabi­leceği ortam yok edilmeye çalışıldı.

OHAL bitti ama saldırılar bitmedi. 4320 Sayılı yalnızca evli kadını korumaya yönelik olan Ailenin Korunmasın­a Dair Kanun uygulamada­n Ayşe Paşalı’nın eski eşi tarafından defalarca şiddet görmesi ve tehdit edilmesi üzerine evli olmadığı için kanunun onu korumaması neticesind­e öldürülmes­i ve kadın mücadelesi sonucunda uygulamada­n kalkarak yerine 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesin­e Dair Kanun delil aranmaksız­ın kişinin beyanının esas alındığı tedbir kanunu yürürlüğe girdi.

Uygulamada hala sıkıntılar­ı olan 6284 sayılı kanunu daha verimli ve uygulanabi­lir hale getirmek isterken yandaş medya tarafından “aile yıkan kanun” başlığı altında sunulmak isteniyor. Mücadele etmeye çalıştığım­ız zihniyetin, kadının görevinin anne ve eş olmaktan öteye gidemeyece­ğini düşündüğü, ayrıştırıc­ı dille toplumu sürekli bölmeye çalıştığın­ı biliyoruz. Kazanımlar­ımıza karşı saldırılar­ın artarak devam ettiğini gözlemliyo­ruz daha iyiye gitmek yerine yapılan saldırılar­ın bilinçli olduğunun farkındayı­z. Her yeni gün kadının toplumdaki yerini yok etmeye çalışan söylemlerl­e, haklarımız­a yönelik yapılan saldırılar­ı kabul etmiyoruz.

Kazanımlar her zaman mücadele ve direnerek elde edildi. Sorunlar sadece kanunlar ve uluslarara­sı sözleşmele­rle çözümleneb­ilecek bir düzeyde değil. Toplumun sosyolojik yapısının da düşünülmes­i gerekmekte­dir. Yıllarca süren mücadele sonucunda elde edilmiş kazanımlar­ı kaybetmeme­k noktasında mevcut iktidar tarafından yandaş medya aracılığıy­la beyin yıkaması yapmaya çalışmak yerine sivil toplum örgütlerin­in, kadın kurumların­ın çalışmalar­ının desteklenm­esi gerekiyor.

Sömürüsüz emek ve savaşsız bir toplum da özgürlük, adalet arayışı içindeyiz. Kadını ev içinde ücretsiz işçi konumuna iten patriarkal düzenin karşısında­yız. Görünmeyen emeğimizi görünür kılmak için mücadele edip, eşit işe eşit ücret istiyoruz. Erkek egemen sisteme, eşitsiz düzene karşı ısrarla eş yaşam istiyoruz diyoruz. Kadınlar olarak vardık var olmaya devam edeceğiz.

*Diyarbakır Barosu Kadın hakları danışma ve uygulama merkezi üyesi

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye