Derince’de de tüm sohbetlerin ana konusu ekonomi
KOCAELİ Derince’de oturan halkla yaklaşan yerel seçimi konuştuk. İnsani Gelişme Vakfının (İNGEV) verilerine göre en kötü belediye seçilen Derince’de halkın ana gündemini ekonomik kriz oluşturuyor. Yurdun pek çok yerinde belirleyici olan kriz gündemi, elbette Derince’de de seçimlerin en çok tartışılanı. Vatandaş hayat pahalılığından şikayetçi bu nedenle tepki oyları vermeleri muhtemel. Hatta oy kullanmayacağını söyleyen de var. Derince’de konuştuğumuz kişiler de soy isimlerini vermekten çekinerek sohbet ettiler.
İlk olarak konuştuğumuz inşaat ustası olan 58 yaşındaki Resul “Önceden seçimler yaklaştığında insanlarda bir heyecan olurdu. Kötü giden bir şey varsa seçimler umudumuz olurdu. Şimdi yerel seçim geliyor ama kimsenin umurunda değil. Çünkü insanların daha büyük sorunları var. Geçinemiyorlar. Eve ekmek götüremezken seçimler neyimize?” Yerel seçimde oy kullanmayacağını söyleyen Resul “Deseler ki seçimden sonra her şey düzelecek, sıkıntılar bitecek seçim gününün hemen gelmesini isterim. Ama biliyorum ki daha da kötü olacak. Ne olursa olsun toparlanması zor. Onun için seçimlerde oy kullanmayı düşünmüyorum.” dedi.
Bir okulda temizlik görevlisi olarak çalışan Necdet “Bu zamana kadar hep Ak Parti’ye oy verdim. Belki ilk dönemler iyi işler yaptılar. Ama şimdi çokça yanlışları var. Eğer biz uyarı vermezsek daha da kötü olacak. Çünkü bu zamana kadar ses çıkarmadığımız için sanıyorlar ki ne yaparsak yapalım halk bizim arkamızda. Ama bilsinler ki gece yatağa aç giren adam babasını bile tanımaz.” Belediyelerin halka iyi hizmet vermediğini de söyleyen Necdet “Derince belediyesi en kötü belediye seçilmiş. Zaten buraya gelen insan anında her şeyin farkına varıyor. Düzelmesi için de bence değişmesi lazım.” diye konuştu.
NORMAL ŞEYLERDEN KONUŞURKEN BİLE KONU HEP KRİZE GELİYOR
Bir plastik fabrikasında çalışan Orhan “AKP’YE hiç oy vermedim. Bundan sonra da vermem. İçim rahat bunun için. Ama ben oy vermedim diye krizden etkilenmiyor muyum? Kriz o partili bu partili dinlemez herkesi etkiliyor. Etrafımdakilerle tartışıyorum sürekli, ikna etmeye çalışıyorum. Biz karın tokluğuna yaşarken onlar saraylarda yaşıyorlar. Bunun artık değişmesi lazım. Ben değişeceğine inanıyorum” diye konuştu. Ekonomik krizle beraber halkın eskisi gibi iktidarı desteklemediğini düşünen Orhan “Normal şeylerden konuşurken bile konu hep krize geliyor. Bu krizin en büyük sorumlusu iktidarsa halk da bir süre sonra desteğini çeker elbet.” Cumhurbaşkanının seçimleri bir beka sorunu olarak gördüğünü söyleyen Orhan “Bir beka sorunu varsa ülkenin değil vatandaşın var. Kimse önünü göremiyor. Cumhurbaşkanı böyle konuşarak halkı arkasında toplamaya çalışıyor. Ama insanların daha büyük dertleri varken bunlara kulak asmaz” diye konuştu.
Tekstil atölyesinde çalışan Sibel ise krizin hayatlarını zorlaştırdığını belirtti. Sibel “Pazarda ihtiyaçlarımızı karşılayamıyoruz. Normalde 1 lira vereceğime 5 lira veriyorum. Bir eve iki maaş girmediği takdirde geçim çok zor.” dedi. Belediyelerin halkın çıkarını düşünmediğini söyleyen Sibel “Herkesten oy istiyorlar ama halkın isteklerini kimse dikkate almıyor. Bana göre belediye bir şey yaparken halka sormalı, halkla beraber karar vermeli. Ama ne yazık ki Türkiye’de böyle bir durum söz konusu bile olmuyor. Bunun için bir değişimin olması gerektiğini düşünüyorum.” diye konuştu.
DERS KİTAPLARINI BİLE NORMALDEN ÇOK DAHA PAHALIYA ALIYORUZ
Bir üniversite öğrencisi olan Damla ise krizin öğrencileri daha fazla etkilediğini söyleyerek “Ders kitaplarını bile normalden çok daha pahalıya alıyoruz.” dedi. Belediyelerin hizmetinin yol ve köprüyle sınırlı olmadığını belirten Damla “En büyük talebim ulaşımın öğrencilere ücretsiz olması. Okula giderken üç araç değiştiriyorum ve bunu karşılarken zorlanıyorum. Aynı zamanda sosyal kültürel anlamda da çok şey yapabilirler. Ama bugünkü belediyelerin böyle davrandığı yok.” diye konuştu.