Buca Bağımsız Adayı Emreoğlu için dayanışma kahvaltısı
İZMİR Buca’da Bağımsız Belediye Başkan Adayı Gürkan Emreoğlu, mahalle ve semtlerde seçim çalışmalarını sürdürürken, önceki gün de Emreoğlu için dayanışma kahvaltısı gerçekleştirildi.
Çeşitli kurum ve kuruluşların temsilcilerinin de katılarak destek verdiği dayanışma kahvaltısına Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan da katıldı.
Buca Bağımsız Belediye Başkan Adayı Gürkan Emreoğlu konuşmasında, “Biz yola çıkarken, öncelikle bu ülkede parçalanmışlığı, bölünmüşlüğü, Kürt-türk, Alevi-sünni, kadın-erkek, sağcı-solcu parçalanmasına karşı gelip, hep beraber birlik yaratmak için yola çıktık. Aday olarak yola çıkarken şahsi çıkar ya da menfaat sağlamak için değil, halkçı, demokratik bir belediyeciliği hep birlikte gerçekleştirmek için yola çıktık. Bu anlamda herkesin bulunduğu yerden halkçı-demokratik belediyeciliği anlatarak bu mücadelesini örmesi asıl kazanımımız olacaktır” dedi.
‘SİYASİ İKTİDAR NEFRET DİLİNİ YAYGINLAŞTIRIYOR’
Etkinliğe katılan Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan krizin yıkıcı etkilerinin halkı derinden etkilediğini, bu durumun siyasi iktidar tarafından da bilindiğini ifade ederek, “Kötü ekonomik koşulların üzerini örtmek üzere kutuplaşma siyaseti, düşmanlaştırma siyasetini izleyip, nefret dilini kullanıyor ve muhalefeti adeta saldırıların hedefi haline getiriyor. Çünkü başka türlü, sözünün halk nezdinde karşılık bulamayacağını görüyor” dedi.
‘BASKIYA KARŞI ORTAK MÜCADELE BİRLİĞİ’
Siyasi iktidarın gücünü tekellerden, uluslararası emperyalist güçlerden ve burjuva sınıftan aldığını, karşısındaki muhalefetin güçsüzlüğünün ise dağınık olmasından kaynaklandığını belirterek, seçim süreçlerinde asgari müştereklerde muhalefet güçlerinin birliğinin sağlanmasının önemini ifade eden Gürkan, “Hükümet sadece seçimleri kazanmak için bir baskı politikası uygulamıyor. Yani, 31 Mart’tan sonra da tek adam tek parti yönetimi, her alanda egemenliğini sağlamak için baskı politikasını devam ettirecek, kutuplaştırma ve tehdit politikası devam edecek. Bizler işçiler, emekçiler olarak, halk olarak birliğimizi sağlamak zorundayız. Siyasi iktidarın baskısına karşı işçiler, emekçiler, gençler, kadınlar olarak daha geniş bir mücadele birliğini sağlamalıyız. Birliğimizi, ortak mücadeleyi sağlarsak ancak başarılı olabiliriz” dedi. (İZMIR/EVRENSEL)