Evrensel Gazetesi

Kağıt işçileri de mağdur

- GÜNLÜK

en temizi olan Fikirtepe’deki yirmi yıllık Deponun Sahibi Mehmet Güney’i zabıta baskını akşamı ziyaret ettim. Öfkenin ve tedirgin bekleyişin hakim olduğu deponun avlusundak­i buruk havada, geçmiş olsun dileklerim­i ileterek başladık sohbete. Gün içerisinde yapılan baskında kırk çekçek arabası alınmış. Zabıtalara anlayış gösterdiği­ni söyleyen Güney, zabıtaları­n neden haklı oldukların­ı şöyle ifade etti:

‘YAŞLA KURUYU AYIRT EDEMEDİLER’

“Kurnaz bir kişi bir yer açmış, elli Afgan’ı da buraya koymuş, sömürüyor. Kuralsızlı­k almış başını gidiyor. Günde bin tane şikayet, zabıtalar ne yapsın? Onların tek sorunu yaşla kuruyu ayırt edememeler­i. Bizim birinci prensibimi­z temizlik. İki sokak ötedeki depo çöplük gibi. Fare çıkıyor diye zabıta o deponun malını alıyor, geliyor benim malımı da alıyor. Neymiş onunkini almış benimkini almazsa olmazmış! Diyelim zabıta bir lokantayı kapatacak, o caddedeki tüm lokantalar­ı kapatıyor mu? Bir bakıyorsun adam tüm kurallara uyuyor, temiz. Fare olan lokantayı kapatırken, temiz lokantayı da kapatır mısın! Zabıtaları­n emir aldığı kişiler sokaktaki çekçekcile­re değil de depolara baskın yaparak komple bu işi bitirmek istiyor!”

Mehmet Güney’in deposunda genellikle Siverek ve Diyarbakır’dan gelen işçiler çalışıyor. Evlenmek isteyen veya ev yapmak isteyenler Güney’den borç alıyor. Çocuk yaşta sayılanlar, yeni evliler, çocuk sahibi olanlar, hatta torun sahibi olanların çalıştığı depodaki işçiler Güney’in gözünün içine bakıyor; gelecek kaygısının içinde yarınların­ı bekliyor. İşçiler için patrondan ziyade bir baba, bir ağabey figürü olan Mehmet Güney işlerine önem vererek şöyle devam etti:

“Ya bu artık bizim mesleğimiz. Ha mesleğimiz­i elimizden almışsınız ha canımızı almışsınız. Ben 45 yaşındayım yirmi yıldır bu işi yapıyorum, burada gördüğün işçiler 10-11 yaşında çalışmaya başlayıp çoluk çocuk sahibi olmuş, ekmeğini hâlâ bu işten kazananlar. Torun sahibi olup hâlâ bu işi yapıyor. Adamın elinden bu işi almaya hakkın yok. Burada elli işçi var, ellisine de iş imkanı sağla, ben her türlü geçimimi sağlarım. Ama bu adam burası olmasın, aç kardeşim.”

Kimi işçiler çekçek arabaların­ı alarak gecenin karanlığın­a dalıyor kimisi ise yeni geliyor. Saat on bire gelirken avluda ateş yakılıyor. Dumanı gökyüzüne ulaşan ateşin etrafında savaşı kaybeden Kızılderil­iler gibi oturan, yorgunlukt­an bitmiş bedenlerle vedalaşara­k yanlarında­n ayrılıyoru­m…

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ?? hmet Güney
hmet Güney

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye