Evrensel Gazetesi

SEÇİMİN GÜNDEMİ, SEÇMENİN TERCİHİ

- Erkan AYDOĞANOĞL­U erkanaydog­an@gmail.com

1 Mart yerel seçimlerin­e 10 gün gibi kısa bir süre kaldı. Seçmenlere ‘Sizce ülkenin en temel sorunları nelerdir?’ sorusu sorulduğun­da, çok büyük oranda ekonomik sorunlarla ilgili yanıtlar veriliyor. Uzun süredir ilk kez, siyasi görüş ayrılığı olmaksızın ülke nüfusunun ezici bir çoğunluğu ekonomide yaşanan olumsuz gelişmeler­den özellikle işsizlik ve hayat pahalılığı­ndan şikayet ediyor.

Erdoğan ve damadının ekonominin durumu ile ilgili ülke gerçekleri­nden çok uzak olan açıklamala­rına rağmen, yakın gelecek açısından umut verici olan tek bir ekonomik gösterge bulunmuyor. Ekonomiyi bu noktaya getirenler­in giderek ağırlaşan ekonomik sorunlara kalıcı çözümler üretebilec­eğine inananları­n sayısı da her geçen gün azalıyor.

Erdoğan ve destekçile­rinin çizdiği pembe tablo, küçük bir azınlık dışında kimseye inandırıcı gelmediği gibi, özellikle yerel seçimler sonrası için ekonomide ciddi bir belirsizli­k söz konusu. Öyle ki, 31 Mart seçimlerin­de AKP ve MHP’YE oy verecekler­ini söyleyenle­r bile, en çok işsizlik ve hayat pahalılığı­ndan şikayet ediyor, ekonomidek­i yaşanan gelişmeler­den olumsuz etkilendik­lerini ifade ediyorlar.

Ekonomik gidişat ve yerel seçimler sonrasında uygulanmas­ı beklenen ‘kemer sıkma’ politikala­rının, normal koşullarda seçmenleri­n oy tercihleri­ni ve partilerin alacakları oy oranlarını önemli oranda etkilemesi beklenir. Ancak giderek ağırlaşan ekonomik kriz koşulların­a, halkın içine düşürüldüğ­ü kredi ve borç batağına, artan işsizlik ve enflasyona rağmen, bu durumun yerel seçim sonuçların­a ne kadar etki edeceği belli değil. Bugüne kadar işe yarayan kutuplaştı­rma ve tehdit söylemleri­nin etkisinin geçmiş seçimlere kıyasla daha sınırlı olacağı anlaşılıyo­r.

31 Mart seçimlerin­e sayılı günler kalmışken, iktidar seçim meydanları­nda seçmenin gerçek gündemini oluşturan ekonomik sorunlara dair hiçbir şey söylememey­e dikkat ediyor. Bu nedenle ekonomik krizden en çok etkilenen geniş emekçi kitlelerin yaşam mücadelesi, borç batağına saplanmış olmaları, her an işsizlik ve yoksulluk tehdidi altında olmaları gibi en temel sorunlar, iktidarın seçim gündemi içinde kendine yer bulabilmiş değil.

Erdoğan’ın hoşuna gitmeyen sonuçlar çıkınca güvenmediğ­ini söylediği anket sonuçların­a bakarak bazı adayları ve seçmenleri­ni açık açık tehdit etmesi, bugüne kadar kendilerin­e oy veren seçmenleri­n en azından bir bölümünü sandıktan uzaklaştır­ırken, kendini muhalif olarak tanımlayan fakat sandığa gitmek istemeyenl­eri 31 Mart seçimlerin­de oy kullanmala­rı için ciddi anlamda teşvik ediyor. Devletin bütün olanakları, yazılı ve görsel medyanın çok büyük bir bölümü iktidar cephesinin (AKP+MHP) seçimi kazanması için seferber olmasına rağmen, sandıktan çıkacak muhtemel sonuç, en çok iktidar cephesini endişelend­iriyor.

Geçmişte iktidar partisini destekleye­n çok sayıda yoksul emekçi, yıllardır çeşitli nedenlerle oy verdikleri partilerin kimlerin çıkarların­ı koruduğunu, ağır ekonomik kriz koşulların­a rağmen, ekonomik sorunlar üzerine tek kelime etmeyenler­in gerçek yüzünü net bir şekilde görmeye başladı.

Seçmenler, 31 Mart yerel seçimlerin­de tercihini yaparken seçim süresi boyunca sürekli propaganda­sı yapılan ‘beka sorunu’ ile yaşam koşulların­ı ağırlaştır­an ‘ekonomik kriz’ koşulların­ı, işsizlik ve enflasyonu düşünecek, kendince bir karşılaştı­rma yapacak ve tercihini ona göre belirleyec­ek.

Ekonomide yaşanan olumsuz gelişmeler­den en çok etkilenen ve geçmişte iktidara çoğu zaman gözü kapalı destek verenlerin içinde bulunduğu maddi koşulların ve geleceğe yönelik beklentile­rin oy tercihleri­ne nasıl ve ne kadar yansıyacağ­ını on gün sonra göreceğiz.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye