Fabrikalarda her işi yapanlar aday da olur siyaset de yapar
TUZLA BELEDİYE MECLİS ÜYESİ ADAYI TERSANE İŞÇİSİ ALİ DOĞAN:
Emek Partisi, Ysk’nin “Seçime giremezsiniz” kararı üzerine pek çok yerde bağımsız işçi adaylarla seçime girme kararı verdi. Adaylar arasında dikkat çeken isimlerden biri de yıllarca Tuzla tersanelerinde iş cinayetlerine, yoksulluğa karşı insanca yaşam ve çalışma koşulları talebiyle mücadele veren Tersane İşçisi Ali Doğan. Doğan, “Patron, müteahhit, taşeron, herkes aday olabiliyorsa, bir işçi de aday olmalı. İşçi, bulunduğu yerde inisiyatifini alır çıkar sokağa ve gereğini yapar” diyor.
20 yıldır tersanelerde çalışan Ali Doğan belediye meclis üyeleri arasında tersane patronları ve taşeronların olduğunu söylüyor. Doğan, buna karşın belediyenin tersanelerde yaşananlar karşısındaki duyarsızlığını şöyle anlatıyor: “Tuzla Belediyesinin her iş cinayetinden haberi var. Belediye meclis üyeleri de biliyor. Çünkü belediye meclis üyelerinin kimisi tersane sahibi, kimisi taşeron şirket sahibi. Böyle bir yerde belediye de bunların elinde, belediye meclisleri de bunların elinde. Tersane İşçisi Ekrem Bektaş iş cinayetinde hayatını kaybetti. Ekrem Chp’liydi. Patronu da CHP’DE siyaset yapan bir taşeron. Veli arkadaşımızı da iş cinayetinde kaybettik. Veli Akp’liydi. Belediye de AKP belediyesi. Tüm bu sorunları çözemez mi belediye, çözebilir. Belediye meclisleri bu süreçlere müdahale edebilir mi, edebilir. Hiçbirini yapmıyorlar. Çünkü buralardan nemalanıyorlar.”
‘GEMİLERİ YAPANLAR SEÇİM ÇALIŞMASI DA YÜRÜTÜR’
“Tersanedeki gemileri biz yapıyoruz. Sanayideki deriyi biz işliyoruz. Fabrikalarda her işi biz yapıyoruz. Çıkıp seçim çalışmasını da yürütebiliriz ve kazanabiliriz” diyerek işçi ve emekçilerin de politikaya müdahil olması gerektiğini vurgulayan Ali Doğan, “Burada gerçekten bir tersane işçisi aday. Tersanelerde, sanayi sitelerinde, fabrikalarda çalışan arkadaşlarımız belediye meclislerinde temsil edilmiyor. Bu sanayi kentinde bir işçinin aday olması kadar normal bir şey de yok. Patron, müteahhit, taşeron, herkes aday olabiliyorsa, bir işçi de aday olmalı. İşçi, bulunduğu yerde inisiyatifini alır çıkar sokağa ve gereğini yapar. Bugün Tuzla’da olan şey de bu” diyor.
KAHVALTI SOHBETİNİN GÜNDEMİ YOKSULLUK
Ali Doğan’ın yaşadığı Pendik’e bağlı Esenyalı Mahallesi binlerce işçi ve emekçiye ev sahipliği yapıyor. Bölgeyi, ekonomik krizin yansımalarını, işçilik hayatını anlatan Doğan yeni yaptığı kahvaltılık alışverişinden başlıyor: “Domates 4.95 TL, salatalık da aynı şekilde... Marketten 3 parça şey aldım, 45 lira. Böyle bir mahallede asgari ücretle geçinen, geçinmeye çalışan emekçilerin hali harap.”
Ali Doğan, yüksek fiyatlara karşı hükümetin ‘çözüm’ uygulaması tanzim satışlara karşı çıkıyor: “Tanzim falan değil çözüm. Fiyatların düşmesi lazım. Fiyatları düşüremiyorlarsa işçi ücretlerinin de aynı ölçüde artması lazım.”
YOKSULLUK, KREŞ, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÖNEMLİ SORUNLARDAN
Tuzla’da yaşayan işçi ve emekçilerin sorunlarını sıralayan Ali Doğan’a göre ilk sırada yoksulluk ve işsizlik var. Bununla birlikte yeterli sayıda kreş olmaması da işçi kadınların öne çıkan en büyük sorunu. Şehrin dışında kalan Tuzla’nın bir başka önemli sorunu ise ulaşım. Yine şehrin diğer pek çok bölgesinde olduğu gibi ranta dayalı kentsel dönüşüm projeleri de işçi ve emekçi aileleri mağdur ediyor.
HALK MECLİSİ NASIL ÇALIŞACAK?
Ali Doğan sorunları emekçilerin yaşamları üzerinden tarif ederken çözüm önerilerini de yine işçi ve emekçilerin kendisine dayandırıyor. “Ben seçildiğimde, kadınlar, işçiler, gençler söz sahibi olacak” diyen Ali Doğan, demokratikhalkçı belediye anlayışı ve halk meclislerinin işleyişini şöyle anlatıyor: “Diyelim perşembe günü belediye meclisi toplanacak. O toplantıdan önce toplumun her kesiminden seçilmiş temsilciler ile bir