IŞİD’IN yeniden güçlenmesine zemin yaratabilir
Suriye’ye yönelik operasyonla birlikte Sdg’nin hapishane ve kamplarında tutulan Işİd’lilerin durumu gündemde. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın “Gittiğimize hapishane boşaltılmıştı” dediği Işİd’liler konusunda kimse sorumluluk almıyor. Konuya ilişkin yapılan değerlendirmelerde, Suriye’de savaş sürecinin uzamasının ve başlayan askeri harekatla birlikte Işİd’lilerin yargılamasını engellediği ve örgüte yeniden güçlenme zemini yaratabileceği belirtiliyor.
Türkiye’nin Suriye’nin kuzey ve kuzeydoğusuna düzenlediği askeri harekat, IŞİD militanlarının bulunduğu cezaevleri ve ailelerinin yerleştirildiği kampları yeniden gündeme getirdi. ABD Başkanı Donald Trump’ın sorumluluğunu Türkiye’ye attığı on binlerce IŞİD’LI ve ailesi, Suriye’de Sdg’nin kontrolündeki kamplarda tutuluyor. Kamplarda kalanların sayısı el Hol kampında 70 bin, Roj kampında 1700, Ayn İsa’da 1500 olarak ifade ediliyor. 10 bini aşkın IŞİD militanının da hapishaneler veya özel tesislerde tutulduğu belirtiliyor. Türkiye’nin operasyona başlamasının ardından açıklama yapan SDG’LI yetkililer, kamplardaki muhafaza gücünün zayıflayacağını açıklamıştı. Operasyonun başlamasıyla cezaevi ve kamplarda firar haberlerinin ardından Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da “Gittiğimizde hapishane boşaltılmıştı” dedi.
TOPRAĞA DEĞİL, EMİRE BAĞLILAR
Suriye’deki bu gelişmeler “IŞİD yeniden güçlenme imkanı bulur mu?” sorusunu gündeme getirdi. IŞİD’IN Türkiye yapılanmasına ilişkin “IŞİD Ağları” kitabını yazan Doğu Eroğlu, örgütün ilk kuruluşundan beri mekana çok da bağlı olmayan, emir-savaşçı biatı üzerine kurulu bir yapısının olduğuna dikkat çekiyor. IŞİD’IN son toprağı olarak adlandırılan Bağuz’u kaybetmesinin ardından eski gücüne ulaşmaya çalıştığını belirten Eroğlu, “Türkiye’de vilayet yapısı oluşturma çabası var. Türkiye içinde doğrudan İslam Devleti komutanlığından emir alan yapılanma azdı. Antep yapılanması düzenlediği eylemler için doğrudan emir alıyordu. Şimdi Türkiye’de tümüyle bu şekilde merkeze bağlı bir yapılanma, onların deyimiyle vilayet kurma çabası olduğunu biliyoruz” dedi.
IŞİD’İN GÜÇLENMESİ FİKİRLERİ DEĞİŞTİREBİLİR
Türkiye’de birden fazla grup olduğunu kaydeden Eroğlu, “2013’ten sonra küresel el Kaide yapılanmasında örgütlenmiş, Türkiye’de doğmuş kişiler var. Bu kişiler İslam Devleti’nde yaşama hayaliyle IŞİD ile iş birliği içerisine girdiler. Örgütün zayıflamasıyla iş birliği de zayıfladı. Sadece Türkiye’yi kapsayan dosyalardan yargılandıkları için birkaç yıl hapiste yatanlar ve serbest bırakılanlar oldu. Bu komünitelerin çoğu şu an kendi güvenliğini düşünüyor ve bu yüzden IŞİD ile anılmayı istemiyorlar. Tabii şiddet eylemlerini reddetmediler. O yüzden IŞİD’IN güçlenmesiyle bu komünitelerin fikri de değişebilir” dedi.
Bir de 2015 yılında koalisyonun bombardımanı ve Sdg’nin Rakka’ya kadar ulaşmasıyla birlikte IŞİD’DEN ayrılan yabancı kişiler olduğuna dikkat çeken Eroğlu, milyonlarca yabancıya ev sahipliği yapan Türkiye’nin bu kişileri tespit etmesinin zor olduğunu söyledi. Eroğlu, bu nedenle Türkiye’ye girişlerini engellemenin Tsk’nin ciddi bir hedefi olması gerektiğini vurguladı. IŞİD’IN kısa sürede güç kazanmasının kolay olmayacağını belirten Eroğlu, ancak Suriye’de ise çatışmalı durumun ve bölge hakimiyetinin belirsizliğinin uzun sürmesi durumunda IŞİD’IN ağlarını oluşturmaya çalışacağını dile getirdi.