Üzerini örtse de krizi unutturmaz
METAL IŞÇILERININ TİS GÖRÜŞMELERI EKONOMIK KRIZ VE SAVAŞıN GÖLGESINDE SÜRÜYOR. BU TİS SÜRECININ ÖNCEKILERDEN FARKLı OLARAK FABRIKADA BIR SESSIZLIK OLDUĞUNU SÖYLEYEN IŞÇILER SAVAŞLA BU SESSIZLIĞIN ARTTıĞıNı SÖYLÜYOR. İŞÇILER OPERASYONUN KRIZIN üstünü ÖRTECEĞINI ANCAK UNUTTURMAYACAĞıNıN ALTıNı ÇIZIYOR.
Türkiye’nin Suriye’ye düzenlediği sınır ötesi harekat devam ederken, 150 bine yakın metal işçisini kapsayan Toplu İş Sözleşmesi (TİS) süreci savaşın gölgesinde sürüyor. Bursa’da bir araya geldiğimiz bir grup Bosch ve Renault işçisiyle harekatın fabrikalarda nasıl konuşulduğunu ve devam eden TİS sürecine olası etkilerini konuştuk.
‘HAİN DAMGASI YİYORSUN HEMEN’
Görüştüğümüz işçiler operasyonu eleştiren herkesin adeta ‘vatan haini’ ilan edilmesi durumunun fabrikalarına da yansıdığını belirtiyor. Sadece fabrikada değil gittikleri markette, berberde operasyonun konuşulduğunu söyleyen işçiler, baskı ortamı nedeniyle herkesin “birbirini yokladığını”, bu nedenle insanların gerçek fikirlerini öğrenmenin zor olduğunu belirtiyor. İşçilerden birinin şu sözleri durumu anlamak için önemli: “Ne diyorsun diyenlere mecburen ‘destekliyorum’ diyorsun. Desteklemesen de diyemezsin, ‘hain’ damgası yiyorsun hemen.”
Operasyona karşı çıkan az sayıda işçinin de fikirlerini dile getirmesine, karşı çıkış nedenlerini anlatmasına ve tartışmasına engel oluşturan bir atmosfer bu.
AKP’YE ELEŞTİRİ OPERASYONA DESTEK!
Bu tablo içerisinde, özellikle genç işçiler arasında operasyona desteğin yüksek olması dikkat çekiyor. AKP’LI işçiler desteğini zaten yüksek sesle dile getiriyor, ama AKP’YI eleştiren hatta “nefret eden” işçiler dahi operasyona arkasında duruyor.
Renault işçileri ile TİS sürecini konuşmak üzere bir kahvede buluştuğumuzda yaşadıklarımız bunun en önemli kanıtı. Biz sözleşmeyi konuşurken, Cumhurbaşkanı Erdoğan canlı yayında açıklama yapmaya başlayınca bir Valeo işçisi önce televizyonun sesini açıp ardından “Ortalık kan revan siz sözleşmeyi düşünüyorsunuz, hiç mi vatan sevginiz yok” diyerek çıkıştı. İşçiler kendi aralarında uzun süre tartıştı.
Kahvedeki işçiler arasında Akp’nin yanı sıra CHP’YE, MHP’YE, İYİ Parti’ye oy veren işçiler de vardı. Operasyona itiraz edenler oldu ancak çoğu “desteklediğini” söyledi. Yaş ortalaması 27-35 arasında olan işçilerin büyük kısmı “Amerika’ya kafa tutulduğu için” operasyonu desteklediğini ifade ediyor.
Bizim bir araya geldiğimiz işçiler, genel olarak İYİ Parti ve CHP’YE oy veren işçilerdi ve “Bu partiler operasyonu desteklemeseydi tutumunuz ne olurdu?” sorumuza “Yine de desteklerdik” yanıtı verdiler.
‘AKP’YE İNANMIYORUM AMA ASKER GİTMİŞ ARTIK’
İşçiler, “Güvenlik tehdidi var, ‘bize bombalar geliyor, güvenlik almayalım mı?” deseler de sözlerini “Ama...” diyerek sürdürüyorlar: “Yine de başımızdakilere inanmadığım için buna da şüpheyle yaklaşıyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı açıklamaları hatırlatıp, gerekçenin güvenlik olmadığını söyleyen bir işçi, “Yapılan zamlar, ekonomik gidişatın kötü olması müthiş bir tepkiye neden olmuştu. Hatta en son aracın içinde sigara içenlerden ceza kesilmesi iyiden iyiye kızdırdı herkesi. Yani kendi yaptırdıkları anketlerde de bunu gördüler ve bence operasyon yapmak son kozları oldu. Artık denize düşen operasyona sarıldı...” diyor.
AKP’YE dönük sıralanan eleştirilerin başında ekonomik kriz geliyor. Operasyonun krizin üzerini kapatmak için yapıldığı fikri yaygın ama arkasından eklenen şey şu: “Başımızda siyaset yapanlara inanmıyorum, kendileri için de yapıyorlar... Kriz gündemini değiştirmek de bunun altında var gibi geliyor... Ama askerlerimiz gitmiş artık, ben vatanımı seviyorum, hain olmadığım için destekliyorum diyorum, askerime zeval gelmesin diye...”
ABD’YE KAFA MI TUTUYOR ABD’DEN İZİN Mİ ALIYOR?
Operasyona desteğin işçiler arasındaki en etkili argümanı “Amerika’ya hatta bütün dünyaya kafa tutuyoruz” söylemi. İşçiler sıklıkla bunu dile getiriyor, kendi aralarında yaptıkları konuşmalarda de en çok bunun ifade edildiğine dikkat çekiyorlar.
AKP’YE tepkili olan işçiler buna itiraz ediyor. Operasyon öncesi Abd’den, Rusya’dan onay alındığını söyleyerek “Eee bu nasıl kafa tutmak” diye soruyorlar; Rahip Brunson olayını hatırlatarak “Onun gibi kafa tutma bu da!” diyorlar. Bir işçi, “Amerika dış güç diyorlar, tır tır silah gönderdi diyorlar, bir bakıyorsun Trump ‘Erdoğan’ı destekliyorum’ diyor. Rusya yine aynı... Kim düşman, kim dost ben anlamadım” diye konuşuyor.
AKP’YE DÖNÜŞ OLUR MU?
İşçilerin ifadesiyle “31 Mart seçimlerinden sonra süngüsü düşen Akp’lilere bir cesaret geldi.” Operasyonun özgüvenlerini arttırdığını, AKP’LI bir işçinin fabrikanın çay ocağında yüksek sesle propaganda yaptığını anlatıyorlar. Ancak operasyonun AKP’YE oy olarak dönüp dönmeyeceği konusunda farklı fikirler var. Kimi işçiler Akp’den uzaklaşan işçilerin “Dünyaya kafa tutuyor, arkasında olmamız lazım” duygusuyla yeniden AKP’YE yaklaştığını dü
Akp’lilerin fabrikalarda “Güvenli bölge ile Türkiye’de bulunan Suriyelilerin gönderileceği” argümanını çok kullandığının altını çiziyor işçiler. Bir Renault işçisi, “İktidar, ‘Suriyeli karşıtlığını’ gördüğü için buradan yürüyor. Fabrikalarda herkes Suriyeliler gönderilecek diye bekliyor, Amerika’ya kafa tutmak ve güvenlikten sonra en çok bunu konuşuyorlar” diye anlatıyor. Renault işçileri de Bosch işçileri de Suriyelilerin bir bölümünün dahi gönderilmesinin, AKP’YE oy olarak döneceğini düşünüyor.
Ancak ekonomik krizin acı faturası büyüdükçe bütün bunların işe yaramayacağını düşünen işçilerin sayısı da az değil. İşçilerden biri şöyle özetliyor durumu: “Akp’nin beklentisi bunun oy olarak dönmesi. Ama bunu şişkin faturalar gelince, üstüne yeni zamlar eklenince göreceğiz. Bakalım borcunu-taksidini, kirasını ödeyemeyen işçinin derdini Suriye operasyonu ile kapatabilirler mi göreceğiz...”
Bir başka işçi ekliyor: “Bak kiracı olan işçi arkadaşlar ev sahipleri ile konuşmuşlar, alttaki bodrumları alıp odun kömür koymuşlar, soba yakacaklar. Konuştuğum bir işçi, ‘Ben zaten geçen sene 500 lira veriyordum, bu sene veremem, odun kömür daha uyguna geliyor’ diyor. Bunları görünce ben hiç inanmıyorum ne yaparsa yapsın AK Parti o eski günlerine gelemez...”
Başka biri ise Suriyelilerin gidemeyeceğini söylüyor: “Benim komşularım var, uçak geçerken bile hala eğiliyorlar, savaş travması var, nasıl gitsinler...”
şünürken, bazıları operasyonun “AKP’YE dönüş”e neden olmayacağını söylüyor.
MEDYAYA ‘ŞOV’ TEPKİSİ
Medyanın tek sesliliği de önemli. Harekata karşı çıkan bir işçi, “muhalif” olarak izlenen bir iki kanalın da operasyonu destekleyen yayınlar yaptığını belirterek, gerçeklerin hiç konuşulamadığını söylüyor. “Dakika dakika canlı veriyor a haber. Ya operasyon böyle mi olur? Askerinin nerden, nasıl geldiğini açık ediyorsun. Bunlar hep şov işte! İnsanları kandırmak için...” diyor.