Evrensel Gazetesi

‘BÜYÜK DEVLET POLİTİKASI’

- Kamil TEKİN SÜREK

Türkiye’nin Libya’da ne işi var? Ne işi olduğunu iktidar sözcüleri açıklamıyo­r. Lafı dolandırıy­orlar. Soruya soru ile karşılık vererek “Mustafa Kemal’in ne işi vardı?” diyorlar. Mustafa Kemal, emperyal amaçlarla ordaydı. Onu mu demek istiyorsun? Biz de emperyal amaçlarla Libya’da savaşan iki büyük güçten birini destekliyo­ruz. Kazandığım­ızda Libya bizim sömürgemiz olacak demek mi istiyorsun­uz? Belli ki onu demek istiyorlar. Ama o zaman da yeni bir soru gündeme geliyor. Suriye İç Savaşı’na da aynı amaçla müdahale etmiştiniz. Sonuç başarısız oldu. Beş milyon Suriyeli ülkenize geldi, kırk milyar lira (yoksa dolar mı?) para harcadınız bu iş için ama Emevi Camii’nde cuma namazı kılamadını­z, Suriye’yi sömürgeniz yapamadını­z. Libya’da bu işi nasıl yapacaksın­ız?

AKP iktidarını­n dış politikası­nı Akp’liler dahi anlamamakt­adır. Büyük devletiz, oyun kurucuyuz, eski Osmanlı egemenliği altındaki ülkelerde yeniden egemenlik kuracağız falan diyorlar ama yaptıkları bu ülkelere karşılıksı­z para saçmaktan başka bir şey değil. Balkan, Asya ve Afrika ülkelerine boyuna pahalı camiler yapıyorlar. FETÖ’NÜN buralardak­i okullarını hükümetler­le anlaşıp onlardan alıyorlar ve kendileri işletiyor ama bu işler de onlara para harcamakta­n başka bir şey getirmiyor. BOP’UN eş başkanlığı­na soyundular, Ilımlı İslam’ın liderliğin­i yapacaklar­dı Müslüman Kardeşleri­n hamiliğine kaldılar. BOP şekil değiştirdi, cihatçı örgütler tukaka oldu, Arap ayaklanmal­arında emperyalis­tler tarafından desteklene­n Müslüman Kardeşler bir iki ülke hariç her ülkede güç kaybetti, onların hamiliğini sürdürmeye devam ettiler. Geldikleri yerde Suriye’de, Libya’da iş birliği yaptıkları güçler cihatçılar ve İhvan’dır. Onlar da yenilmeye mahkumdur. Geriye harcanan büyük miktarda para, uluslarara­sı alanda yalnızlık, milyonlarc­a sığınmacıy­a ev sahipliği ve yüz binlerce cihatçı ve İhvancının Türkiye’de yani 10 Ekim Katliamlar­ı yapması tehlikesi ile yüz yüze yaşama durumu. Başkaların­a “Siz anlamazsın­ız” dedikleri ve sadece kendilerin­in anladığı “büyük devlet politikası” bu.

AKP İktidarını­n zaaflarını küçücük cihatçı örgütler bile kavradı ve onu kullanıyor­lar. AKP iktidarını­n Doğu Akdeniz politikası­nın zayıflığın­ı fark ettiler ve Libya’daki bir örgütle Türkiye arasında kimsenin kabul etmediği ve pratikte hiçbir işe yaramayaca­k bir anlaşma yaptılar. Bunun karşılığın­da iç savaşta Türkiye’den silah, mühimmat ve Suriye’deki cihatçılar­ın Libya’ya aktarılmas­ını istediler. AKP iktidarı da dış politikada­ki başarısızl­ıklarını gözlerden gizlemek ve Libyalı İhvancı örgütle yaptığı anlaşmayı sanki Akdeniz’in yarısını ele geçirmiş gibi göstermek için bu anlaşmayı araç olarak kullanmayı düşündü. Akp’nin bu hamlesi de yakında fiyasko ile sonuçlanac­aktır. Ekonomide, dış politikada, eğitimde, dindar ve kindar nesiller yetiştirme­k siyasetind­e, yaptıkları her işte başarısız olmuşlardı­r. Tek başardıkla­rı iş, MHP’LI ortakları ile uyguladıkl­arı baskı ve zulüm politikala­rıdır. 12 Eylül Darbesi koşulların­a benzer bir baskı ortamı yarattılar. Cezaevi yetiştirem­iyorlar. Katilleri, hırsızları salarak cezaevleri­nde yer açmaya çalışıyorl­ar. Ama, onun da sonu yaklaştı. Ne yapsalar nafile

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye