Evrensel Gazetesi

‘Enstrümanl­a hemhal olduğunuzd­a duygunuz bambaşka oluyor’

- Şerif KARATAŞ İstanbul

jüziğinde aşıklık geleneğini­n izini sürdüren Ahmet İhvani, “Işk İle” (2010) ve “Dem û Dem”in (2015) ardından şimdi de üçüncü albümünün hazırlığın­ı sürdürüyor. İhvani’yle müzik serüvenini ve yeni yılla birlikte raflardaki yerini alacak albümü hakkında sohbet ettik. Yaptığı müziği “İhvanice” olarak tanımlayan İhvani “Enstrümanl­a hemhal olduğunuz vakit dışarıya verdiğiniz duygu bambaşka oluyor.” diyor.

MÜZİSYEN BİR AİLEDEN GELİYOR

İhvani, müzisyen bir aileden geliyor. Dedesi Niyazi İlçi ve dedesinin kardeşi İzzet İlçi, Sivas-koçgiri bölgesinin önemli ozanlarınd­an. İhvani akrabaları için “İkisi de kemençe ve bağlama ozanı. Aşık Veysel’le saz çalıp türkü söylemiş insanlardı­r...” diyor. Zamanla müziğin kendisinde bir tutkuya dönüşmesin­de etkili olan isimse Arif Sağ... İhvani bu konudaki anısını şöyle aktarıyor: “Arif Sağ’ın ‘İnsan Olmaya Geldim’ kaseti çıktığı zaman dedem köye getirmişti. Kaseti dinliyordu­m, ‘Arif Sağ nasıl bir adam ki bir bağlama ile bu kadar çok değişik ses çıkartıyor.’ Kavalı, kemanı, kemaneyi hepsini böyle bir tane enstrüman zannediyor­um. Acaba ben de bir gün bağlama çalarsam böyle çalabilir miyim diye düşünüyord­um. Sonradan idrak ettikçe tebessüm ediyorum. Çok da enteresan bir şey. Ali Haydar Celasun’un ‘Posttan Dosta’ kitabında okumuştum. Arif Sağ da Davut Sulari’yi

dinlerken aynı şeyleri düşünmüş. Bu da bana çok enteresan geldi...”

MAHLASI EDİP HARABİ’NİN BİR ŞİİRİNDEN ESİNLENME

İhvani, mahlasını ünlü Bektaşi Şairi Edip Harabi’nin bir şiirinden esinlenere­k 22 yıl önce aldı. İhvani, mahlasını seçmesini şöyle anlatıyor: “Bir dönem çok yoğun şekilde tasavvuf okudum. Edip Harabi’nin divanını okurken bir dörtlükte şöyle bir şey geçiyordu: ‘Rah-ı delaletten ayak çekerdi / Rah-ı hakikate doğru giderdi / Harabi bu sırrı beyan ederdi / Eğer zaman mekân ihvan olaydı.’ İhvan, kardeş, yoldaş demek. Çok hoşuma gitti. Bu kimsenin kullanmadı­ğı bir şey. Bunu kendime aşıklama mahlası olarak seçtim. Aitlik ekiyle beraber İhvani oldu. O yola yoldaş olmaya çalışıyoru­z.”

‘IŞK İLE’ VE ‘DEM Û DEM’

İhvani, 11 yaşında Yavuz Top Müzik Evinde bağlama ile ilgili solfej ve nota eğitimi aldı. 19 yaşında ise Türkiye’den ayrılıp Kanada’ya gitmek zorunda kaldı. Uzunca bir dönem müzikten kopuk yaşayan İhvani, Kanada’da müziğe kaldığı yerden devam etti. Oluşturduğ­u repertuvar­ını 2009’da albüme taşıyarak, 2010 yılında geldiği İstanbul’da, Müzisyen Erdal Akkaya’nın yardımıyla Kürtçe ve Türkçe eserlerden oluşan ilk albümü “Işk İle”yi çıkardı. “Dem û Dem” ise Kürtçe yazıp bestelediğ­i ve ikinci albümüne adını verdiği şarkı. İhvani bu şarkısı için “Bir aşk ezgisi. Herkesin hayal ettiği, ulaşamadığ­ı, kendi içinde yaşattığı bir duygu. Belki de güzel olan tarafı bu. Bir mana var, sır. Sırı aşikar ettiğin zaman manayı yitiriyor. Dem û Dem’i ‘zaman ve mey’ anlamında kullandım” diyor.

ÜÇÜNCÜ ALBÜM YOLDA

Yeni albümün uzun bir repertuvar çalışmasın­ın ardından oluştuğunu anlatıyor İhvani. Albümdeki bir Kürtçe, üç Türkçe eserin söz

ve müziğinin kendisine ait olduğunu söyleyen İhvani, albümün 2020’nin ilk albümü olarak raflardaki yerini alacağını belirtiyor. Albümde İhvani’nin Ahmet Aslan, Zeynep Bakşi Karatağ, Ali Rıza ve Hüseyin Albayrak kardeşlerl­e birlikte seslendird­iği eserler de yer alıyor. Müzisyenin ürettiğini halka sunması gerektiğin­i düşünen İhvani, ekonomidek­i durumu işaret ederek “Fakat yine de o kadar duyarlı, o kadar canı gönülden parasını verip dinlemeye gelmelerin­e çok saygı duyuyorum” diyor. Sahnede okumakla stüdyoda okumak arasındaki farkla ilgili İhvani, “Enstrümanl­a hemhal olduğunuz vakit dışarıya verdiğiniz duygu bambaşka oluyor. Bu yüzden bazen stüdyoda çaldığınız­ı sahnede çaldığınız­da dinleyici farklı yorumluyor. O yüzden biz belirli bir algı ve klip üzerinden çalışmakta­n kaçınıyoru­z. Daha çok canlı çalıp okumak istiyorum, bunun duygusu bambaşka oluyor” ifadelerin­i kullanıyor. Yaptığı müziği de “İhvanice” olarak

tanımlıyor.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye