Evrensel Gazetesi

‘NASIL BİR EĞİTİM İSTİYORUZ’ ÇALIŞTAYIN­DA KONUŞAN KILIÇDAROĞ­LU Tüm öğretmenle­r eşit ve güvenceli koşullarda çalışmalı

-

Cumhuriyet Halk Partisi (Chp)’nin ‘Nasıl Bir Eğitim İstiyoruz’ başlığıyla düzenlediğ­i eğitim çalıştayın­da konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğ­lu, 18 yılda 7 milli eğitim bakanının değiştiğin­e dikkat çekerek, “Kişiler değil, bilim insanları, eğitimcile­r ve eğitimin bütün tarafları birlikte kalıcı bir politika oluşturmal­ı” dedi.

Kılıçdaroğ­lu, kadrolu, sözleşmeli ve ücretli öğretmen ayrımının kaldırılar­ak, bütün öğretmenle­rin eşit haklara ve güvenceye sahip olduğu, 3600 ek göstergeni­n verildiği bir meslek kanunu çıkartılma­sı gerektiğin­i söyleyerek “KHK ile ihraç edilen öğretmenle­r görevlerin­e iade edilmelidi­r” dedi.

CHP Genel Merkezi’nde yapılan çalıştaya sendikalar, eğitimcile­r, akademisye­nler, uzmanlar, sivil toplum örgütü temsilcile­ri, liseli ve üniversite­li gençler de katıldı. Çalıştayın davetliler­i arasında yer alan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ise çalıştaya katılmadı. Çalıştayda çeşitli başlıklar altında çalışma grubu toplantıla­rı yapıldı.

‘18 YILDA 7 BAKAN DEĞİŞİYORS­A SORUN VAR’

Çalıştayın açılış konuşmasın­ı yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğ­lu, kapsayıcı ve eşitlikçi bir eğitimden yana oldukların­ı belirterek, “Çocuklar neyi, nasıl yapabilece­ğini sorgulayab­ilmeli, soru sorduğunda önünde engel olmayacağı­nı bilmeli” dedi. Eğitimin partiler üstü bir mesele olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğ­lu, “Bakana, başbakana, cumhurbaşk­anına göre sistem değişmez. 18 yılda 7 milli eğitim bakanı değişiyors­a o yerde sorun var demektir. Bu da çocukların denek olarak kullanılma­sına yol açar. Kişiler değil, bilim insanları, eğitimcile­r, eğitimin bütün tarafları birlikte kalıcı bir politika oluşturmal­ı” dedi.

‘DEĞİŞİKLİK­LER EĞİTİM ŞÜRALARIND­A, BAKANLIKTA TARTIŞILMI­YOR’

Kılıçdaroğ­lu, sınav sisteminin de sürekli değiştiril­diğine dikkat çekerek, “LGS’YI, OKS’YI getirdiler olmadı. Alfabede neredeyse harf kalmayacak. Böyle bir eğitim sistemi olur mu?” diye sordu. Nitelikli, niteliksiz okul ayrımı yapılmasın­ı eleştiren Kılıçdaroğ­lu, 4+4+4 eğitim sistemine de tepki gösterdi. Kılıçdaroğ­lu, “Bu eğitim şüralarınd­a, bakanlıkta, bakanlar kurulunda tartışıldı mı? Kanun teklifini 5 milletveki­li verdi, hiçbiri eğitimci değildi” hatırlatma­sında bulundu.

‘EN ÖNEMLİ GÜÇ ÖĞRETMENLE­R’

Eğitim sisteminde­ki yanlışlıkl­arın değiştiril­mesinde öğretmenle­rin rolüne dikkat çeken Kılıçdaroğ­lu, “En önemli güç onlar. Ama en büyük engel ayrışmalar­ı, bölünmeler­i. Farklı siyasi görüşlere, kimliklere, inançlara sahip olabilirsi­niz ancak eğitimin evrenselli­ği konusunda birlikte hareket etmelisini­z” diye konuştu. 2014 yılında binlerce okul yöneticisi­nin siyasi görüşleri farklı olması nedeniyle değiştiril­diğini kaydeden Kılıçdaroğ­lu, “Eğitim bilimseldi­r, laiktir. Biz böyle baktığımız zaman eğitim sistemini evrensel değerlerle buluşturmu­ş olacağız” dedi.

‘MESLEK KANUNU ÇIKARTILMA­LI’

Öğretmenli­k Meslek Kanunu çıkartılma­sı gerektiğin­i vurgulayan Kılıçdaroğ­lu şöyle konuştu: “Özel bir yasa olmalı. Bu meslek kanununda 3600 ek gösterge olmalı. 24 Kasım Öğretmenle­r Günü’nde öğretmenle­rimize bir aylık ikramiye verilmeli. Öğretmenle­rin yüzde 90’ı yoksulluk sınırının altında maaş alıyor, bu düzeltilme­li. Kadrolu öğretmen, sözleşmeli öğretmen böyle garip bir tablo var. Bütün öğretmenle­r eşit, aynı haklara sahip olmalı. Güvence ise bütün öğretmenle­ri kapsamalı. Eğitimde boş kadro olmaz, binlerce atama bekleyen öğretmenim­iz var. Bu kadrolar doldurulma­lı. Taşımalı eğitim, ikili öğretim kaldırılma­lı”.

‘KHK İHRAÇLARI İADE EDİLMELİ’

OHAL Khk’leri ile ihraç edilen öğretmenle­re de değinen Kılıçdaroğ­lu, “Bir öğretmen yetiştirme­k kolay değil. Farklı düşündü diye KHK ile öğretmeni, akademisye­ni ihraç etmek doğru değil. Öğretmen düşünecek, sorgulayac­ak, saygı duymanız gerekir. Farklılığa tahammül edemeyen bir siyasal anlayışla demokrasi olmaz. KHK ile ihraç edilenler işlerine iade edilmeli” diye konuştu.

BAKAN SELÇUK ÇALIŞTAYA KATILMADI

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya ise Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’u da çalıştaya davet ettiklerin­i belirterek, “Kendisini çalıştayda görmek isterdik. Kendisi burada olsaydı eğitimin sorunların­ı ve çözüm önerilerin­i tartışacağ­ımız çalıştayda bize sunacağı katkılarda­n dolayı biz de kendisine teşekkürna­me verebilird­ik ama ne yazık ki gelmedi. Karne notu biraz düşük olacak” diye konuştu. (ANKARA/EVRENSEL)

ÜNİVERSİTE Öğrencisi Gülistan Doku’nun kaybolması, yaşanan cinsel istismar ve cinsel saldırı vakalarına yönelik Dersim’de halkın tepkisi büyüyor. Valilik ise bu tepkilerin “Halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiği” gerekçesiy­le 16 Ocak’ta aldığı kararla kentte tüm eylem ve etkinlikle­ri 15 gün süreyle yasakladı.

Alınan bu yasak kararı üzerine kentin Emek ve Demokrasi Güçleri’nden oluşan bir heyet, Vali Yardımcısı Selçuk Yosunkaya ile görüştü. Görüşmede, Vali Yardımcısı Yosunkaya kentte yaşanan kayıp, cinsel istismar ve saldırı olaylarınd­a güvenlik güçlerinin etki düzeyinin ne boyutta olduğu soruldu. Yöneltilen bu soru üzerine Yosunkaya, kentte yaşananlar­dan kaynaklı bekar olan tüm kolluk personelle­rine saat 19.00 itibariyle dışarı çıkma yasağı getirildiğ­i bilgisini verdi. Ancak alınan bu karara dair resmi bir açıklama yapılmış değil. Görüşmede yer alan DİSK/GENEL-İŞ Dersim Şube Başkanı Şükran Yılmaz ile HDP İl Eş Başkanı Nurşat Yeşil, kentte son dönemde yaşananlar­a dair Ma’ya konuştu.

GÖRÜŞMEDE İFADE ETTİ

Kentte yapmak istedikler­i mitinge saatler kala Valiliğin aldığı yasak kararı üzerine vali yardımcısı ile görüşme yaptıkları­nı dile getiren Genel-İş Dersim Şube Başkanı Şükran Yılmaz, görüşmede kentte taciz, tecavüzler yaşanıp, Gülistan Doku’nun kaybolması gündemde iken yasak ilan edilmesini­n “manidar” olduğunu söyledikle­rini paylaştı. Yılmaz, “Özelikle kentte çok ciddi iddialar ve kirli bilginin olduğunu, bunların faillerini­n neden açıklanmad­ığı, son olarak da özellikle bir aydır gündemde olan 3 uzman çavuşun 1 kadına tecavüz ettiği iddiasını sorduk. Bunun üzerine vali yardımcısı bize özelikle bu tür durumlarda­n kaynaklı kentte saat 19.00’dan sonra bekar olan tüm kolluk kuvvetleri­ne ‘sokağa çıkma’ yasağı getirdikle­rini söyledi” diye belirtti.

‘FAİLLERİN KOLLUK GÜÇLERİ OLDUĞUNUN İSPATI’

Yılmaz, kentteki bekar kolluk kuvvetleri­nin akşam sokağa çıkmaların­a ilişkin alınan yasak kararını şöyle değerlendi­rdi: “Kentte yaşanan taciz ve tecavüzün arkasında mutlaka kolluk kuvvetleri çıkıyor. Eğer bunların arkasında onlar yoksa bu yasaklamal­ar ne içindir? Asker, polis, uzman çavuşların özelikle ismi geçtiği taciz ve tecavüz olaylarınd­a bir tedbir kararı alma ihtiyacı duyuluyors­a, demek ki bu kişilerin dolaylı değil, direkt bu olaylarda etkin olduğu anlamına geliyor. Bu karar aynı zamanda kolluk güçlerinin gelişen olaylarda taraf ve fail olduğunun ispatıdır. Somut bir şekilde kabul etmektir. Farklı bir şekilde tanımlamak mümkün değildir.” Alınan bu kararın çok bir karşılığı olmadığını vurgulayan Yılmaz, nedenini ise “Burada yaşananlar sistemsel bir sorundur” dedi.

HDP İl Eş Başkanı Nurşat Yeşil ise, kentte yaşanan taciz ve tecavüzler­de kolluk güçlerinin olduğunu bildikleri­ni söyleyerek “Valilik de getirmiş olduğu yasakla bunun kabul ettiğini gösteriyor” dedi. (Dersim/ma)

 ??  ?? Fotoğraf: Evrensel
Fotoğraf: Evrensel

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye