‘BÖLGENİN YAPISINDAN DOLAYI NORMAL DEPREMLER’
YAŞANAN depremlerin Ege Bölgesi’nin tektonik yapısından kaynaklı olduğunu dile getiren Öziçer, “Bu tarz büyüklükteki depremler çok normal. Bizler hem binalarımızın olumsuz olması hem de bu eski binaların kötü zeminlere oturduğundan dolayı bu deprem dalgalarının yani orta büyüklükteki bu tür depremleri daha fazla hissediyoruz. Ama bunlar çok normal depremler bu bölgenin Kuzey Anadolu Fay Hattı gibi değil ama Ege gravity bu bölgenin çok yaşanabilecek doğal depremler diyebiliriz. Bundan dolayı vatandaşlarımız 5.00, 5.5, 5.9 büyüklüğündeki depremlere alışmalı” diye konuştu.
“Deprem anında yapmamız gereken temel şeyden biri üzerinize düşecek, zarar verecek, hareket alanınızı zorlaştırıp engelleyecek tüm malzemeleri sabitlemek. Cenin pozisyonunda sırtımızı sert bir eşyaya yaslamalıyız. Balkon asansör merdiven gibi yerlere gitmeyerek yaşayabilecek olumsuz şeyleri azaltabiliriz. Deprem çantasında ise çok eşya değil sadece su, düdük ve el fenerini bulunması yeterli olacaktır” diyen Öziçer, devletin ve yerel yönetimlerin de biran önce afet toplanma alanlarını ve zemin etütlerini yapması gerektiğini söyledi.
Birçok ilçede zemin etütlerini yapması gereken personellerin az ya da hiç olmadığını belirten Öziçer, “Tüm ilçelerde zemin etütleri denetleyen jeoloji ve jeofizik mühendislerinin istihdamı olmalı. Maalesef şu an için birçok yerel yönetimde bu yok. Zemin etüdünü bu iki meslek grubunu denetleyemez, inceleyemez ise o zemin etüdünün doğru olup olmadığını, mühendislik kaidelerine göre yapılıp yapılmadığını nasıl denetlenecek? Bundan dolayı diyoruz tüm ilçelerde 2 meslek grubundan çalışanların olup bu tür raporları denetlemesi gerekiyor ki doğru bir şekilde gerekli işlemler yapılsın. Ama bununla ilgili İzmir’de çok eksik var” dedi. (İZMIR/EVRENSEL)