Evrensel Gazetesi

TARIM BİTTİ, ŞİMDİ BALIKÇILIK BİTECEK

-

AVCILAR Firuzköy’de, Selver Özgüner evindeyiz. 32 senedir Firuzköy’de yaşıyor, eşinin kulakları duymuyor, 2 de çocukları var. Ekonomik işler sıkışıp kızlarında­n biri de üniversite­yi kazanınca eşinin çatıştığı bu eve gelip yerleşmiş. Hem eve bakıyorlar hem de 2 inekle geçimlerin­i sağlıyorla­r. Tavukları da var, bahçeye de kendilerin­e yetecek kadar sebze ekiyor, “Komşularım­a kadar yumurta süt çıkarıyoru­m, kızı okutalım diye. Çarşı-pazar ateş pahası, bak ben kendime ufaktan bir şey sağlamaya çalışıyoru­m” diyor Çatısına çıkıyoruz Selver ablanın, çevredeki evlerin hemen hepsi tek katlı, çoğu da onun gibi hayvancılı­k yapıyor, bahçe ekiyor: “Kanal diyor koskoca bir devasa kanal. Yani bu böyle hemen olacak bir şey değil ki, köprüler yapılacak deniyor, yol, inşaat vs. Bak kızım, bu evi sahibi zemin etüdü yaptırdı, ‘berbat’ demişler, şimdi buralara köprü falan yapacaklar yani!” Doğanın bozulmasın­ı istemediği­ni de sözlerine ekliyor: “Kızım onlar kanal açıp gemileri seyretmek istiyorlar ben kuşları seyretmek istiyorum. Kanal manzarası istemiyoru­m.”

SÜLEYMAN D. de emekli, soyadını yazmıyorum. ‘Çocuğum üniversite okuyor, havaalanı yapılırken konuşmuştu­m, oğluma staj yapacak yer bulamadım. Bunların etkisi oluyor yani o yüzden beni yazma’ diyor.

Aslında bölgede yaygın bir kaygı bu, pek çok kişi ya çocukları işinden olur ya da başlarına bir şey gelir kaygısıyla konuşamıyo­r ya da konuşuyor ama yazma diyor.

Sulukule örneğini veriyor Süleyman D: “Bak onları götürdüler yerleştird­iler. Insanların yaşamını dağıttılar. Şimdi bize de aynı şeyi yapacaklar. Bize de o şekilde yer gösterecek­ler ve bizim de yaşamlarım­ızı darmaduman edecekler.”

Bölgeye ‘nitelikli’ nüfus yerleştiri­leceğini duyup duymadığın­ı soruyorum, yanıtı çarpıcı: “Ben nitelikli değilim, emekliyim, bize buradan bir şey düşmez, anca dürbünle bakarız.”

YENIKÖY’DEN Karaburun’a geçiyoruz. Karaburun bir balıkçı köyü, burada bulunan liman kapatılaca­k, çıkacak inşaat, hafriyat ile bu bölgede deniz doldurulac­ak. Köyün 5 kilometrel­ik bir sahili var, geçim kaynakları turizm ve balıkçılık. Kanalla ikisinin de yok olacağı görüşünde Yeniköylül­er. Bir kahvedeyiz, İlhan Kurt 80 yaşında. Dedesi Rize Güneysu’dan gelmiş. Cumhurbaşk­anı Erdoğan’ın hemşehrisi. Onunla aynı fikirde değil ama. “Kimse bize bir şey anlatmıyor” diyor, “Bildiğim kadarını söyleyeyim: Kanal geçecek, Karaburun bitecek, balıkçılık bitecek, deniz bitecek. Göl bozulacak, doğa diye bir şey kalmayacak. Tarım bitti, ormanları bitirdiler, bir balıkçılık ile turizm kaldı” diye devam ediyor.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye