Bu hukuksuzluğa son verin
Gazetecilerin basın kartlarının iptal edilmesine basın meslek örgütleri, milletvekilleri ve sosyal medyada pek çok kişi tepki gösterdi. Evrensel gazetesi çalışanlarının hepsinin sarı basın kartlarının iptal edilmesi sonrası pek çok gazetecinin de kartlarının iptal edildiği öğrenildi. İlk bilgilere göre Türkiye Gazeteciler Sendikası Diyarbakır Temsilcisi ve sürekli sarı basın kartı sahibi Mahmut Oral, 1990 yılından beri basın kartı sahibi Faruk Balıkçı, Çanakkale Olay Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Seçkin Sağlam gibi isimlerin basın kartları iptal edildi.
‘BASIN KARTLARI NEDEN İPTAL EDİLDİ?’
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) “Yüzlerce gazetecinin basın kartı neden iptal edildi?” diyerek bir açıklama yayınladı.
TGS yüzlerce gazetecinin basın kartının iptal edildiğini ve bunların arasında sürekli basın kartı taşıyanlardan meslek örgütü temsilcilerine, yerel medya çalışanlarına kadar yüzlerce gazeteci olduğu bilgisini vererek “Özellikle Ankara’da basın kartı iptal edilenler Meclise, Bakanlıklara giremez, siyasi parti temsilcilerini takip edemez hale geldi.” dedi.
Sendika Cumhurbaşkanlığı İletişim Daire Başkanlığının bir an önce bu konuya açıklık getirmek zorunda olduğunu söyleyerek “Yıllardır bu kartı taşıyan gazetecilere kartlarının neden yenilenmediğini, iptal edilme gerekçelerini kamuoyuna açıklamak zorundadır.” dedi.
‘BU HUKUKSUZLUKTAN VAZGEÇİN’
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Başkanı Sibel Güneş “Gazeteci olmak - gazeteci kalmak” toplantısında gazetemiz çalışanlarının basın kartlarının iptal edilmesine dikkat çekti. Güneş, “Evrensel gazetesi çalışanlarının tamamının sarı basın kartları iptal edildi. Biz cemiyet olarak bu kartların iptalinin gerekçesinin en kısa sürede açıklanmasını istiyoruz. Kapalı kapılar ardında yapılan komisyon toplantılarında hangi gerekçeyle bu kararın alındığını bilemiyoruz. Bunların da şeffaf bir şekilde medyayla paylaşılmasını istiyoruz. Bu olumsuz gelişmelerden geri adım atılmasını ve ayrıntılarının paylaşılmasını, meslektaşlarımızın kartlarının iade edilmesini istiyoruz. Bu hukuksuzluktan vazgeçilmesini istiyoruz” diye konuştu.
KİM NASIL GAZETECİLİK YAPACAK...
DİSK Basın İş Genel Başkanı Faruk Eren basın kartlarının uzun bir süredir iktidar tarafından gazetecilere baskı aracı olarak kullanıldığını belirterek “İktidar kimin, nasıl gazetecilik yapması gerektiğine karar vermek istiyor. Aslında bütün sıkıntıları gerçeklerin kamuoyu tarafından bilinmesinin istenmemesi. Büyük yalanlarla sürdürüyorlar iktidarlarını. Bunun için gazetecilere baskı yapıyorlar. Bunun son örneklerinden biri de iptal edilen basın kartları.” dedi.
Basın kartları olmayan gazeteci
lerin sahada zorlandığını hatırlatan Eren “Şimdi iptal edilen kartların sahibi olan meslektaşlarımız için de aynı sorun yaşanacak. Biz yıllardır iktidarların verdiği basın kartlarının bir gazetecilik ruhsatı olmadığını söylüyoruz.” dedi.
‘KARTLARI GAZETECİ ÖRGÜTLERİ VERMELİ’
Basın kartlarını hükümetlerden bağımsız gazeteci örgütleri tarafından verilmesi gerektiğini dile getiren Eren “Gazetecilik örgütlerinin verdiği kartlar da iktidar tarafından kabul edilmeyecektir ilk başta, ama bunu kabul ettirmek de hakikat mücadelesinin bir parçası.” diye konuştu.
‘YARGI KANALLARI ZORLANMALI’
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Ön
deroğlu şöyle konuştu: “RSF yönünden demokratik süreç işletilerek basın kartı sağlamanın yolu mesleği en geniş ölçüde sürece dahil etmekten geçer.
Bugünkü uygulama ise, iktidarın politik tezlerini desteklemeyenlerin gazeteci olarak tescillenmediği antidemokratik, şeffaf olmayan bir pratiğe işaret ediyor. Bu ayırımcılığı ortadan kaldırmak için yargı kanalları zorlanmalıdır.”
‘BASIN MEMURLARI YARATMAK İSTİYORLAR’
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Genel Yönetim Kurulu bir açıklama yayınlayarak “Basın kartları üzerinden planlanan kirli oyunlara derhal son verilmeli!” dedi.
İletişim Başkanlığı yetkililerinin, Anayasa ve yasalara aykırı şekilde, hiçbir gerekçe sunmaksızın çok sayıda meslektaşımızın basın kartını iptal
ederek açıkça suç işlediğini belirten ÇGD Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının, “gazetecilik” adı altında iktidarın “basın memurlarını” yaratmak için ilk adımı attığını söyledi.
İKTİDAR KONTROLÜNDEN ÇIKARTILMALI
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi de yaptığı açıklamada şöyle dedi: Yetkililere sesleniyoruz; Üzerlerinde kurulan ağır baskı nedeni ile medya ve basın organlarının büyük bölümü iktidara bağımlı hale getirtilmiş olmasına rağmen, hâlâ, bağımsızlığını, özgürlüğünü koruyan basın organları ve gazetecilerin olmasını hazmedemeyen bu tutuma derhal son verilmeli, Basın Kartları Komisyonu cumhurbaşkanı ve iktidar medyasının kontrolünden çıkartılmalı, bağımsız hale getirilmelidir.