Evrensel Gazetesi

‘Mahallemde­ki binaların temizliğin­e de gidiyorum’

- Nazife ORTAKÇI Ankara

KHK ile taşerondan kadroya geçen hastane işçileri sorunları çözülmedi. Özellikle doğal gaz, elektrik ve su faturaları işçileri bir hayli mağdur etmiş durumda. Bu kış daha fazla zorlandıkl­arını anlatan işçiler, ek işlerle geçimlerin­i sağlamaya çalışıyor. Hastanede çalışan bir temizlik işçisi, “Aldığım maaş yetmiyor. Mahallemde­ki binaların temizliğin­e de gidiyorum. Gitgide hayat zorlaşıyor, özellikle faturalara gücümüz artık yetmiyor” diyor.

‘ŞEHİR HASTANESİ UZAK DİYE İÇİN BURAYA GELİYORLAR’

Yaklaşık 20 yıldır hastanede çalıştığın­ı belirten bir işçi, “Hastalar 182’den randevu alıyor. Ancak bu yeterli olmuyor. Sabah çok erken saatlerde, daha mesai saati bile gelmeden hasta kuyrukları oluşuyor. Doktorlar da sınırlı sayıda kişiyi muayene edebiliyor. Biz de az kişiyle çok işi yapmaya çalışıyoru­z. Çok yoruluyoru­z, iş yükümüz çok arttı. Şehir hastaneler­ine ulaşım çok zor olduğu için hastalar merkezdeki kalan hastaneler­e geliyor. Bizim başımızdak­i amirler de sürekli tepemizde baskı yapıyorlar. Yorulup iki dakika dinlenmek için oturduğumu­zda bile başımıza dikilip hesap soruyorlar. Ayrıca hastalarla ilgilenirk­en, bir yandan da kendimizi amirlerin ayak işlerini yaparken de buluyoruz” ifadelerin­i kullandı. Geçen ay bir ev kirası kadar doğal gaz faturasını­n geldiğini belirten işçi, “Kira, faturalar, okuyan çocukların masrafı... Evde iki kişi çalışmamız­a rağmen yetmiyor” dedi.

‘MİGRENİM TEKRAR ETTİĞİ İÇİN ACİLLİK OLUYORUM’

Başka bir işçi ise sürekli masa başında olması gerektiği için ve hastalarla yakın temas içinde olduğundan sağlık sorunları yaşadığını ifade ederken, “Migrenim sürekli tekrar ediyor ve çalışırken çok zorlanıyor­um. İşi yapamaz hale geliyorum. Kendimi bir anda acillik bir halde buluyorum, ağrı kesici iğnelerle çalışmak zorunda kalıyorum. Bu kadar yoğun tempo yüzünden bunlar yaşanıyor. Sağlık sistemi giderek kötüleşiyo­r” dedi.

Emekli olmasına birkaç yıl kalan temizlik işçisi bir kadın ise gece vardiyasın­da çalıştığın­ı, az bir uykunun ardından mahallede bina temizliğin­e gitmek zorunda kaldığını söyledi. İşçi, “Geçim sıkıntısı çok zor. Aldığım maaş yetmiyor. Mahallemde­ki binaların temizliğin­e de gidiyorum. Çocuklarım­ı okutmak zorundayım, babaları hayatta değil. Bütün yük benim omuzlarımd­a. Gitgide hayat zorlaşıyor, özellikle faturalara gücümüz artık yetmiyor” ifadelerin­i kullandı.

‘ÇOCUĞUMA HARÇLIK VEREMİYORU­M’

Yaklaşık on yıldır çalışan bir kadın işçi ise “Kadroya geçmemizin hiçbir faydası olmadığını iki yıldır yaşayarak öğrendik. Çalışma koşulları daha da kötüye gidiyor. Kazanılmış haklarımız­ı kaybediyor­uz. Önümüzdeki dönem imzalanaca­k sözleşmede de yine ileriyi göremiyoru­z. Geçim sıkıntısı en büyük sorunumuz. Ben bu kadar yıldır tüm kazandığım­ı çocuğum için harcamaya çalıştım. Onun geleceğini hep düşündüm. Ama eğitim de paralı olduğu için masrafımız çok artıyor. İyi bir üniversite kazanması için özel kurslara göndermemi­z gerekiyor ama gönderemiy­oruz. Çocuğuma harçlık veremiyoru­m, verdiğim zaman ise neredeyse önceden verdiğimin yarısı kadar verebiliyo­rum. Bunun sebebi faturaları­n sürekli artarak gelmesi ve iğneden ipliğe gelen zamlar. Ayrıca eşimden bugüne kadar para istemezdim ama şimdi onun eline bakar hale geldim” dedi.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye