Kardeşlerimizin yanındayız
Kocaeli Gebze’de Petrol-İş’in örgütlü olduğu Tekno Kauçuk fabrikasında çalışıyorum. Biz de bu ay itibariyle sözleşme dönemine girmiş bulunuyoruz. Bir yandan gözümüz kulağımız uzun süredir devam eden MESS sözleşmesindeyken, diğer yandan kendi fabrikamızdaki gidişata bakıyoruz. Çünkü iş kolları farklı olsa da sözleşmelerin hiçbiri birbirinden bağımsız düşünülemez, hepsi birbirini etkiliyor. Kapitalist sistem içerisindeki gelişmeleri, patronlara karşı işçi sınıfının çıkarları üzerinden yorumlamak daha mantıklı olacaktır. Çünkü üreten ve var eden işçi sınıfıdır.
Türk Metal’in geçtiğimiz günlerde imzaladığı yüzde 17’lik zammın şimdiden erimeye başladığını görmemek imkansız. Bu sebeple Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin bu oranı kabul etmeyip grev demesi önemli. Tekno Kauçuk işçileri olarak iş kolu farkı gözetmeksizin bu grevi desteklemek zorundayız. Zorundayız diyorum çünkü MESS başka diğer patron sendikası olan EMİS ile birleşmeyi planlıyorsa biz neden metal işçileri ile birleşmeyelim?
Bugün işçinin cebinde para varsa alışveriş yapabiliyor, demem o ki esnafından pazarcısına kadar bu grevi desteklemek önemlidir ve bu dayanışmayı arkasına alan işçilerin kazanım elde edeceği kuşkusuzdur. Amacımız “grev sevicilik” değil elbette. Ama geçmiş mücadele örneklerine baktığımızda, hatta çok uzağa da gitmeden, yanı başımızdaki Trelleborg işçilerinin mücadelesine baktığımızda grevin ne kadar etkili olduğunu görebiliyoruz. Zafer direnen, mücadele eden emek veren işçi sınıfının olacaktır. Tekno Kauçuk işçileri olarak Birleşik Metal-İş’te örgütlü olan işçilerin aldığı bu kararın arkasındayız ve grev yasaklarıyla çokça karşılaştığımız Türkiye’de buna karşı da dik durup tavrımızı koymak zorunda olduğumuzu ekleyerek metal işçilerinin mücadelesini selamlıyoruz.