Taban örgütlülüklerini sürekli ve işler hale getirmeliyiz
GENEL-İŞ İzmir 5 No’lu İzmir Şube’den ocak ayında ayrılarak kurulan Genel-İş 8 No’lu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin ve Şube Sekreteri Sinan Uğur verdikleri mücadeleyi işyeri komitelerindeki işçilerle birlikte sürdürdüklerini ifade ederek, “Taban örgütlülüklerini sürekli ve işler hale getirmeliyiz” dedi.
Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube’ye, Deniz Şahin Gümüştekin, Sinan Uğur, Feride Konca, İlham Uluç ve Cemal Eryılmaz atandı. Şubenin 6 ay içinde kongresini yapmasıyla yönetim kurulu kalıcı olarak oluşmuş olacak.
Karşıyaka, Çiğli, Aliağa ve Dikili belediyelerinde örgütlü olan Genel-İş 8 No’lu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin süreci şöyle anlattı: “5 No’lu şube Karabağlar’dan Dikili’ye kadar uzanan bir şubeydi. Bunların hepsine ulaşmak çok zordu, özellikle Aliağa’da arkadaşlarımız işten atıldıktan sonra daha da zorlaştı bu süreç. Aliağa Belediyesindeki işçilerin işe alınmaya başlamasıyla temsilciler kurulumuzla görüştük, genel merkezimizle yazışmalarımızı yaptık. Kuzey ve Güney olarak bölünmüş olduk.”
Genel Sekreter Sinan Uğur da bağlı işyerlerinde toplam 3 bin 200 işçinin olduğunu belirterek, “Şu anda 2 bin 600’e yakını sendikamıza üye. Karşıyaka Belediyesinde Belediye-İş işçileri bölen bir çalışma başlattı, ona birtakım bürokratlar da dahil oldu ama sonrasında işçi arkadaşların önemli bir çoğunluğu sendikasından vazgeçmedi” dedi.
ÜCRET KONUSU ÖNEMLİ BİR PROBLEM
Önümüzdeki süreçte yapacakları çalışmaları anlatan Deniz Şahin Gümüştekin, “Özellikle KHK ile geçen arkadaşlarımızın şu an çatı sözleşmesiyle bağıtlanan bir toplu sözleşmeleri olduğu için çok büyük şeyler elde edemedik. Haziranda Khk’ler kalkacak mı onu da bilmiyoruz ama haziran ayında yapacağımız toplu sözleşmede herkesin büyük beklentisi var. Biz de bunun için temsilci ve işçi arkadaşlarımız için bununla ilgili eğitimler aldıracağız. Ayrıca kıdem tazminatları, emeklilik yasası, işsizlik... Bunlar bizim için çok büyük problem. Örgütlenme çalışmaları da yapacağız ama önceliğimiz KHK ile geçen arkadaşlarımızın ücret politikasının değişmesi. Çok düşük ücret alıyorlar. Eşit işe eşit ücret politikamızı savunuyoruz, bunun için de elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.
‘BÜTÜN İŞÇİLERİN ORTAK MÜCADELESİNİ ÖRGÜTLEYECEĞİZ’
Uğur da şunları söyledi: “Önümüzdeki dönem en çok önemsediğimiz şey KHK’LI arkadaşlar. Bizim amacımız bu arkadaşların burada özgür bir şekilde toplu sözleşme yapabilmelerini sağlamak. Bunun için şimdiden mücadele veriyoruz, yetki başvurularımız olacak. Arkadaşlar taşerondan belediye şirketlerine geçtiler ama taşeron sistemini bile aratan bir düzen uygulandı. Tek olumlu şey ihale düzeninin ortadan kalkmış olması. Ama ekonomik ve sosyal şartlar olarak taşeron sisteminin bile gerisine düşmüş durumda. Hem taşeron sistemini dayatan hükümete hem de işyerlerindeki patronlara karşı mücadele yürüteceğiz. Buradaki beklentilerimiz özellikle örgütlü olduğumuz işyerlerinde yöneticilerin bu konuda haklarını teslim etmesi, ki söylem olarak tüm belediye başkanları bu konuda duyarlı görünüyor. Bu duyarlılıklarının toplu sözleşme masasında da devam edeceğine inanıyoruz. Başta Genel-İş İzmir şubeleri olmak üzere KHK ile taşerondan geçen bütün işçilerin ortak mücadelesini örgütlemeye çalışacağız.”
‘ŞUBEMİZ MÜCADELECİ ANLAYIŞI DEVAM ETTİRECEK’
Öte yandan işçilerin haklarının gasbedilmesine yönelik de mücadele edeceklerini ifade eden Deniz Şahin Gümüştekin, “Kıdem tazminatımızı, emeklilik hakkımızı gasbeden, açlık sınırının altında ücret almamızı dayatan, işsizlikle çocuklarımızın geleceğini karartmaya çalışan, bu politikaları uygulamaya çalışan hükümete karşı mücadelemiz sürecek” dedi.
Taban örgütlülüğünün önemine dikkat çeken Uğur da “Karşıyaka ve Çiğli’de olan örgütlülüğü diğer belediyelere de yaymalı ve sürekli işler hale getirmeliyiz. Karşıyaka Belediyesinde bütün mücadeleleri işyeri komitelerindeki arkadaşlarımızla birlikte sürdürüyoruz. Bugün Çiğli Belediyesinde toplu sözleşme sürecimiz devam ediyor. Bunu daha sürekli ve etkin hale getirmek önümüzdeki sürecin görevlerinden birisi olacak” dedi. Ayrıca şubedeki eğitimlerin önemini dile getiren Uğur, “Genel-İş 8 No’lu şubemiz mücadeleci anlayışı devam ettirerek hayata geçirecek ve buradan büyüyecek. İşçi sınıfının ihtiyaçlarına da buradan yanıt verecek diye düşünüyoruz” dedi.