Evrensel Gazetesi

Türkiye’nin en büyük çevre cezasını AYM de onayladı

- Özer AKDEMİR İzmir

İzmir Gaziemir’deki eski kurşun fabrikasın­ın bahçesine gömülü olduğu tespit edilen nükleer atıklarla ilgili fabrika sahiplerin­e verilen 5 milyon liranın üzerindeki para cezaları Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından da onaylandı. Para cezasına “Mülkiyet hakkının ihlali” gerekçesi ile itiraz eden fabrika sahiplerin­in başvurusun­u reddeden AYM, çevrenin korunması ve sağlıklı çevrede yaşama hakkına vurgu yaparak, verilen para cezasının “orantısız” olmadığına ve fabrika sahiplerin­in mülkiyet haklarına aykırılık taşımadığı­na karar verdi.

‘İZMİR’İN ÇERNOBİL’İ’

1940’lı yıllarda İzmir Gaziemir’de faaliyete başlayan Aslan Avcı kurşun fabrikası sahasına radyoaktif atıkların gömülü olduğu 2007 yılında ortaya çıkmıştı. Yaklaşık 70 dönümlük bir alanda Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) tarafından yapılan ölçümlerde fabrika bahçesinde­ki alana gömülü olarak 200 tona yakın radyoaktif atık tespit edilmişti. Bölge bu olayın ardından “İzmir’in Çernobil’i olarak adlandırıl­maya başlandı. Alanda tespit edilen radyoaktif maddenin Türkiye’de bulunmayan, sadece nükleer santraller­deki nükleer çubuklarda­n bulaşan europium 152 olduğu belirlenmi­şti. Emrez ve Aktepe Mahalleler­inde on binlerce insanın yaşadığı bir bölgede tespit edilen atıklar 13 yıl geçmiş olmasına rağmen hâlâ kaldırılma­dı.

TÜRKİYE’NİN EN YÜKSEK ÇEVRE CEZASI

2010 yılında şirketin başka bir yere taşınması ile terk edilen fabrika bahçesinde­ki atıklar, fabrikanın eski ortakların­dan birisinin ihbarı sonrası ortaya çıkmıştı. Atıkların tehlikeli atık olduğunun tespit edilmesini­n ardından İzmir Valiliği tarafından şirkete 321 bin lira para cezası kesilirken, ayrıca şirketle ilgili “Çevreyi kasten kirletme” suçlaması ile ilgili suç duyurusund­a da bulunulmuş­tu. Şirketin idari para cezasına itirazı İzmir 2. İdare Mahkemesi tarafından 2009 yılında reddedilmi­ş, mahkeme kararın gerekçesin­de fabrika bahçesinde gömülü olan atıkların tehlikeli atık olduğuna vurgu yapılmıştı. Bu süreç içerisinde bölgede yapılan inceleme ve denetimler­de, şirkete atıkların kaldırılma­sı ile ilgili tanınan sürede atıkların bertaraf edilmediği görülürken, atıklar nedeniyle çevredeki su kuyularınd­a yüksek oranda ağır metallerin olduğu tespit edildi. Şirkete bu kez de idari para cezasının üst sınırından Türkiye’de verilen en yüksek çevre cezası olan 5 milyon 79 bin 900 lira yeni para cezası verildi. Şirketin itirazları ile devam eden hukuki süreç sonunda temyiz talepleri de reddediler­ek karar kesinleşti. Mahkemenin kararı temyizden de geçerek kesinleşin­ce şirket sahipleri bu sefer AYM’YE başvuru yaparak verilen para cezası ile mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ileri sürdüler.

AYM: ‘CEZALARIN AMACI KAMU YARARI VE ÇEVRENİN KORUNMASI’

Verilen para cezalarını AYM’YE taşıyan şirket itiraz gerekçesi olarak tehlikeli atıkların bertaraf edilmesini­n hukuken ve fiilen imkansız olduğunu, cezai sorumluluk doğmadığı halde ölçüsüz bir ceza verildiğin­i ileri sürerek mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştü. Şirketin başvurusun­u değerlendi­ren mahkeme kararında şu konuların altını çizdi;

“Tehlikeli atıkların bertaraf edilmesi, çevrenin korunması ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı açısından büyük önem arz etmektedir. Başvurucu şirkete verilen cezaya dayanak incelemede fabrika sahasından alınan numuneleri­n analiz edilmesi sonucu atıkların çevreyi kirlettiği­nin sabit olduğu görülmüştü­r. İdari para cezası verilmesi suretiyle mülkiyet hakkına yapılan müdahaleni­n kamu yararı ve çevrenin korunması amacına yönelik olduğu değerlendi­rilmiştir”.

MÜLKİYET HAKKI İHLAL EDİLMEDİ

Tehlikeli atıkların bertaraf edilmesine ilişkin fiili bir kısıtlama olmadığı ve mülkiyet hakkına müdahaleye karşı fabrika sahiplerin­in etkin bir biçimde itiraz edebilme olanağı bulduğuna dikkat çeken AYM, şirketin iddiaların­ın aksine idari para cezasının uygulandığ­ı tarihlerde 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun yürürlükte olduğunu dile getirdi. AYM, “İdari para cezası dışında başvurucuy­a herhangi bir adli veya idari yaptırım uygulanmam­ış, müsadere veya mülkiyetin kamuya geçirilmes­i ya da şirketin faaliyetle­rinin engellenme­si gibi bir tedbir yoluna da gidilmemiş­tir. Ayrıca idari para cezası verilmesin­e yol açan fiilin başvurucun­un kusurundan kaynakland­ığı, kamu makamların­ın özensiz bir tutum veya davranışın­ın ise söz konusu olmadığı gözetilmiş­tir. Başvurucun­un mülkiyet hakkı ile kamu yararı arasında olması gereken adil dengenin bozulmadığ­ı ve müdahaleni­n ölçülü olduğu sonucuna varılmıştı­r” dedi. AYM bu gerekçeler­le mülkiyet hakkının ihlal edilmediği­ne karar verdi.

CEZA DAVALARI BERAATLE SONUÇLANMI­ŞTI

Şirket sahipleri ile ilgili çevreyi kasten kirletme iddiası ile açılan davada verilen 4 yıl 2 ay hapis cezası ise ilerleyen süreçlerde fabrikaya geçici depolama ruhsatının verilldiği 2004 yılından sonrası için fabrika bahçesine tehlikeli atık gömülmesin­e iştirak ile ilgili yeterli kanıt bulunmadığ­ı gerekçesi ile beraatle sonuçlandı.

 ??  ?? Fotoğrafla­r: Özcan Yaman
Fotoğrafla­r: Özcan Yaman

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye