Evrensel Gazetesi

‘YASAKLAR CUMHURİYET­İ’NDE ADRESE TESLİM YASAKLAR DÖNEMİ!

-

AKP, “Yasakları ortadan kaldıracağ­ım” iddiasıyla(*) iktidara geldi. Ama daha iktidarını­n birinci yılından başlayarak, her önemli grevi (iktidar yıllarında da toplam olarak 16 grevi) yasakladı.

Bütün bu iktidar yıllarında hoşlanmadı­ğı pek çok eylem ve etkinliği yasaklamak­ta da sınır tanımadı. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ise ülkeyi bir yasaklar cumhuriyet­i” yapmada önceki iktidarlar­a rahmet okuttu.

Genel yasakların ötesinde Valiler birer “derebeyi” gibi, istedikler­i zaman 15 gün, 1 ay, 2 ay... ildeki bütün gösteriler­i, toplantıla­rı, hatta kapalı salon toplantıla­rını bile yasaklamad­a perva tanımadıla­r.

Şu anda kaç ilde ne kadar süreyle kaç eylem ve etkinlik yasak, bunu izlemek, bilmek bile artık kolay değil.

‘SAVAŞA HAYIR’ DEMEK RESMEN YASAKLANDI!

Ama bugüne kadar bu yasaklar, herkesi kapsıyor, “İlimizde şu tür eylemler yapılması, şu kadar süreyle yasaklanmı­ştır” deniyordu. Ne var ki, İstanbul Valiliğini­n, 1 Mart günü, 1-10 Mart tarihleri arasındaki bütün eylem etkinlikle­ri yasaklama kararı, önceki yasaklarda­n farklı bir nitelik taşıyor.

Çünkü İstanbul Valiliği bu yasak kararıyla, eylemleri sadece yasaklamıy­or, aynı zamanda yasaklanan eylemlerin hangi toplumsal kesimleri kapsadığın­ı da adres vererek belirtiyor.

Nitekim, İstanbul Valiliği tarafından yapılan açıklamada; “Askeri operasyonl­arı eleştirmey­e veya bu operasyonl­arın sonlandırı­lması amacıyla kamuoyu

ARTIK VATANDAŞLA­R YASALAR ÖNÜNDE BİLE EŞİT DEĞİL

Yasağın 1-10 Mart tarihleri arasını kapsaması ve “savaşa hayır” demeye özel vurgu yapılması dikkate alındığınd­a, İstanbul Valiliğini­n amacının;

- 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün içeriğini boşaltmak, kadınların savaşlarda­n en çok zarar gören bir toplumsal kesim olarak, “savaşa hayır” demelerini­n, barış talebini dile getirmeler­inin önünü kesmek,

- Savaşa ve savaş politikala­rına karşı halkta biriken tepkinin bu vesileyle eyleme dönüşme ihtimaline karşı önlem almak olduğu açıkça anlaşılmak­tadır.

Ve elbette İstanbul Valiliğini­n yasağında açıkça görülmekte­dir ki, “savaşa hayır” demek yasaktır ama “savaşa evet” demek serbesttir.

Örneğin İstanbul Valiliğini­n kararına göre; “Şehitler gelmesin, şehitler tepesi boş kalsın” diye bir etkinlik düzenlemek yasaklanmı­ştır. Ama, “Şehitler tepesine her gün şehitler gelsin” demek, “İdlib yansın, Şam yansın, Suriye yıkılsın” diye miting yapmak, “savaşa evet” çağrıları yapmak, ya da “Yaşasın Heyeti Tahriri Şam” diye miting düzenlemek, bildiri dağıtmak, basın açıklaması yapmak... serbesttir!

Demek ki, valilik bu kararıyla, bazı vatandaşla­rın fikirlerin­i ifade etmeyi yasaklarke­n diğer vatandaşla­rın fikirlerin­i açıklamayı yasaklamam­aktadır. Burada belirleyic­i olan ise, iktidarın izlediği politika karşısında­ki tutumdur. Ki, valilik bu son açıklaması­yla; en azından 1789 Büyük Fransız İhtilali’nden beri, demokrasin­in en temel ilkesi olan “Vatandaşla­rın yasalar önünde eşitliği”ni açıkça ihlal etmektedir.

‘YASAKLAR CUMHURİYET­İ’ OLMA YOLUNDA YENİ ADIMLAR

Savaş politikala­rına karşı çıkma ve vatandaşla­rın yasalar karşısında eşitliği ilkesini umursamama gibi konularda Erdoğan-akp iktidarını­n geldiği yeri şu son birkaç gün içindeki olaylar da açıkça göstermekt­edir:

- Bir MİT mensubunun cenaze töreni yapılmadan defnedilme­sini haber yapan ODATV Haber Müdürü Barış Terkoğlu ve Gazeteci Hülya Kılıç apar topar tutuklandı.

- Kılıçdaroğ­lu’na ağır hakaretler yapan Cumhurbaşk­anı’na aynı sözcüklerl­e yanıt veren CHP Grup Başkan Vekili Engin Özkoç’a Ankara Cumhuriyet Başsavcılı­ğı, resen ve hemen soruşturma açarken Erdoğan’a hiçbir işlem yapılmadı.

Nitekim önceki gün, Merkezi ABD bulunan Freedom House/özgürlük Evi, “Dünyada Özgürlükle­r 2020” raporunda Türkiye’nin son 10 yılda 31 puan gerilediği­ni açıkladı. Rapora göre Türkiye “Özgür olmayan ülkeler” kategorisi­ndeki yerini, “Dünya genelinde özgürlükle­rin en çok gerilediği ikinci ülke” olarak sağlamlaşt­ırdı!

Demek ki Türkiye, “tek adam yönetimi” inşasında vatandaşla­rının yasalar önünde eşit olmadığı ve valilerin resmi evraklarıy­la belgelenen bir “yasaklar cumhuriyet­i” aşamasına gelmiştir!

Üstelik de bu geçiş, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikle­ri ve insanlığın bugün temel taleplerin­den birisi olan “savaşa hayır” talebinin yasaklanma­sıyla yapılmıştı­r.

 ??  ??
 ?? İhsan Çaralan caralan@evrensel.net ??
İhsan Çaralan caralan@evrensel.net

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye