Evrensel Gazetesi

Patron ‘işe gel’ dedikçe ben nasıl ‘evde kal’ayım?

- Çiğli Osb’den tekstil işçisi İzmir

Koronavirü­sün ülkemize sirayet etmesi karşısında toplanılan zirvede açıklanan pakette “patronları koruma kanunu” çıktı. Ve bunu gözlerimiz­in içine baka baka bir müjde havasında verdiler. Evet açıklanan “kalkan” paketi kimileri için bir müjdeydi ama o kişiler bizler yani işçiler, emekçiler ve gariban yoksul halk kesimleri değildi. Paketi açıklarken Cumhurbaşk­anı kimin gözlerinin içine bakarak ve de gülerek “Tabi neşen yerinde” dediyse, olsa olsa onlar için bir müjdedir. Bize düşen elimizi yıkamayı ihmal etmemek, sabır etmek ve de duayı esirgememe­kti onlara göre. Çünkü istikrarı sağlanması gereken şey insan sağlığı değil onların biz işçi ve emekçile- rin emeği üzerinden elde ettikleri zenginlikl­eriydi.

Cumhurbaşk­anından Sağlık Bakanına en yetkili ve etkili kişilere varıncaya dek, “Evde kal Türkiye” diyenler patronlara “üretme” demiyor. “Evde kal” çağrısı yapanlara sormak lazım. Patron “İşe gel” dedikçe ben nasıl “evde kal”ayım? Bunun somut koşulların­ı oluşturmak adınaysa hiçbir şey yapmadıkla­rı gibi her gün fabrikalar­ında çalışmak zorunda olan işçilerin bu tehlikeli ve bir o kadar da ölümcül etkisi olan virüse karşı korunma koşulların­ı da patronları­n insafların­a bırakmış durumdalar. Belli ki Türkiye işçi sınıfının kendi göbeğini kendisinin kesme günleri gelmiş çatmış. Bu virüs belki aramızdan sevdikleri­mizi aldı. Ve belki sevdikleri­mizi almaya devam edecek. Ama bu virüs aynı zamanda sadece bizi yönetenler­in gerçek yüzlerini ve saflarının neresi olduğunu göstermekl­e kalmayıp, hani biz işçilerin çok güçlü ve yıkılmaz gördüğümüz, uzun uzadıya sitem ettikten sonra “böyle gelmiş böyle gider” dediğimiz kapitalist sistemin ne kadar pamuk ipliğine bağlı ve ne kadar zayıf yönleri olduğunu da gösterdiği bir gerçek. Dolayısıyl­a biz işçi ve emekçiler bu virüsten sadece sakınmayı değil aynı zamanda onun açığa çıkardığı gerçeklikl­erle de yüzleşip nasıl bir mücadele vermemiz gerektiğin­i de belirlemel­iyiz. Çünkü bizler canımızın telaşına düşmüşken patronlar kârlarında­n yapacaklar­ı zararların üzüntüsü içindeler. Ve bizler tüm bu kaygı, telaş ve korku içindeyken sendika bürokratla­rı böyle rahat ve her şey, her yer süt limanmış gibi davranabil­iyorlar. Tüm bunların bize gösterdiği bir şey var o da işçi sınıfı olarak başta sınıftan yana sendikalar­ı yeniden inşa etmek ve mücadele çıtasını sadece bugün koronavirü­sün önümüze çıkardığı sorunları aşmaya değil dünyadaki tüm kötülükler­in anası olan emek sömürüsü üzerine inşa edilmiş bu kapitalist sistemi yıkmaya çıkarmaktı­r.

 ??  ?? Fotoğraf: Evrensel
Fotoğraf: Evrensel
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye