Açlık kapıda, destek şart
Koronavirüs salgının vurduğu tarım deyim yerinde ise ‘Can çekişiyor.’ Üretici hem kendisini koronavirüs salgınından korumak isterken hem de tarımsal üretimi sürdürmeye çalışıyor. Olağan günlerde dahi tarımda artan girdi fiyatları karşısında beli bükülen üretici köylü, olağanüstü bu dönemde tam bir çıkmaz içinde. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan ‘Ekonomik önlem paketi’nde üretici köylü lehine bir destek açıklanmaması üreticinin tepkisini çekerken, üretici “Yıla ve mevsime yayılan bir şey, sonucu da sonraki yıllara yansıyacaktır. Bu yıl üretim teminat altına alınmazsa gelecek yıl tarım ürünü bulunamaz” uyarısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı paketi, “Bugüne önlem yok şirketleri kurtarma önlemi çok” sözleriyle eleştiren Tüm Üretici Köylüler Sendikası Genel Başkanı Sadık Turan, “Pakette üretici köylü ve tarım için bir kelime bile yok” dedi.
‘ŞİRKETLERE VAR ÜRETİCİYE YOK’
Turan şöyle konuştu: “Ekonomik istikrar kalkanından uçak biletine KDV indirimi, otellerde konaklama vergisinin ertelenmesi, otel kiralamaya kolaylık çıktı. İnşaat şirketleri daha çok ev satsın diye kredi kolaylığı çıktı. Bütün önlemler zengini korumak için. Köylü traktörüne yakıt alamaz duruma geldi. İktidar üretici köylü ne koşullarda, hangi zorluk içinde üretim yapıyor bütün bunlara gözünü de kulağını da kapatmış. Sebze ekimi yapılacak fideler toprağa dikilecek köylü fide üretimi yaparken eldiven ve maske kullanırdı şimdi hepsi karaborsa. Koronavirüs nedeniyle maske eldiven fiyatları 10 kata kadar çıktı. Akdeniz ve Ege Bölgesi’nde sebze üreticisi kardeşlerimiz bu duruma bir önlem alınmasını istiyor.”
TANZİM SATIŞ AKILLARDA
Geçtiğimiz yıl soğan ve patateste yaşanan fiyat artışı ve ardından kurulan ‘tanzim satış’ noktalarını hatırlatan Turan, “Şimdi ekim zamanı sadece soğan, patates değil domates, biber, patlıcan gibi çokça ekim yapılacak. Bakın bir koronavirüs salgını herkesi hastaneden önce marketlere, pazar yerlerine yığdı. Herkes önümüzdeki günlerin belirsizliği nedeniyle evine temel gıda maddelerini almaya koştu. Üretici köylü üretsin ki halkımız da yiyebilsin ama bu koşullarda bu çok zor” dedi.
Üretici köylünün bankalara olan borçlarının olduğu gibi durduğuna dikkat çeken Turan, “Şirketleri düşünen siyasi iktidarın köylünün kredi kooperatifi ve bankalara olan borçları ne olacak buna bir çözümü yok. Hükümet geçtiğimiz hafta 305 maden sahası ihalesini Resmi Gazete’de yayımladı. Virüs krizini maden şirketleri lehine fırsata çevirdiler ve ülke geneli pek çok tarım alanı, meralar maden şirketlerinin talan ve tahribatına açık hale getirildi” dedi.
“Köylerde jandarmalar 65 yaş üstü sokağa çıkmasın diye uyarıp devriye atıyor” diyen Turan şöyle devam etti: “Süt toplama merkezine bu süt nasıl gelecek? 5-10 litre değil ki birine versin göndersin 200 litre sütü olan besiciler var. Ne yapsın ineğini sağmasın mı? Tarım üretimi bir günlük bir şey değil. Yıla ve mevsime yayılan bir şey, sonucu da sonraki yıllara yansıyacaktır. Bu yıl üretim teminat altına alınmazsa gelecek yıl tarım ürünü bulunamaz. Onu bilerek gelecek yılın önlemi alınmalıdır. Üretimin olabilmesi için de tarıma ilişkin desteklerin artırılması ve koruyucu önlemlerin alınması gerekir.”