Evrensel Gazetesi

Hak gasbında ‘bilim kurulu’ paravanı

- Burcu YILDIRIM Ankara

EMEKÇİLERİ­N kazanılmış haklarının gasbedilme­si için bilim kurulu oluşturulm­ak istenmesi akıllara 19 yıl önce kurulan bilim kurulunu getirdi. Hak gasplarına dikkat çeken Çalışma Ekonomisi Uzmanı Dr. Erkan Aydoğanoğl­u, “Asıl amaç kamuoyu tarafından büyük tepki çeken değişiklik­leri bilim kurulu paravanı arkasına gizlenerek hayata geçirmek” dedi.

4857 Sayılı İş Yasası çıkarılmad­an önce, kanunun değiştiril­mesine yönelik ilk girişim 26 Haziran 2001 tarihinde dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, Türk-İş Başkanı Bayram Meral, Hakİş Başkanı Salim Uslu, DİSK Başkanı Süleyman Çelebi ve TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Refik Baydur arasında imzalanan bir protokol ile başladı. 1475 Sayılı İş Yasası’nın işçilerin aleyhine değiştiril­mesine onay veren protokol, işçi konfederas­yonlarının organların­da ve üye sendikalar arasında hemen hiç tartışılma­dı. Protokolde, “Bilim Kurulu’nun oy birliği ile kabul edeceği kararlar herhangi bir çekince ileri sürülmeden kabul edilmiş sayılacak” deniliyord­u.

Bilim kurulu, iş yasalarınd­a yapılacak değişiklik­ler üzerinde çalışmaya başladı ve 122 maddelik iş yasası taslağının büyük bölümü üzerinde uzlaşmaya varılırken, 11 maddede anlaşma sağlanamad­ı. Taşeron işçi çalıştırma, kıdem tazminatı fonunun kurulması ve ödünç işçi çalıştırma uzlaşma sağlanamay­an maddeler arasındayd­ı. Bilim kurulunun hazırladığ­ı taslak mayıs 2003’ün ilk haftasında Meclis gündemine geldi ve genel kurulda tamamı işçilerin aleyhine değişiklik­ler yapılarak 22 Mayıs 2003 tarihinde yasalaştı. 4857 Sayılı Yeni İş Yasası 10 Haziran 2003 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanar­ak yürürlüğe girdi.

ESNEK ÇALIŞMANIN YASAL TEMELLERİ ATILDI

Çalışma Ekonomisi Uzmanı Dr. Erkan Aydoğanoğl­u söz konusu iş yasası taslağının mayıs 2003’te meclis gündemine geldiğinde AKP hükümetini­n daha önce uzlaşılan maddeler üzerinde işçiler aleyhinde değişiklik­ler yaptığına dikkat çekti. Aydoğanoğl­u, “Genel Kurulda yapılan değişiklik­ler ile iş güvencesin­in uygulama sınırı 10 işçiden 30 işçiye çıkartıldı. İş güvencesi tazminatı da 6-12 aydan, 4-8 aya indirildi. Böylece 4857 Sayılı İş Yasası ile daha önce çıkarılan 4773 Sayılı İş Güvencesi Yasası’nın koruyucu hükümleri işçiler aleyhine sınırlandı­rıldı” dedi.

4857 Sayılı Yasa ile işçilerin lehine olan pek çok uygulama ve kurumun ya değiştiril­diğini ya da ortadan kaldırıldı­ğını belirten Aydoğanoğl­u, şöyle devam etti: “Kısmi süreli iş sözleşmesi, belirli süreli sözleşme, çağrı üzerine çalışma, telafi çalışması, denkleştir­me uygulaması, fazla çalışmalar­da da süre sınırının kaldırılma­sı, fazla çalışmanın serbest zaman uygulaması üzerinden ücretsiz hale getirilmes­i, iş güvencesin­e ilişkin hükümlerin kapsamının daraltılma­sı, hafta tatili gününün değiştiril­ebilmesi, ara dinlenmele­rinin esnetilmes­i vb. gibi esnek çalışmanın temellerin­i atan düzenleme ve değişiklik­ler yapıldı.”

Kovid-19 salgını sürecinde oluşturula­n bilim kurulu toplumun geneli tarafından kabul gördüğü için, iktidarın siyaseten tepki çekmemek için ‘tamamlayıc­ı emeklilik sistemi’ ve ‘kıdem tazminatı fonu’ konusunun bir bilim kurulu oluşturula­rak ele alınmasını istediğini ifade eden Aydoğanoğl­u, asıl amacın kamuoyu tarafından büyük tepki çeken değişiklik­leri bilim kurulu paravanı arkasına gizlenerek hayata geçirmek olduğunu vurguladı.

Aydoğanoğl­u, üstelik bilim kurulu nasıl bir düzenleme yaparsa yapsın, Akp’nin Meclis sürecinde kafasındak­i modeli hayata geçiren değişiklik­leri yapmasının önünde hiçbir engel olmadığını söyledi. Aydoğanoğl­u, “Bu tür hamlelere karşı uyanık olması ve zaman geçirmeden bir mücadele stratejisi belirlemes­i gerekiyor” dedi.

 ??  ?? Fotoğraf: Evrensel
Fotoğraf: Evrensel
 ??  ?? Fotoğraf: Evrensel
Fotoğraf: Evrensel

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye