PANDEMİ SÜRECİNDEKİ ŞİKAYETLER
Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şubesi, gazetecilerin salgın sürecinde yaşadıklarını, uğradıkları hak ihlallerini ve medya kuruluşlarında yaşanan sorunları kayıt altına alarak çözüm arayışlarına bir yol haritası hazırlamak amacıyla bir anket düzenledi. Ankete göre, İstanbullu gazetecilerin yüzde 41.5’i Covid-19 sürecinde kendini risk altında hissediyor.
Mayıs 2020’de, 33 farklı medya kuruluşundan çalışanın katıldığı ankete göre, gazetecilerin yüzde 41.5’i mesleğinden dolayı salgın sürecinde kendini risk altında hissettiğini belirterek, risk algısının temelinde mesleğin doğasından kaynaklanan nedenlerin yanı sıra bazı kurumların gerekli önlemleri almayışı ve güvencesiz çalışma koşullarını yattığını söyledi.
EN SIK BAŞVURULAN ÖNLEM EVDEN ÇALIŞMA
Ankete katılan gazetecilerin yüzde 83.1’i çalıştığı kurumun aldığı önlemlerden memnun olduğunu belirtirken, pandemi döneminde en sık başvurulan önlemin yüzde 90,8 ile evden çalışma sistemine geçiş olduğu gözlemlendi.
Kurumların yüzde 40’ının çalışanlarına gidiş-gelişlerde özel araç tahsis ettiği görülürken, yeterli miktarda maske dağıtan ve çalışma alanını düzenli dezenfekte ettiren kurumların oranı da yüzde 38,5 olarak ölçüldü. Kurumdaki pozitif vakalar hakkında düzenli-şeffaf bilgilendirme oranı ise yüzde 27,7 ve risk altındaki çalışanlara ücretsiz test oranın ise yüzde 10,8 olduğu belirlendi.
FAZLA MESAİ ÖDEMESİ YOK
Salgın sürecinde çok sayıda medya çalışanının da hak kaybına uğradığı görüldü. Hak kaybına uğradığını beyan edenlerin oranı yüzde 36,9. Çalışma saatlerinin uzamasına rağmen fazla mesai ödenmemesi, yüzde 34,4 ile en sık dile getirilen hak kaybı olarak gözlemlenirken, ardından yüzde 28.1 ile yemek, yol gibi yan ödemelerin kesilmesi geliyor. Maaşların geç ödenmesi ile ücretli izinlerin zorla kullandırılması yüzde 18,8 oranında yaşanan hak kayıpları arasında. Salgın sürecinde işini kaybedenlerin oranı yüzde 12,5 olarak ölçülürken, maaşında kesinti veya eksik ödeme yapılanlar ile yıllık izin sırasında çalıştırılanların oranı yüzde 9,4. Salgın sürecinde ücretsiz izne gönderildiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 6,3.
‘HABERİM SANSÜRLENDİ’
Ankete göre, Covid-19 salgınıyla ilgili hükûmetin açıkladığından farklı bilgileri paylaşmak, haber yapmak soruşturma konusu olabiliyor. Ankete katılan gazetecilerin yüzde 9.2’si salgınla ilgili yaptığı habere sansür uygulandığını, yüzde 16.9’u ise oto-sansür yaptığını beyan ediyor.
Gazeteciler, sansürün gerekçelerinin ise şöyle sıralandığını belirtiyor:
* Kurumun iktidar ile ilişkilerine zarar vereceği gerekçesi ile haberim sansürlendi.
* Patronaj tarafından Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) yaptığı açıklamaların, Dsö’nün “farklı ilişkileri nedeniyle” haber yapılmayacağı söylendi.
* Dünya Sağlık Örgütü ilgili haberlerin girmeyeceği söylendi. (MEDYA SERVİSİ) n ÇALIŞMA alanımız çalışan sayısına oranla çok küçük. n İçeride çalışmama rağmen sahadaki muhabir arkadaşlarımın riski taşımasından endişeliyim. n İşimiz gereği insan ilişkileri olan bir meslek ve dolayısıyla bu risk her zaman var. n Salgının ilk dönemlerinde evden çalışmamıza karşın şu anda şirkette çalışıyoruz. Sadece bir arkadaşımıza KOAH olduğu için izin verildi. n Sürekli sokaklarda ve insanlarla iletişim içinde olmak risk oluşturuyor. n Bağımsız çalışıyorum. Hasta olsam, 14-20 gün haber yapamam ve bu beni ekonomik olarak zorlar. n Mesleğim gereği yüz yüze görüşmeler yapıyorum, kalabalık ortamlara giriyorum ve bu da benim için büyük risk demek. n Salgında tartışmasız en çok risk altında olanlar sağlık emekçileri ve bizleriz. Yeri geliyor karantina binaları önünde, hastanelerde, sokak eylemlerinde, 1 Mayıs’ta olduğu gibi polis müdahalesi altında çalışıyoruz. Virüsün yayılma biçimi ve hızını da dikkate alırsak virüs kapma ihtimalimiz bu ortamlarda çok yüksek oluyor. Özellikle polis müdahalesinin yaşandığı durumlar ya da cenazeler bu riski 10 kat arttırıyor. n Yakın gelecekte çalışabilecek bir gazetenin kalıp kalmayacağını bilemediğimden kendimi risk altında hissediyorum. n Şu an evden çalışıyoruz ancak büroya geri dönmek zorunda kaldığımızda risk altında olacağımızın farkındayız. n Çalıştığım yerde hiçbir önlem alınmadı. Hava almayan bir bölümde beş kişi çalışıyoruz.