VATANDAŞIN ÇEVREYİ KORUMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ TANINDI
DAVALARIN avukatı Filiz Sonsuz yürütmeyi durdurma kararlarını şu şekilde değerlendirdi: “Bu ve benzeri projelerde ÇED süreci hayati önem taşımaktadır. ÇED sürecinin işletilmediği ya da yanlış işletildiği projelerin çevreye, proje bölgesinde yaşayan halka, canlı cansız tüm varlıklar üzerindeki olası olumsuz etkilerinin zarar oluşmadan görülmesi ve engellenmesi mümkün değildir. Söz konusu projelerin hem projeden doğrudan etkilenecek yöre halkının, hem bilim insanlarının gözünden de görülüp incelenmesi, müdahale edilmesi, Anayasa’nın vatandaşlara verdiği bir hak ve ödevdir. Vatandaş, bu yetkiyi aynı zamanda, devletin de taraf olduğu uluslararası sözleşmelerden de alır. Bu kararlarla mahkeme sadece projenin olası olumsuz etkilerini durdurmakla kalmamış, aynı zamanda vatandaşın Anayasa’dan ve uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan çevreyi koruma hak ve yükümlülüğünü de tanıdığını göstermiştir”