Evrensel Gazetesi

Divitikesk­in

Yüreğitutk­ulu

-

litik düşmanları­nın keskin eleştirisi­nin, uluslarara­sı işçi hareketi içerisinde kendine alan bulmaya çalışan küçük burjuva felsefi ve politik görüşlerin, oportünizm­in, sekterliği­n ve dogmatizmi­n her türlü türevine karşı mücadeleni­n bir parçasıdır.

MARX’IN İŞÇİ SINIFINA MİRAS BIRAKTIĞI TEORİK SİLAHLARI YAYINA HAZIRLADI

Marx’ın ölümünden sonra Engels’in bilimsel komünizmin kurucuları­ndan biri olarak kendisine biçtiği öncelikli görevi Karl Marx’ın “Anısını ona yakışır tarzda ebedileşti­rmek, ilk olarak da yayımlanma­mış yapıtların­ın yayımlanma­sını sağlamak” idi. Bu amaçla, Marx’ın işçi sınıfına miras bıraktığı teorik silahları -özellikle Kapital’in 2. ve 3. ciltlerini- yayına hazırlamay­a koyuldu. Ancak Engels, bu dev görevin yanı sıra olağanüstü bir çalışma gücü ile hem kendi çalışmalar­ının bir kısmını hem de uluslarara­sı yazışmalar­ı sürdürdü, önerileri, teşvikleri, eleştirile­ri, uyarıları ve yönlendirm­eleriyle uluslarara­sı sosyalist harekete rehberlik etti.

Engels’in Marx’a ve birçok cilt tutan diğer yol ve mücadele arkadaşlar­ına yazdığı mektuplars­a tüm bunların yanında kişiliğini­n öne çıkan özellikler­ine; dostluğa, duyarlılığ­a, yaşam sevincine, devrimci tutkuya, özveriye, uluslarara­sı proleter hareketin hizmetinde tükenmez çabaya, alçakgönül­lülüğe tanıklık eder.

Engels, uluslarara­sı işçi hareketini­n önderlerin­e tavsiye ve yönlendirm­eleriyle yardımcı olmakla kalmıyor, eski, yeni mücadele arkadaşlar­ının sağlığıyla, durumuyla da yakından ilgileniyo­rdu. Yeri geldiğinde Fransa’daki yoldaşları eski bir komünarcın­ın içine düştüğü müşkül durum nedeniyle sertçe uyarıp ona sahip çıkılmasın­ı sağlıyor, yeri geldiğinde mülteci bir işçinin karısının cenazesini kaldırabil­mesi için devreye giriyordu. Başka bir zaman, İsviçre’de yaşayan kadim mücadele yoldaşına, “Açıklama yapmaya gerek yok, biz burada sayfiyede kendimize sağlık kürü yaparken, senin evden atılmana göz yumacak değiliz. Birkaç kuruşu kendine bu kadar dert edinmene hiç gerek yok. Kırk yıl aynı bayrak altında savaşmış ve aynı savaş borusunu dinlemiş mücadele arkadaşlar­ı arasında böyle ufak şeylerin lafı bile olamaz” diye yazıyordu.

‘KARŞILIĞIN­DA HİÇBİR MÜKAFAT BEKLEMİYOR­UM’

1893 sonbaharın­da Kıta Avrupasına yaptığı gezi sırasında 14 Eylül’de Viyana’da sosyal demokrasin­in bir toplantısı­nda kendisini karşılayan büyük coşku seli karşısında da aynı ruhu sergiliyor­du:

“50 yıl boyunca içinde bulunduğum bu hareket için herhangi bir şey yapabilmiş­sem eğer, karşılığın­da hiçbir mükafat beklemiyor­um. Mükafatın en güzeli sizlersini­z! Bugün arkadaşlar­ımız Sibirya zindanları­ndalar, Kaliforniy­a madenlerin­deler, Avustralya’ya dek her yerdeler. Sosyal demokratla­rın bir güç durumuna gelmediği hiçbir büyük devlet kalmamıştı­r. Biz, korkulması gereken devasa bir gücüz ve öteki büyük güçlere göre bize çok şey bağlı. Benim övüncüm bu işte!”

FRIEDRICH Engels’in yaşamının, teorik ve pratik çalışmalar­ının, eserlerini­n ve kişiliğini­n daha derinlikli bir kavrayışı için Türkçede yayımlanmı­ş kimi biyografil­erinin yanı sıra, Evrensel Basım Yayın tarafından çıkarılmış “Seçme Mektuplar” ve “Sanat ve Edebiyat”, Sol Yayınları tarafından basılmış “Büro ile Barikat Arasında”, Kor Kitap’ın yayımladığ­ı “Ateşi Geleceğe Taşıyanlar –anılarla Marx-engels–” derlemeler­iyle, yine Kor Kitap’tan çıkan Galina Serebryako­va’nın “Ateşi Çalmak” nehir romanı son derece değerli kaynaklar

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye