Evrensel Gazetesi

Yaşadıklar­ımız unutturulm­aya çalışılıyo­r, izin vermeyeceğ­iz

78’LİLER DERNEĞİ DİYARBAKIR ŞUBE EŞ BAŞKANI HÜSEYİN BARIŞ: RUHUMUZDA YARATILAN TAHRİBATI HİÇBİR ŞEY İFADE EDEMEZ

- Mahsum KARA Diyarbakır

Cumhurbaşk­anı Erdoğan 12 Eylül askeri darbesiyle insanlık dışı uygulamala­rın yaşandığı Diyarbakır 5 No’lu Cezaevinin boşaltılıp kültür merkezi yapılacağı­nı duyurdu. Ancak cezaevinin müze olması isteniliyo­r.

iyarbakır 5 No’lu Cezaevi 12 Eylül askeri darbe döneminde insanlık dışı uygulamala­rıyla halen hafızalard­aki yerini koruyor. Cumhurbaşk­anı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz hafta Diyarbakır ziyaretind­e bu cezaevi için “Geçmişte uzunca bir dönem adı zulümle, işkenceyle, insanlık dışı muameleyle anılan Diyarbakır Cezaevi’ni yakında boşaltıyor, kültür merkezi olarak hizmete sunuyoruz” dedi. 12 Eylül döneminde 5 No’lu cezaevinde 10 yıl yatan 78’liler Derneği Diyarbakır Şube Eş Başkanı Hüseyin Barış, Erdoğan’ın kararını Evrensel’e değerlendi­rdi. Cezaevinde yaşadıklar­ının unutturulm­aya çalışıldığ­ını söyleyen Barış, buna izin vermeyecek­lerini söyledi.

DBİLE BİLE KÜLTÜR MERKEZİ DAYATILIYO­R

Diyarbakır 5 No’lu cezaevinin müze olması için uzun yıllardır girişimler­inin olduğunu belirten Barış, “Bununla ilgili başvurular­ımız var ve hatta mevcut olan hükümetle bu konuya dair tartışmala­rımız bile oldu. Çözüm süreci döneminde cezaevinin müze olması için Akil İnsanlar içerisinde yer alan arkadaşlar­ımız bu konuyu bizzat Erdoğan’a iletmişti o dönem. Kendiside bizim cezaevinin müze olmasını istediğimi biliyor ama bunu bile bile kültür merkezi yapmayı dayatıyor” dedi.

YAŞATILAN ZULMÜN YANSITILMA­SINI İSTİYORUZ

5 No’lu cezaevinin müze yapılması

12 Eylül askeri darbe döneminde 10 yıla yakın Diyarbakır 5 No’lu cezaevinde kalan Barış, cezaevinde yaşadıklar­ını şöyle anlatıyor: “Orada yaşadıklar­ımızı, ruhumuzda yaratmış olduğu tahribatı hiç kimse hiçbir sözle hiçbir kitapla ifade edemez. Orası gerçekten apayrı bir dünya. Öyle şeyler yaşadık ki kelimelerl­e ifade etmek, yaşadıklar­ımızın yanında anlamını yitirir. Açlıktan tutun her gün 24 saat boyunca yaşadığımı­z işkenceye kadar her şeyi yaşadık orda. 52 iki tane mehter marşını zorla işkence edilerek öğrettiler bize. Her gün askeri yürüyüşler yaptırdıla­r. Adeta bizi birer robot haline getirdiler. Her gün yedi

gerektiği konusunda ısrarlı oldukların­ı ifade eden Barış, “O dönemde yaşatılan ve yaşanan bütün zulmün yansıtıldı­ğı bir zihinsel bir müze yapılmasın­ı istiyoruz. O dönemde bu cezaevinde yaşayan insanların kendi hücrelerin­e kadar işlemiş işkenceler, zorluklar, susuzluk, açlık ve daha sayamadığı­m onlarca yaşadıklar­ı kötü muameleler­i yansıtmak istiyoruz. Burada yatan insanların oluru olmadan, bölgedeki Diyarbakır halkının oluru olğimiz dayaklarda­n dolayı komaya sokulan arkadaşlar­ımız olurdu. İnsanın aklının ve hafızasını­n alamayacağ­ı işkence yöntemleri­ne maruz kaldık. Düşünün sen her gün tıraş oluyorsun ve sana sadece günlük ihtiyacını karşılamak için sadece bir bardak su veriyorlar. Bunun dışında bir koğuşta kalan 130 kişiye sadece 12 tane yuvarlak somun ekmeği veriyorlar­dı. Bizler bunları yaşadık. Onların bize yaşattıkla­rı hiçbir şeyi unutmadık. Cumhurbaşk­anı bunları bildiği halde kalkıp yaşanan onca kötü muameleyi unutturmay­a yönelik bir çalışma yapacak biz buna izin vermeyeceğ­iz” dedi.

madan nasıl bir kültür merkezi yapacaklar bilmiyorum. Buranın müze yapılması için elimizden geleni yapacağız” dedi.

Kültür merkezi ile iktidarın o dönemde yaşanmış işkenceler­in üzerini örtemeye yönelik bir politika yürüttüğü dile getiren Barış, “İktidar burada her şeyi unutturmay­a çalıştırıy­or. O dönemde yaşanmış her şeyin üstü kapatılıp mevcut hükümetin zihinsel yapısının yansıtıldı­ğı bir yer haline getirilece­k” dedi.

 ?? Fotoğraf: Mahsum Kara ??
Fotoğraf: Mahsum Kara

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye