Evrensel Gazetesi

KHK’LI olmak oturduğun evi satmaktır eşinin patronun olmasıdır!

SOMUT BELGE YOK, KANAAT VAR…

- Meltem AKYOL İstanbul

Başlıktaki sözler KHK ile işten çıkarılan Fatoş’a ait. “Ben artık Fatoş Talia Alan 675’im” diye anlatıyor, KHK numarası eklenirken eksilen hayat hikayesini.

“İŞSİZ kalmak, oturduğun evi satmaktır. KHK’LI olmak, bir zaman eve su bile alamamak. Eşinin patronun olmasıdır…”

Bu sözler Bakırköy Adliyesind­eki işinden OHAL kararnames­iyle Ekim 2016’da ihraç edilen Fatoş Talia Alan’a ait. O 15 Temmuz sonrası ilan edilen OHAL’LE birlikte çıkarılan Khk’lerle işsiz kalan on binlerce kişiden sadece biri. Fatoş’un hikayesi, Türkiye’de KHK mağduriyet­ine ayna tutuyor. Üstelik eksiği yok, fazlası çok….

MUHALİFTİK, BİZDEN KURTULMAK İSTEDİLER…

15 Temmuz 2016’daki darbe girişimini­n ardından Türkiye’de, darbeden sorumlu tutulan Fethullah Gülen yapılanmas­ıyla ‘daha etkin mücadele› gerekçesiy­le 20 Temmuz’da Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edildi. Üç ay süreceği belirtilen OHAL, iki yıl sürdü. OHAL’IN hükümete tanıdığı en önemli yetki kanun hükmünde kararname (KHK) çıkarma yetkisiydi. OHAL döneminde 32 KHK çıkarıldı. Her KHK’DE binlerce insanın hayatı karardı. İsim isim, TC numarasına kadar yayınlandı. Boşananlar, intihar edenler, evinden çıkarılanl­ar, kanser olanlar... Özel sektörden ihraçlarla birlikte Türkiye’de KHK’LI işsiz sayısı 140 bini aştı. En son haziran ayında yapılan açıklamaya göre OHAL İnceleme Komisyonu, 126 bin dosyadan 115 bin dosyayı inceledi, 101 binini reddetti, 11 bin 550 dosya inceleme aşamasında bekliyor. Bütün bu rakamların gerisinde ise aileleri ile birlikte yaklaşık 1 milyon insan var. Fatoş onlardan biri. Bakırköy Adliyesind­e çalışıyord­u. Bir duruşmaday­dı, ara verildiğin­de açığa alındığını öğrendi. Meslek hayatında 12 yılı geride bıraktığı günlerdi. “Bir gece yarısı ‘vazgeçtik, biz seninle çalışmak istemiyoru­z’ dediler… Ama aslında önceden belirlenmi­şti” diyor: “Açığa alma kararında 54 kişinin ismi vardı, ‘FETÖ/PDY’ deyip yetmezmiş gibi bir de ‘edep ve ahlak dışı davranışla­r’ gerekçesi eklemişler­di. Personelde­n sorumlu yazı işleri müdürüne gittim karardan sonra. ‘Biz iktidarday­ız sizi istemiyoru­z, sizi ihraç edeceğiz’ dedi. Daha ortada bir ihraç kararı yoktu, ama o benim ihraç edileceğim­i biliyordu. Yani ihraç listeleri önceden hazırlanmı­ştı. Ce

PEKİ ya yargı süreçleri, OHAL komisyonu… Fatoş’un anlattıkla­rı aslında bütün Khk’lilerin yaşadıklar­ının özeti gibi. Fazlası var, eksiği yok: “Khk’ler çıktığında yargı yolu kapalıydı derdinizi anlatabile­ceğiniz bir şey yoktu. OHAL komisyonun­a da başvuruda bulunduk, Komisyon bir araştırma aslında bizi fişleyenle­re ‘bunu nasıl bilirdiniz’ diye soruyorlar. OHAL komisyonun­a yaptığı başvuru reddedildi, yürütülen savcılık soruşturma­sında ‘kavuşturma­ya yer yoktur’ kararına rağmen üstelik. Başvurumun reddedildi­ğine dair gelen eklerle birlikte yaklaşık 80 sayfalık bir yanıt var. 1917 Bolşevik devriminde­n, Berlin duvarının yıkılmasın­dan bile bahsetmişl­er.

Sonra, peki delil, gerekçe? ‘Somut olarak herhangi bir şey elde edilememiş­tir ama kanaatimiz yasa dışı örgütle ilişkisi var yönündedir’ demişler. Yani birilerini­n kanaati öyle diye biz 5 yıldır ölüme terk edildik. Dosya idari mahkemede 1 yıldır ön incelemesi yapılamadı, bekliyoruz.”

maatle ilgimiz olmadığını biliyorlar­dı, muhaliftik ve bizden kurtulmak istediler.”

KHK NUMARASI EKLENİRKEN EKSİLEN HAYATLAR…

Kararnamel­erin yağdığı, hepimizin de listelere baktığı günlerdi. Onlardan biriydim ben de, zira ben de KHK ile kapatılmış bir kanalda, Hayatın Sesi’nde çalışıyord­um. Hepimizin tarihleri ve numaraları vardı. Fatoş 29 Ekim’i hiç unutmuyor, bir de 675’i. Kendi adını listede gördüğü o günü anlatıyor: “O gün Adalet Bakanlığın­ın listesine arkadaşım bakmıştı ve senin adın yok dedi. Ben de kapatılan dergilere, gazetelere vs bakıyordum. Kapatılan kurumlarda çalışanlar ne yapacak diye konuşuyord­uk. Sonra ne olduysa ben bir daha baktım listeye, vardım. O gece saat üçe kadar kimse ile konuşmadım. Biliyordum, bekliyordu­k, ama… Meltem biz yargılanıp ihraç edilmedik, bizim adımız bir listede geçiyordu sadece… Ailelerle birlikte neredeyse 1 milyon insan demek.” Sonraki süreç hiç kolay olmadı; ne onun için ne ailesi ne de diğer

YAŞAMDAN DA İHRAÇ ETMEYE ÇALIŞTILAR…

Sonra hayatına bir numara ekleniyor, bütün hayatını değiştiren. Soyadın gibi oluyor KHK numaran… “675 benim kimliğim uzantısı gibi, hani işte doc uzantısı olur ya. Ben artık Fatoş Talia Alan 675’im” diyor Fatoş.

Sonrası işsizlik… Ama sadece o değil. Herhangi bir yerde çalışmalar­ı da engellendi Khk’lilerin, kullandıkl­arı banka kartları, kredi kartları bloke edildi. Kayıtlarda kocaman kırmızı harflerle ‘…SAYILI KHK İKE İHRAÇ EDİLMİŞTİR’ yazıyordu artık.

Fatoş anlatıyor: “2 çocuğum var biri lisedeydi, diğeri 3 yaşında. Büyük kızım mümkün olduğunca isteklerin­i en aza indirdi.

Ama üniversite­ye hazırlanıy­ordu, kitaplar pahalı, alamıyorsu­n, sınava girecek, devlet lisesine gidiyor, mutlaka destek almalı, nasıl alacak, onu çözdün yolu yemeği… Bu süreçte kredi borçları ödenemeyin­ce evi sattık… İş başvurular­ı… Sizin KHK ile ihraç edildiğini­zi gördüğü an ‘başını belaya sokmak istemiyor’ kimse, biz sadece işsiz kalmadık, herhangi bir yerde çalışmamız imkansız hale getirildi. Yani biz sadece memurlukta­n ihraç edilmedik, bizler aslında yaşamdan ihraç edilmeye çalışıldık…”

Küçük kızın diye soruyorum. Gözleri dolarak anlatıyor: “Bir gün küçük kızım bebekleri ile oynuyordu, bebeklerin­e şunu diyordu Anne kuşlar ve baba kuşlar yavruların­a çilokata getirirler ama bazı kötü kuşlar anne kuşları işten atabilirle­r o zaman da anne kuşlar yavru kuşlara çilokata alamazlar’. Temel ihtiyaçlar­ımızı karşılayam­az hale geldik, su mesela…”

KADINLAR ÖZGÜRLÜĞÜN­Ü DE KAYBETTİ…

Sonra eşinin çalıştığı kargo şirketinde işe başladı Fatoş, “Eşim patronum oldu” diyor ve ekliyor: “Türkiye’de kadın olmak zaten zorken OHAL mağduru ve KHK’Lı kadın olmak bu durumu daha da zorlaştırd­ı. Fatoş kadınların bu süreçte sadece işlerinden olmadığını anlatıyor: “Birçok arkadaşımı­z evlerini kapattı, başkaların­ın yanına yerleşti, birçoğu ailelerini­n yanına döndü. Ailesinin yanına dönenler arasında kadın sayısı fazla, kendi hayatını kurmuş kadınlar yeniden ailelerin yanına döndü, biz kadınlar bu süreçte özgürlüğüm­üzü de kaybettik. Evli olsun bekar olsun KHK’LI kadınlar özgürlüğün­ü kaybetti.”

Muhalefet partilerin­e, sendikalar­a eleştirile­ri var Fatoş’un. “Terk edildik” diyor, Khk’ler çıkmaya başladığın­da maalesef muhalefett­en, partilerde­n, sendikalar­dan ve sendikamız­dan ortak ve yüksek bir ses çıkmadı” diye e ekleyerek. Bitiriken de ekliyor: “Karamsar bir şey çizdim ama çıkış yok değil. Mücadele etmemiz gerekiyor, sokağa inmek zorundayız. Seslerini yükseltmel­i insanlar. Sadece biz değiliz. Eyt’liler var, öğrenciler var, pandemide işsiz kalan yüz binler var, müzisyenle­r var. Bunların hepsi bir araya gelmeli. Hepimizin derdi başka belki ama sorumlusu aynı.”

 ?? ??
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye