Rektör yardımcısı online sınav talebini görmezden geliyor
GODTÜ’DE kovide yakalandıkları için karantina yurtlarına yerleştirilen öğrenciler koşullarını ve karantina süreçlerini anlattı. Havalandırmanın yetersiz olduğu odalarda 2 kişi kaldıklarını aktaran öğrenciler üniversitenin günde yalnızca 2 öğün yemeği karşıladığını söyledi. Öğrencilerin aktardığı bilgileri bir yurt danışmanı da teyit etti. Teyit edilen bilgilere göre hafta içi her gün öğle ve akşam yemeği yemekhaneden karşılanıyor. Ancak kahvaltı ve hafta sonu karantinadaki öğrencilere yemek verilmiyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi ise karantina yurtlarında kalan öğrencilere hafta sonu öğle ve akşam öğünü sağlayacak. Artan vakalar nedeniyle 3 yurt karantina yurduna çevrildi. Öğrenciler gazetemize karantina koşullarını anlattı.
Karantina yurdunda 8 gün geçiren İşletme 1. Sınıf Öğrencisi Ümit Mirel, “Okuldaki iki öğün normal bir öğrencinin bile besin ihtiyaçlarını karşılayamazken hastalık sebebiyle daha fazla besine ihtiyacı olan öğrencilere hiç yetmiyor. Ekstra yemek isteyenler 2. Yurt’un kantininden veya dışarıdan yemek söyleyebiliyor” dedi. Hijyen ve pandemi önlemlerinin de yetersiz olduğunu söyleyen Mirel, “Ben ilk geldiğim gün oda arkadaşımın karantinadaki 8. günüydü” diyerek iki kişinin aynı odada kalmasından duyduğu kaygıyı dile getirdi. alatasaray Üniversitesi öğrencileri olarak uzun zamandır kendi aramızda tartıştığımız, çözüme ulaşabilmesi için tüm yolları denediğimiz online final talebimiz okul yönetimi tarafından dikkate alınmadığı için sosyal medya üzerinden sesimizi duyurmaya çalıştık. Galatasaray Üniversitesi öğrencileri olarak yaşadığımız zorlukları paylaşmak istiyoruz. Okulumuz 4 Ekim’den beri hibrit modelde, yani isteyen öğrencilerin online, isteyenlerin yüz yüze derse katılabildiği bir şekilde eğitim veriyordu. Son zamanlarda vaka sayılarında artış yaşanması ve hasta sayısındaki artış göz önünde bulundurulup okulumuz online eğitime geçti. Okul yönetiminin de varlığını kabul edip önlem almasını gerektirecek bu vaka sayısındaki artış, derslerin işleyişine müdahaleyi gerektirmişken okulun en kalabalık olduğu final döneminde bir müdahalede bulunulmaması biz öğrencilerin sağlığının önemsenmediğini göstermektedir.
Bir diğer önemli husus ise okulun karantinadaki arkadaşlarımıza finallere giremeyecekleri için bütünlemeye kalma mecburiyeti oluşturmasıdır. İkinci dönem Erasmus’a gideceği için bütünlemelere katılamayacak öğrencilerin Erasmus’a gitme hakları da ellerinden alınmış olacak. Bu zorluklarla karşılaşmak istemeyen arkadaşlarımız belirti gösterdiği ya da temaslı olduğu halde finallere girebilmek için test yaptıramayacaklarını ilettiler. Ancak tüm bunlara rağmen okul yönetimi taleplerimizi umursamamakta ısrarcı. Yönetimin yarattığı bu mağduriyetler ancak online sınavla giderilebilir.
Tamamen öğrencileri ve hatta ailelerinin sağlığını etkileyen bu duruma dair alınacak karar öğrencilere ait olmalıdır. Çeşitli okul hesaplarında yapılan anketlere göre öğrencilerin talebi sınavların online olması yönünde.
Rektör yardımcısına GSU uzantılı mail hesabından gönderdiğimiz yazıda bu sorun için bir çözüm istediğimizi dile getirmiştik. Ancak rektör yardımcısı mail adresinin kişisel hesabı olduğunu savunarak sorularımıza cevap vermeden bizleri gerçek anlamda engelledi. Öğrencilerin taleplerini dinlemesi gereken rektör yardımcısının öğrencilerin mail adreslerini engellemesi, okulumuzun öğrencilerin taleplerine verdiği değeri somutlar nitelikte. Uzun süre YÖK’E bağlıyız ve elimizden bir şey gelmiyor argümanını kullansalar da YÖK’ÜN sitesinde yer alan açıklamaya göre okulun online sınav kararı almasının önünde yasal bir engel yok. Bir diğer argümanlarıysa kopya çekeceğimiz gerekçesi. Geçen yılki sınavlarımız ve bu yılki bazı vizelerimizde online sınavlar yapılmıştı ve sorular zaten kopya çekmenin mümkün olmayacağı tarzda sorulmuştu. Tekrar bu yapılabilir. Ayrıca ülkemizin sayılı kurumlarından Galatasaray Üniversitesinin başarılı öğrencilerine kopya çekmek için mi online olmasını istiyorsunuz şeklinde yaklaşan küçümseyici tavrı kınıyoruz.
ÖĞRENCİLER HİJYEN ÜRÜNLERİNİ KENDİSİ ALIYOR
Karantina yurdunda kalan bir hazırlık sınıfı öğrencisi ise “Porsiyonlar küçük ve kahvaltının olmaması büyük bir eksik. Maske, tuvalet kağıdı, el sabunu gibi hijyen ürünlerini de biz karşılıyoruz” dedi. Oda dışında kullanılan alanların gün içinde temizlendiğini ancak odalara girilmediğinden, odaların tozlu ve kirli olduğunu söyleyen hazırlık öğrencisi “Duş ve tuvalet yurtta kullandığımız gibi ortak kullanılıyor. Açıkçası yurtların nasıl olduğunu bilmiyorum ama tek kişilik bir izolasyon tüm öğrenciler için daha sağlıklı olur. Çünkü hastalığı geçiren insanların tekrar tekrar geçirdiğini biliyoruz ve bu durumda tekrar hasta olma veya iyileşme sürecini etkileme düşüncesi korkutuyor insanı” dedi.
Karantina süresi için raporlu olduklarını söyleyen hazırlık öğrencisi, izolasyonun psikolojik açıdan yorucu olduğunu belirtti: “Herhangi bir şekilde dışarıyla bağ kuramıyorsun. Daha hassas, etkilenebilecek insanlar için zorlu bir süreç olabilir ve böyle insanlara dikkat edilmesi daha doğru olur. Fakat bizimle iletişim kuran kimse olmadığı için böyle insanları tespit etmek zor, hatta neredeyse imkansız oluyor.”
‘ODA 2 KİŞİLİK, MASKE TAKARAK UYUYORUZ’
Moleküler Biyoloji ve Genetik 1. sınıf öğrencisi yemeklerin zamanında gelmediğini, soğuk ve yetersiz olduğunu ifade etti; hijyen konusunda ise şunları söyledi: “Hijyen koşulları normal yurtlar gibi hatta daha kötü durumda. Temizlik personelini yalnızca birkaç kez gördüm. Odada iki kişi kalınmasından kimse mutlu değil zaten, riski en aza düşürmek için maskeyle uyuyoruz.”
Kaldıkları yurtta online eğitim için yeterli imkanın olmadığını söyleyen ve bu nedenle kendi internetlerini kullanmak zorunda kaldıklarını belirten öğrenci, “Yurtlar hiçbir şekilde hazır olmadan açıldı. Genel anlamda her şeyden izole olmuş bir biçimdeyiz. Oda arkadaşlarımızla karantinada birbirimizi eğlendiriyoruz. Onun dışında psikolojik bir destek verilmiyor” dedi.
10 gün boyunca karantina yurdunda kalan Beşeri Bilimlerden bir öğrenci ise “Karantina yurtlarındaki en büyük sorunlardan biri havalandırmanın yetersiz oluşuydu. İçeride çok fazla kişi bir arada kalıyor ancak pencereler tam açılmadığı için havalandırma sağlanamıyor. Odalarda ilk başta tek kişi kalıyorduk daha sonra başka öğrenciler geldi” dedi.