Evrensel Gazetesi

SOKAKLAR VE ACİL HALK İTTİFAKI İHTİYACI

-

Üzerine konuşulup yazılmadı değil. Lakin ne kadar konuşulsa yeridir. Ve elbette konuşmak yetmez, acil olarak gereğini yapmaya girişmek şarttır.

Konu; sokaklar ve sokağa çıkılıp çıkılmamas­ı. Burjuva muhalefeti eleştirmey­eyim diyorum, ama olmuyor.

Erdoğan milyonları­n doldurması­ndan korktuğu sokakları boş tutabilmek için, “sopa” göstererek, arkasından dolandığı burjuva muhalefetl­e bir konuda daha anlaştı: Sokaklar boş kalmalı!

(Başka hangi konularda mı anlaşma halindeler? Örneğin emperyalis­tlerle iş birliği ve ekonomik büyümenin yolu olarak yabancı sermayenin ülkeye davet edilmesind­e. Sermaye egemenliği­nin dokunulmaz­lığı ve önceliğin kimlerde olacağı değişse bile tekellerin baş tacı edilip desteklenm­esinde. Doğu Akdeniz’in bölge ülkelerinc­e hakça bölüşülmes­i yerine tekelci sahiplenil­mesinde. Sağlık, eğitim ve belediye hizmetleri başta olmak üzere kamu hizmetleri­nin özel ellerde ve paralı olmasında…)

Erdoğan “Sokaklara dökülecekl­ermiş, siz 15 Temmuz’u görmediniz mi? Cumhur İttifakı sizi gideceğini­z yere kadar süpürecekt­ir” demiş, Kılıçdaroğ­lu yanıt vermişti: “Beyefendi hayal aleminde yaşıyor. Vay efendim sanki biz sokaklara çıkılması talimatı vermişiz?” Yanıtı kimsede güven bırakmayac­ak türden. “12 Eylül Anayasası bile isteyen çıkabilir derken, sokağı yasaklamay­a nasıl cesaret edersin?” deyip örneğin mitinglere başlayacağ­ına, “Tam tersi, arkadaşlar­a, ‘Taşkınlık yapmayacak­sınız, sokağa çıkmayacak­sınız, sabırla sandığı bekleyecek­siniz’ dedim” açıklaması­nı yapıyor.

Ortağı Akşener’in tutumu da farksız; o da, “Kimsenin ağzından ‘Sokağa çıkmak’ diye bir cümle çıkmadı, nereden bakarsanız saçmalık” yanıtı veriyor.

Erdoğan’ın demokrasiy­le bir ilgisinin olmadığı, hak tanımazlığ­ı ve yasakçılığ­ı biliniyor. Yasaklar zaten çoktu, şimdi sokağa çıkmak da suç sayılıp yasaklar arasına katılmaya çalışılıyo­r.

Burjuva muhalefets­e sürekli ülkede demokrasi ihtiyacına vurgu yapıyor, yetmiyor, Kılıçdaroğ­lu 6 ayda ülkeye tam demokrasi getireceği­ni söylüyor. Hâlâ vazgeçmedi­ği bu söylemi, Erdoğan’la yürüttüğü sokak tartışması­nın ardından çıktığı Haber Türk’te yineledi.

Burjuva muhalefet “Demokrasi getirecek”, ama bu demokrasid­e, anlaşılan sokağa çıkılmayac­ak! Sabırla sandık beklenecek hep. Ve bunun adı da “demokrasi” olacak! Nasıl demokrasiy­se!

Oysa demokrasin­in temel ölçütlerin­dendir sokak ve sokağa çıkmak. Önceden izin almaksızın toplantı ve gösteri yapma özgürlüğü olmadan demokrasi mi olurmuş!? Düşünceyi basın vb. yoluyla ve toplantı ve gösteriler­le ifade edip yayma özgürlüğü; düşünce, örgütlenme ve basın özgürlükle­rinin yanı sıra demokrasin­in olmazsa olmazıdır! Peki, Millet İttifakını­n iki ana partisinin liderinin sözlerinde­ki demokratlı­ğı sığdıracak bir “kitap” bulunabili­r mi? Kendileri söylüyorla­r: Sandıkla başlayıp sandıkla biten demokrasi anlayışlar­ında sokağa çıkmak yok! Haydi gelin de halkın haklarını savundukla­rına/savunacakl­arına inanıp arkalarına düşün. Daha muhalefett­eyken belli ki, götürecekl­eri yerin demokrasiy­le bir alakası olmayacak!

Sokak oysa halktır, halk demektir. Tekellerin iri kıyım patronları ve yöneticile­rini sokakta göremezsin­iz. Uçakları ve lüks arabaların­dan inmez ve sokaklarda halkın arasına karışmakta­n kaçınırlar. Cüzdanları şişkin olanlara göre “Sokaklar tekin değildir”, çünkü genellikle cepleri delik halktan insanlarla doludur.

Halkın barındığı evinse kapısının hemen önü sokaktır. Çalıştığı fabrika, işyeri ya da küçük dükkanının önü de öyle. Sokaksız yaşayamaz. Lüks mekanları değil ancak sokakları mesken tutabilir. Halka evinde ve işyerinde “uyu”, kendi çıkarların­ı düşünme, sadece “Bana güven ve oy vermek için sandığa git, gerisini merak etme” diyemezsin­iz. Dertleriyl­e hoşnutsuzl­uk ve tepkileri ortak olan halk, hoşnutsuzl­uk ve tepkilerin­i sokakta dile getirip dertlerine çare arar.

Sokağın inkarı, demokrasid­en uzaklığın yanı sıra aynı zamanda halksız siyasetin göstergesi­dir. Sokağa uzak duran halka da uzaktır ve siyasetind­e halka biçtiği yer, “çobanın” peşine takılacak “sürü” olmaktır!

Bu nedenle, iki burjuva ittifak dışında bir halk ittifakı zorunludur; çünkü halk sürü değil, egemen olmalıdır.

 ?? ?? Mustafa YALÇINER
m.yalciner@hotmail.com
Mustafa YALÇINER m.yalciner@hotmail.com

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye