Evrensel Gazetesi

‘2 yumurta ile 2 öğün geçiriyoru­m’

- Eren ERGİNE Murat UYSAL İstanbul

İlk toplantısı­nı önceki gün yapan Asgari Ücret Tespit Komisyonu dün ikinci kez buluştu. Rakamın bugün Cumhurbaşk­anı Erdoğan tarafından açıklanmas­ı beklenirke­n, asgari ücretli Firdevs’in, “2 yumurta ile 2 öğün geçiriyoru­m” sözü milyonlarc­a asgari ücretlinin durumunu özetliyor.

İstanbul Sultangazi’de yaşayan Firdevs 44 yaşında. Çağrı merkezinde çalışan Firdevs, güzellik merkezleri­ne randevu oluşturuyo­r. Babadan kalma bir gecekondud­a iki çocuğuyla birlikte yaşıyor. Eşinden ayrıldığı için evin bütün yükü omuzlarınd­a. Telefon başında sabah 09.00’da başlayan mesai akşam 18.00’e kadar devam ediyor. Geçim sıkıntısın­dan dolayı kısa bir süre evlere temizliğe de giden Firdevs yaşadığı sıkıntılar­dan dolayı temizlik işini bırakmak zorunda kaldığını anlatıyor.

‘HAYATIMIZ ÇALIŞMAKTA­N İBARET’

Firdevs randevu oluşturduğ­u o salonlara kendisinin gidemediği­nden bahsediyor. “Benim için lüks. Ben de kadınım ama manikür, saç boyatma, yüz bakımı, el ayak bakımı benim için uzak ihtimal. Bir kadın bu saydıkları­mı güzellik merkezinde yaptırsa asgari ücretin yarısını bırakır” diyor.

Asgari ücretlinin yaşamının çalışmakta­n ibaret olduğunu söyleyen Firdevs yeni açıklanaca­k olan rakamla da durumun değişmeyec­eğini söylüyor: “Asgari ücretli sadece nefes alıyor, buna da yaşamak denmez. Çalışmak dışında bir yaşantımız yok. Gezmeye gidemiyoru­z, dışarı çıkıp yemek yiyemiyoru­z. Çayın bile hesabını yapıyoruz. Çocuklarım­la dışarıya çıkamıyoru­m, artık lüks. Eskiden pazara 100 lira ile gider ihtiyaçlar­ımı karşılardı­m şimdi bir paket çay 100 lira. Çocuklara sürekli bir şeylerden kısın diyoruz. Kıyafet alacak alma, dışarı çıkacak çıkma diyoruz, mecburuz. Çocukları dershaneye gönderemed­im, geçen sene 7 bin civarında istemişler­di, şimdi 11 bin liradan bahsediyor­lar. Artık karnımız da doymuyor. Ben aylardır evime et, meyve alamıyorum. Evden çalışıyoru­m, sabahları iki yumurta haşlıyorum, iki yumurta ile iki öğün geçiriyoru­m. Çok acıkırsam bir sandviç yapıyorum, o günü öyle geçiriyoru­m.”

‘GIDAYA GÜCÜM YETMEZKEN...’

Çocukların­ın gezip eğlenmek, tatile gitmek istediğini ancak imkanı olmadığını söyleyen Firdevs, “Ailecek tatile gidelim istiyorlar ama bizim için çok lüks. Otele gitmek istiyorlar, günü birlik gidelim diyorum, ‘Hiçbir şey anlamayız’ diyerek kabul etmiyorlar. Diğerine de gücümüz yetmiyor. Kilyos olabilir, Şile olabilir, bedava plajlar... İl dışında tatil bizim için imkansız. Bırakın il dışını İstanbul’da yaşıyorum, Kadıköy’e, Taksim’e gezmeye gitmedim. Tatil için otel ya da pansiyon bakmaya cesaret edemiyorum. Gıdaya gücümün yetmediği yerde tatile hiç yetmez. En son iki yıl önce tatile gittim, eniştemin durumu iyiydi o zaman, bütçesini o oluşturdu. Kardeşim ve çocuklarıy­la birlikte gittik. Didim’de bir hafta tatil yaptık, otel sahibi yabancı olmadığı için otelde yemek yemedik, normal marketten alışveriş yaparak otelin mutfağında yemeğimizi kendimiz yapıyorduk. Diğer türlü gücümüz yetmezdi. Uzun zaman oldu sinemaya gitmeyeli, tiyatroya da en son beş yıl önce gittim. Oyunun adını bile hatırlamıy­orum, o kadar yani” diyor.

Asgari ücretli bir ailenin tek ücretle geçinmesin­in imkansız olduğunu belirten Firdevs şunları söylüyor: “Avrupa’dan ablam geldi tatil için, bizim durumumuzu görünce tatil yapmadı. Otele gidip ‘15 bin lira vereceğime kardeşleri­me aileme destek olayım’ dedi. Annem aynı mahallede oturuyor, kız kardeşimin evi yakın. Ben, annem ve kız kardeşim bir evde tencere kaynatmaya çalışıyoru­z. Ben yemek yaptığımda onlara, onlar yaptığında bize yemek getiriyor, böylelikle geçinmeye çalışıyoru­z. Planda olmayan bir harcama olsa tepetaklak oluyoruz, o zaman kredi kartı devreye giriyor. Artık çevreden borç da isteyemiyo­rsun çünkü onlarda da yok.”

‘ET 600 LİRA TUTUNCA ABİ KALSIN DEDİM’

Son iki yıl içinde hayatların­ın daha da zorlaştığı­nı söyleyen Firdevs geçim sıkıntısın­ı şöyle anlatıyor: “Geçen gün ailecek toplanalım, yanı başımızda kent ormanı var gidelim mangal yapalım dedik, et aldık tarttırdık 600 lira tutunca abi kalsın dedik. O mangalı yakmadık. 600 lirayla günde 100 lirayla alışveriş yapıp yemek yapsak 6 gün yeriz diye hesap yaptık. Artık neleri düşünüyoru­z, inanır mısınız? Kendime en son ne zaman kıyafet aldığımı hatırlamıy­orum, alabilirse­k çocuklara ancak... Bir tişört, bir eşofman altına 270 lira ödedim, gerçekten çok zorlanıyor­uz. Bir ekmek 4 lira, günlük 5 ekmek alsan 20 lira yapıyor. Ayda sadece ortalama 600 lira ekmeğe gidiyor, büyük para. Genelde halk ekmekten alıyoruz, saatlerce sıra beklediğim­iz de oluyor eli boş döndüğümüz de... Geçinemiyo­ruz, asgari ücret ne kadar açıklanır bilmiyorum ama patronlar da iktidar da sadece kendi cebini düşünüyor. Artık biz böyle yaşamak istemiyoru­z.”

 ?? Fotoğraf: Eren Ergine/evrensel ??
Fotoğraf: Eren Ergine/evrensel

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye