‘Borçlanma limiti Anayasa’ya aykırı şekilde artırıldı’
İKTİSATÇI Prof. Dr. Aziz Konukman, TBMM Sanayi Komisyonunda kabul edilen önerge ile Hazine ve Maliye Bakanlığına verilen 200 milyar liralık ilave borçlanma yetkisinin geçersiz olması gerektiğini kaydetti. Konukman, “4749 sayılı Yasa’nın 5. maddesine göre önce Cumhurbaşkanınca ikinci yüzde 5’lik limit artırımın yapılması gerekirdi. Kaldı ki öyle bile yapılmış olsa bu düzenleme hem ilgili kanuna hem de Anayasa’ya aykırıdır. Çünkü 5. maddenin tanıdığı iki kez yüzde 5’lik artırımın dışında bir artış yapmak mümkün değildir” dedi.
4749 Sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un Borçlanma, İkraz ve Garanti Limiti başlıklı 5. maddesine göre yıllık net borçlanma limitinin öngörülen genel bütçe açığı kadar olduğunu kaydeden Konukman, “Yine aynı maddeye göre, ihtiyaç halinde bu limit yıl içinde Hazine ve Maliye Bakanının oluru ile en çok yüzde 5 ve ayrıca Cumhurbaşkanı kararı ile ilave yüzde 5 artırılabiliyor” dedi. Bu durumda 2022’de ise genel bütçe açığı ek bütçe dahil edildiğinde yıllık net borçlanma limitinin de 189.8 milyar TL olduğunu kaydeden Konukman, bu limitin ilk yüzde 5 ile 199.3 milyar TL, ikinci yüzde 5 ile 209.3 milyar Tl’ye çıkacağına dikkat çekti.
‘İKTİDAR YASA DIŞI BORÇLANMAYA GİDİYOR’
Konukman, “Kamu borç yönetim raporu kasım 2022”ye göre, ekim sonu itibarıyla net borçlanma tutarının 287 milyara ulaştığını kaydetti.
Konukman şu değerlendirmeyi yaptı: “Buna göre limit, 10 ayın sonunda aşılmış oluyor. Eylül sonunda net borçlanma (188 milyar lira) limitin 1.8 milyar lira altında yani sınırda kalmıştı. Ekim sonunda sınırın 97.5 milyar aşıldığı görülmektedir. Oysa sözü edilen 5. maddeye göre bu limit ancak iki kez yüzde 5 artırma yetkisinin kullanılması halinde 19.5 milyar aşılabilmektedir. Kaldı ki ortada ne borç yönetiminin ihtiyaçları ve gelişimi dikkate alınarak, bu limitin yıl içinde en fazla yüzde beş oranında artırılabilmesine olanak sağlayan Bakanlık oluru ne de ikinci yüzde 5’lik artışa ilişkin Cumhurbaşkanı kararı mevcuttur. Dolayısıyla bu durumda siyasal iktidar yasa dışı borçlanmaya gitmiş oluyor. Her iki yüzde 5’lik kararı almış olsalar bile yasa dışı borçlanıldığı gerçeği değişmiyor. Ayrıca unutulmamalıdır, önümüzdeki iki ayda da bu yasa dışı borçlanma devam edecektir.”
Konukman ‘‘İktidar 2020 yılında TBMM’YE getirilen bir torba yasayla iki yüzde 5 limit artışı sonunda bulunan tutarı iki misli artırarak yasa dışı borçlanmaya meşruiyet kazandırmıştı. Bu yıl da benzer süreci yaşıyoruz. Tam bir istim arkadan gelsin mantığı.’bu kez buna izin verilmemeli. Bu tür bir torba yasa teklifi yasalaşırsa mutlaka iptali için Anayasa Mahkemesine gidilmelidir’’.
KANUN NE DİYOR?
Ek-4749 sayılı Kanun’un üçüncü bölümünde borçlanma limitine ilişkin şu hüküm yer alıyor: Borçlanma, ikraz ve garanti limiti 14
Madde 5 - Mali yıl içinde 1’inci maddede belirtilen ilkeler ve mali sürdürülebilirlik de dikkate alınarak yılı bütçe kanununda belirtilen başlangıç ödenekleri toplamı ile tahmin edilen gelirler arasındaki fark miktarı kadar net borç kullanımı yapılabilir. (Değişik ikinci fıkra: 16/7/2008-5787/3 md.) Borçlanma limiti değiştirilemez. Ancak borç yönetiminin ihtiyaçları ve gelişimi dikkate alınarak, bu limit yıl içinde en fazla yüzde beş oranında artırılabilir. Bu miktarın da yeterli olmadığı durumlarda, ilave yüzde beş oranında bir tutar, ancak Cumhurbaşkanı kararı ile artırılabilir. Bütçenin denk olması durumunda da borçlanma, anapara ödemesinin en fazla yüzde beşine kadar artırılabilir. Vadesinde nakden ödenenler hariç, çeşitli kanunlara dayanılarak ikrazen ihraç olunan özel tertip devlet iç borçlanma senetleri bu limitin hesaplanmasında dikkate alınmaz. Mali yıl içerisinde ikrazen ihraç edilecek özel tertip devlet iç borçlanma senetlerinin limiti her yıl bütçe kanunlarıyla belirlenir. (Değişik son fıkra: 16/7/2008-5787/3 md.) Mali yıl içinde sağlanacak garantili imkan ve dış borcun ikrazı limiti, yılı bütçe kanunuyla belirlenir. (EKONOMİ SERVİSİ)