ODTÜ’DE öğrencilerin yaşadığı sorunlar giderek artıyor
DTÜ’DE öğrenciler; ulaşım, nitelikli beslenme ve barınma gibi temel haklardan yararlanamıyor. Kampüs içi ring seferlerinin azlığı, yüksek taşıt pulu fiyatları, yurt kapasitesinin azlığı ve yurt fiyatlarındaki ücret artışları, yemekhane sıraları, yemeklerin kalitesi ve yemekhanedeki hijyen öğrencilerin güncel sıkıntıları arasında yer alıyor. Kış mevsimine girilmesiyle yaşanan sorunlar da giderek katlanıyor.
Otogar ve tren garı gibi yerlere ulaşımın yetersiz olduğundan bahseden Matematik Bölümü 3. sınıf öğrencisi, taksiye binmenin zorunlu hale geldiğini fakat artan yakıt fiyatları nedeniyle yüksek taksi ücretlerinin bir öğrenci olarak kendisini zorladığını ifade ediyor. Ring seferlerinin eksikliğini ve düzensizliğini belirten öğrenci, “Sadece metroyla çoğu yere gidebiliyoruz, fakat metroya gidemiyoruz” diyor.
Okula ulaşımını kendi aracıyla sağladığını belirten bir başka Matematik Bölümü öğrencisi ise artan yakıt fiyatlarının kendisini ekonomik olarak zorladığını söylüyor. Günlük okula gidip geldiği 30 kilometre yol için yaklaşık 50 lira yakıt parası verdiğini söyleyen öğrenci, okulda otopark için senelik 1000 Tl’lik taşıt pulu ücreti ödemesi gerektiğini söyleyerek “Bu fiyatlara rağmen okulun sunduğu park imkanları kısıtlı” diyor.
O‘RİNG SEFER SIKLIĞI AZ’
Ring seferlerinin sıklığının az olduğunu belirten Matematik Bölümü 2. Sınıf Öğrencisi Batuhan Deniz ise “Ring 30 dakikada gelmiyor. Ya derse geç kalıyorum ya da erken geliyorum diyor. Önceden metro ile okula gelip ring kullanırken şimdi otobüs ile gelmek durumunda kaldığı için yolunun uzadığını belirten Deniz, “Metro ve ring kullandığım zaman 30 dakikada gelirken otobüs ile en az 45 dakikada geliyorum. Trafik varsa yaklaşık 1 saat 30 dakika sürüyor” diyor.
‘DONMAK İLE AÇLIK ARASINDA TERCİH YAPMAMIZ İSTENİYOR’
Zehirlenme vakaları nedeniyle yemekhaneyi kullanmayı bıraktığını söyleyen Deniz, “Yemekhaneden yediğimde karnım ağrıyordu ancak ucuzdu. Dayanılamayacak bir noktaya geldiği için bıraktım. Yemekhaneye gelen zammı her şey pahalı olduğu için yargılamadım ama bari iyi bir şey çıkartsınlar. İyi derken de zehirlenmeyeyim yeter. Mesela bugün yemekhanede yememek için simit yedim, meyve suyu içtim ve 11 lira verdim” diyor. Okulda çalışan işçi ve memurların yemeğine gelen zammı da değerlendiren Deniz, işçilerin ücretinin az olduğuna dikkat çekerek “Bir mühendis çalıştığı iş yemeğini yemekhanesinde ücretsiz yiyip, üstüne yemek kartı alıp dolgun maaşlara sahip iken işçiler ve memurlar niye bu durumda? Yemekhane sırası çok fazla ve bir yemekhane daha yapılmalı. Kışın donmak ile açlık arasında tercih yapmamız isteniyor. Kötü durumda olduğumuzun farkındalar ama kötü durumda olmayı kabullenmeyeceğimizin de farkına varmaları lazım. Bizi duyacak kişilerin önünde onları ikna edene kadar barışçıl şekilde durmalıyız. Bu gerekirse 1 gün 1 hafta” diyerek tepki gösteriyor.
ODTÜ’DE öğrenciler; ulaşım, nitelikli beslenme ve barınma gibi temel haklardan yararlanamıyor. Öğrenciler, “Bari iyi bir yemek çıkartsınlar. İyi derken zehirlenmeyelim yeter” diyor.
‘YURDUN NİTELİĞİ ARTIRILMADI’
ODTÜ’DE uzun süre yurda yerleşemediğini ifade eden bir öğrenci de “İlk geldiğim - de Keçiören’den bir ay boyunca gidip gelmek zorunda kaldım. Keçiören’den gelip giderken, sabah 08.40’taki derse gelmem çok zor oluyordu. Bir süre sonra derslere girmeyi bıraktım ve bu nedenle sınıf tekrarı yapmak zorunda kaldım” diyerek şu an yurtta kaldığını ama ani ücret artışlarına rağmen yurt niteliğinin arttırılmadığını söylüyor.
Yemekhaneyi düzenli olarak kullandığı - nı söyleyen Matematik 4. Sınıf Öğrencisi Ezgi, öncesinde yemekhane saati ile ders programı uyuşmadığı için okuldaki özel işletmeleri tercih ederken sahip olduğu bursun kesilmesiyle artık bunu devam ettiremeyeceğini söylüyor. Bazı günler 6 ders üst üste olunca dersi aç dinlediğini söyleyen Ezgi, bu durumun derslerde halsiz olmasını ve ders dinlemesini engellediğini söylüyor. Yemeklerin niteliğiyle alakalı ise “13.00’te yediğimde 15.30’da acıkıyorum. Bir gün doyurucu olabiliyorken bir gün küçücük köfte ile karşılaşıyoruz. Genelde fazla yağlı olsa da yemekhane tek seçenek” diyor.
Sorunları bütçenin düzgün harcanmamasında gören bir 3. sınıf öğrencisi, “Örneğin Yüksel Proje Amfisi’nin önündeki ışıklandırmalı süs havuzu, golf sahası yapımı... Sabahları, dışarıyı daha sıcak hissediyorum. Ben sabah binaya girince, ders dinlerken titremek zorunda mıyım” diyor. Bütçenin üzerinde öğrencilerin söz hakkı olduğunu ve bütçeyi görme hakları olduğunu ifade ederken bir başka 3. sınıf öğrencisi ise “Ses çıkarabiliriz, onu da yapıyoruz ama bu sesin de artık duyulması gerekiyor” diyor.