‘OĞLUMDAN HARÇLIK ALARAK İŞ ARAMAYA ÇIKTIM’
İŞSIZ sayısı son aylarda hızla artarken, işsizlerin iş bulmaya dair umutları giderek azaldı. Kadınlar, erkeklere göre işsizliği daha derin yaşarken, gazetemize konuşan bir kadın iş aramaya “çocuğundan harçlık alarak” geldiğini söyledi. Bir İŞKUR müdürlüğü önünde konuştuğumuz üniversiteli genç bir kadının iş bulmaya dair ümidi neredeyse sıfırken, bir müzisyen, mesleğiyle geçimini sağlayamadığı için lokantalarda garsonluk yaptığını ifade etti. İş arama masrafını dahi karşılayamayan işsizler ümitsiz.
‘6 AYDIR İŞSİZİM, İŞ ARAMAK AYRI MASRAF’
İŞKUR önünde bekleyen 48 yaşındaki Sevcan Güler, 6 aydan beri iş arıyor. 3 senedir ise düzenli ve uzun soluklu bir yerde çalışamadığını kaydederek, 8 yıldır İŞKUR’DA kaydı olduğunu ama dönüş olmadığını söylüyor. En çok “yaş” engeli çıkıyor karşısına: “İş var ama yaş sıkıntı oluyor, yaşa takılıyorlar, almıyorlar. Belediyenin istihdam ofislerinden bizi arıyorlar işe çağırıyorlar, mülakata gidiyoruz, evrak hazırlıyoruz. Oradan oraya gidiyoruz. İş haberi çıkınca umutlanıyoruz, ekmek kazanacağız diyoruz. Olmuyor ama işe almıyorlar.”
Tekstil sektöründe çalıştığı sırada patronların “Sigortanı yapacağım” dediğini fakat sigortasının yapılmadığını kaydeden Güler, “Böylece emekli olamıyoruz. İş aramaya giderken ya motokuryelik yapan oğlumdan harçlık alıyorum ya da iş arayan diğer arkadaşlarımda varsa onların desteğiyle yol parasını verebiliyorum” diyor. İş aramak da ayrı bir masraf onun için: “Başvuru için 6 fotoğraf çektirdim, 90 lira. Bir minibüs 9 lira, bunlar hep masraf. İş başvurusuna giderken çeyreğini bozduran arkadaşlar oldu. ‘Nasıl olsa işim olacak’ dediler, sevindiler. Ama işe almıyorlar. ‘Biz sizi çağıracağız’ diyorlar hep. Çağıran eden olmuyor. Ev temizliklerine gidiyorum ben de bazen.”
Bir çocuğunun da gastronomi öğrencisi olduğunu söyleyen Güler, “Çocuklarım için bir gelecek düşünemiyorum” diyor. “İş var ama iş beğenmiyorlar” diyen yetkililere de “Biz işi beğeniyoruz, bir işimiz olsun istiyoruz ama yok, iş yok” diye yanıt veriyor.
PARA KAZANABİLMEK İÇİN MEZARCI OLDU
18 yaşında üniversite öğrencisi bir kadın da çevresinde çok fazla işsiz olduğunu söylüyor, “Bir kuzenim işsiz olduğu için mezarcılığa başladı. Para kazanabilmek için ölü gömüyor artık” diyor. Babasının kanser hastası olduğunu, babasının emekliliğinin okumasına, geçime yetmediğini söyleyen genç kadın “Mecbu
ren eve katkıda bulunmam lazım. Babam emekli, emekli maaşına yapılan zam da ortada. Çalışmayı düşünüyorum” diyor. Gazetecilik okuyan genç kadının gelecekte iş bulabileceğine dair de umudu yok.
İŞSİZE GEÇİCİ İŞLER DE ÇARE OLMUYOR
Ekmek ve unlu mamuller üzerine işçilik yaptığını söyleyen ve şu sıralarda geçici işlerde çalışan Selim, “İş bulabiliyorum ama geçici süreliğine çalışabiliyorum. Çünkü sürekli çıkarıyorlar. Deneme süresi 3 ay, 6 ay çalışıyoruz, istemiyorlar. Kendi adamlarını çağırıyorlar, bir şekilde çıkarıyorlar” diyor. “Girdiğimiz şirketlerde ayrımcılık oluyor ben de buna dayanamıyorum” diyen Selim, “İşsizlik yok dersek yalan olur. Bu işsizlik böyle devam eder çünkü kanunlarımız esnek, gevşek. Düzenli güvenceli işi kim istemez? Tabii ki istiyorum ama bulamıyoruz. Bir şekilde geçiniyorum ama refahta da değiliz. Şu Türkiye şartlarında aldığımız ücretin 20-22 bin lira olması lazım. Daha düşüğüne razı oluyoruz, işsizliğin böyle sonuçları var” ifadelerini kullanıyor.
Üç kişiyle yapılması gereken işin tek kişiyle yapıldığını kaydeden Selim, işçilerin bunu kabul etmediğinde de işsiz kaldığını söylüyor: “Bundan şikayet edince de patron, ‘Kardeşim işine gelirse bizde böyle’ diyor. Kanunlar hep patronlardan ya işçiden yana kanun mu var?”