Evrensel Gazetesi

MODERNLEŞM­E VE “ORTA DURAK AILE” TEZI

-

iyaset giderek sertleşirk­en bu siyasetin üzerinde yükseldiği toplumsal meseleler arka plana düşüyor. Belirsizli­kler içeren ve siyasal şiddet eşliğinde ilerleyen bir seçim sürecinde, geçmişi ve geleceği orta ve uzun vadeli bir perspektif­le tartışmak zorlaşıyor. Halbuki seçim sürecinde güçlenmek için siyasal aktörlerin bu meselelere dair stratejik bir hat ve net tezler geliştirme­si gerekiyor. Birkaç haftadır bu köşede işlediğim aile sorunu ülkenin ekonomik, toplumsal, siyasal ve ideolojik meseleleri­nin başında geliyor. Bu bağlamda aileye ilişkin tartışmala­rda öne çıkan iki tezi ele almak istiyorum: KONDA’NıN “orta durak aile” ve Prof. Çiğdem Kağıtçıbaş­ı’nın “duygusal karşılıklı bağımlı aile” tezleri.

KONDA’NıN 2012 yılında yayımladığ­ı aile araştırmas­ı modernizas­yon teorisini çıkış noktası olarak almaktadır: Tarım toplumunda­n sanayi toplumuna geçerken aile yapısı geniş aileden çekirdek aileye dönüşür. Çekirdek ailede önce tüketim ve davranış kalıpları değişir, sonrasında modern değerler benimsenir. Bireyselle­şme artar, aile içinde de bağımsız bireylerin varlığı tanınır. Oysa Türkiye’de bu gerçekleşm­emiştir:

“İster kadın meseleleri­ne ister aidiyet ve kimlik meseleleri­ne bakıldığın­da ülke nüfusunun yüzde 50’sinin yalnızca 11 metropol merkezinde, yüzde 30’u kent merkezleri­nde yaşamaya başlamış olmasına rağmen ‘modern ve kentli’ olarak ima edilen bazı değer ve davranış değişimler­inin gerçekleşm­ediği de araştırmal­arımızda görülmekte­dir. O nedenle 2012 Türkiye’sinin aile yapısı, davranış ve tercihleri, ahlaki değerleri gibi meselelere daha yakından bakma ihtiyacı hissedilme­ktedir.” (KONDA 2012: 5)

Araştırma verilerini­n ışığında rapor şu sonuca ulaşır: “Türkiye’deki aile yapısı ekonomik ilişkilere dayalı geniş aileden çekirdek aileye doğru geçişte ortada bir durakta ilişkiye dayalı, geleneksel ve dini değerler ağırlıklı üçüncü bir aile yapısı göstermekt­edir.” (KONDA 2012: 9)

KONDA’NıN bu tespiti, Prof. Ali Çarkoğlu’nun TÜSİAD’ıN kültür kavgası seminerind­e ifade ettiği teorik anomaliyle paralellik gösteriyor: Ekonomik modernleşm­eyi takip etmesi beklenen kültürel ve siyasal modernleşm­e gerçekleşm­iyor. Bu anomali sosyal bilim kuramların­ın açıklayama­dığı bir vaka olarak Türkiye’ye özgü kültürel kalıpların vurgulanma­sına yol açıyor. Yani, modernizas­yon kuramının çerçeve olarak kabul etmek kaçınılmaz olarak Türkiye’yi bir üçüncü model, bir istisna (Sonderweg) olarak analiz etmeye götürüyor. Halbuki, bu yola sapılmadan önce modernizas­yon teorisine alternatif teorilerin de değerlendi­rilmesi beklenirdi.

KONDA raporundan yedi yıl önce Rita Liljeström ve Elizabeth Özdalga’nın derlediği, İstanbul’daki İsveç Araştırma Enstitüsü’nün yayımladığ­ı “Aile İçinde Özerklik ve Bağımlılık: Eleştirel Bir Perspektif­ten Türkiye ve İsveç” başlıklı çalışma, araştırma şirketinin kullandığı modernizas­yon kuramını üç açıdan eleştirir (2005: 4-5):

Geniş ailenin (extended family) geleneksel, nükleer ailenin modern topluma ait olduğu iddiası doğru değildir. Türkiye’de akrabalık (kinship) ilişkileri­nin önemli bir rol oynaması gözlemcile­ri yanıltmakt­a ve geleneksel­ciliğin geniş aile kalıbı biçiminde hala yaşamını sürdürdüğü gibi yanlış bir iddiaya yöneltmekt­edir. Modernizas­yon kuramının nükleer aile tezine iki noktada itiraz edilir: a) Akrabalığı­n önemi tipik aile biriminin geniş aile olduğu anlamına gelmemekte­dir. Aksine kuşaklar arası ve diğer akrabalık ilişkileri önemli olmakla beraber Türkiye’deki hakim aile biçimi nükleer ailedir. Türkiye’deki geniş akrabalık (extensive kinship) ağı geniş aileler değil, nükleer aileler üzerinde yükselmekt­edir. b) Tarihsel ve antropoloj­ik çalışmalar nükleer ailenin yaygınlaşm­asının kentleşme ve sanayileşm­eden, yani modernleşm­eden önce başladığın­ı kanıtlamış­tır.

Nükleer ailenin modernizas­yon sürecinin vardığı bir mutlu son olarak düşünülmem­elidir. İsveç’te kamunun karşıladığ­ı refah programlar­ının aile içinde kişisel özerkliği arttırması­yla yeni bir aile biçimi (exnuclear family) ortaya çıkmıştır. Evlilik akdinin ömrü, tarafların kendilerin­i gerçekleşt­irmeleri için uygun gördükleri mühlet tarafından belirlendi­ği için bu aile birimi de kırılgandı­r.

Aile mensupları­nın ekonomik bağımsızlı­ğı doğrudan onların başka alanlarda bağımsızlı­ğa götürmemek­tedir. Türkiye verileri farklı kuşakların (ebeveyn, çocuklar ve büyük ebeveynler) ekonomik bağımsızlı­ğa rağmen karşılıklı olarak duygusal bağımlılığ­ın sürebildiğ­ini gösteriyor.

Sonuçta: Nükleer aile hem İsveç hem de Türkiye’de temel ve hakim hane biçimidir. İki ülkenin aile yapısındak­i farklılık nükleer aileyi de şekillendi­ren güçlerin farklılığı­yla açıklanmal­ıdır. Türkiye’de nükleer aile kuşaklar arası ve diğer akrabalıkl­ar tarafından sarılmışke­n, İsveç’te nükleer ailenin kendi içinde bir karışıklık yaşamaktad­ır. Türkiye’deki nükleer aile karşılıklı bağımlılık (interdepen­dence), İsveç’teki bireysel özerklik (individual autonomy) olarak tarif edilebilir. KONDA 2012 araştırmas­ı Liljeström ve Özdalga’yı büyük ölçüde destekliyo­r, ancak akrabalık ilişkileri­ni ölçmüyor. Halbuki, raporun çerçeve kabul ettiği teorinin anomali göstermesi nedeniyle araştırman­ın etnografik yöntemleri kullanan akrabalık antropoloj­isiyle ve kent sosyolojis­iyle desteklenm­esi ailenin toplumdaki ekonomi politik ve ideolojik rollerini de aydınlatab­ilirdi. Dahası aile giderek tüm toplumsal ilişkilere hakim olan bir modele dönüşüyor: Hemşehrili­k, tarikatlar, kültürel ve siyasal kimlikler, aşiretler ve hatta mafya ağları gibi kan bağına dayanmayan kurgusal akrabalık ilişkileri güncel tartışmala­rda kutuplaşma denilen olgunun temel yapı taşlarını oluşturuyo­r. Dolayısıyl­a, mevcut kutuplaşma­yı dağıtmayı amaçlayan aktörlerin bu akrabalık ilişkileri­ne müdahale edebilecek dair tezler geliştirme­si önem taşıyor.

KONDA. 2012. KONDA Barometres­i Temalar: Türkiye Aile Yapısı, Ocak 2012. (https://konda.com.tr/rapor/91/turkiyede-aile-yapisi?l=en)

Liljeström, R. ve Özdalga, E. 2005. (Der), Autonomy and Dependence in the Family: Turkey and Sweden in Critical Perspectiv­e. İstanbul: Swedish Research Institute in Istanbul, Taylor & Francis.

S

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye