ALMANYA’NIN ULUSAL GÜVENLİK STRATEJİSİNDE YÖN TARTIŞMASI
ransa’daki siyasi gündeme emeklilik reformuna karşı düzenlenen önemli protestolar yön veriyor. Bu ‘ölümcül’ projenin reddedilmesi halk arasında büyümeye devam ediyor. Tüm işçi sendikaları ve gençlik örgütleri ortak bir blok oluşturmuş durumda ve hükümete geri adım attırmaya kararlılar. Bir sonraki genel grev günü 31 Ocak.
İngiltere’de Muhafazakar Parti’nin Teşkilat Başkanı ve kabinede görevli olan Nadhim Zahawi’nin vergi kaçırdığı ve ceza ödediği ortaya çıktı. Zahawi, Başbakan Sunak’ın Johnson hükümetinde Maliye Bakanı olarak görev yaptığı dönem istifa etmesi üzerine iki ay kadar bu görevi üstlenmişti. Bu görevi sırasında, daha önceki bir dönemde hisse satışından elde ettiği 27 milyon sterlin kazanç için vergi ödemediği ve başlatılan soruşturma sonucunda 1 milyon sterlin ceza ile birlikte 5 milyon sterlin ödemesiyle konunun kapandığı ortaya çıktı.
Almanya’da koalisyon hükümeti bir tarafta askeri harcamaları artırırken diğer tarafta dünya üzerindeki egemenlik mücadelesinde ABD/NATO eksenine yakın durmanın gayreti içinde. Genel seçimler öncesinde Hristiyan Demokratlar tarafından gündeme getirilen Milli Güvenlik Konseyi, şimdi bu hükümetin gündeminde. Keza Ulusal Güvenlik Strateji’nin yeni dönemin ruhuna uygun bir şekilde güncellenmesi üzerinde de çalışmalar sürdürülüyor. Özellikle Rusya ve Çin’e karşı Almanya’nın tutumunun nasıl olacağı bu belgenin son halinde yer alacak. Meselenin başını ise kısa bir süre önce “Rusya ile savaş halindeyiz” diyen Yeşiller üyesi Dışişleri Bakanı Anna Baerbock çekiyor.
FALMANYA’DA Ulusal Güvenlik Strateji ko nusunda tartışma devam ediyor. Dışişleri Ba kanlığı ABD ile yakın iş birliğini hedeflerken, Başbakanlık daha çok stratejik egemenliğe odaklanıyor.
Haberlere bakılırsa Dışişleri Bakanı Anna lena Baerbock, strateji belgesini planlandığı gibi Münih Güvenlik Konferansı’ndan (17-19 Şubat) kısa bir süre önce uluslararası kamu oyuna açıklamayı planlıyor. Tartışmanın baş lıca nedenleri arasında, yeni kurulacak Ulusal Güvenlik Konseyi’nin Başbakanlığa mı yoksa Dışişleri Bakanlığına mı bağlı olacağı gibi önemli konular var. Güvenlik Konseyinin ayrı ca “siyasi açıdan sakıncalı kararları” gelecek te “...fırsat maliyetlerinden bağımsız olarak” uygulanmasının sağlaması gerektiği de ifade ediliyor. Güvenlik stratejisinin geçen yıl ABD tarafından yayınlanan iki önemli strateji bel gesindeki tutumlarla nasıl bir ilişki içinde ol duğu da belirsizliğini koruyor. Abd’nin Ulusal Güvenlik Stratejisi ve Ulusal Savunma Strate jisi Rusya’yı değil Çin’i müttefik devletlerin de karşı harekete geçmesi gereken merkezi bir düşman olarak sınıflandırmıştı. Baerbock bu na kesinlikle katılıyor, Başbakan Olaf Scholz ise biraz daha mesafeli duruyor.
Alman hükümeti tarafından hazırlanan ilk Ulusal Güvenlik Stratejisi şimdiye kadar Baer bock yönetimindeki Dışişleri Bakanlığı tara fından yürütüldü. Başlangıçta, Spd-yeşille RI-FDP koalisyonun ilk yılında kabul edilmesi planlanmış, daha sonra belgeye mümkün olan en büyük uluslararası ilgiyi göstermek amacıyla bu yılki Münih Güvenlik Konferan sı’ndan (17-19 Şubat) kısa bir süre önce bir ta rihe ertelenmişti.
Ancak bir süredir bunun da olmayacağı belirtiliyor. Haberlere göre, Başbakanlık Dai resi 19 Aralık’ta, Baerbock’un Noel tatili sıra sında departman onayına sunmak istediği belgeyi durdurdu. Gerekçe olarak da taslağın çok eksik olduğu, açık olduğu iddia edilen 30’dan fazla noktaya netlik getirilmesi isten di. Eleştirilerde göre taslak dahası, “fazla Av rupa merkezci” idi.
Bugüne kadar, çok sayıda önemli ayrıntıyı netleştirmek mümkün oldu; yine de bazı an laşmazlıklar devam ediyor.
ABD STRATEJİLERİ
Alman Savunma Bakanlığına bağlı strateji merkezi Federal Güvenlik Politikaları Akade misi (BAKS) yakın tarihli bir analizinde, Ulusal Güvenlik Stratejisi hazırlanırken sadece iç faktörlerin değil, dış faktörlerin de dikkate alınması gerektiğine işaret ediyordu. BAKS, geçen yıl iki temel strateji belgesi yayınlayan ABD’YE özel bir önem atfediliyor: kapsayıcı Ulusal Güvenlik Stratejisi ve onun altında yer alan, ordu ve savunmaya odaklanan Ulusal Savunma Stratejisi. Her ikisi de Berlin’in iste meden de olsa ciddi dış politika çatışmaları na girmek istemiyorsa şu ya da bu şekilde dikkate alması gereken net bir çerçeve sun maktadır.
Abd’nin iki strateji belgesi, Washington’un dünya politikasında rakiplerin belirlenmesi açısından net bir öncelik sıralaması oluştur maktadır. Ulusal Güvenlik Stratejisine göre, Rusya şu anda -Ukrayna savaşı nedeniyleönemli ölçüde dikkat çekerken, Çin uzun va dede bir numaralı düşman ve “uluslararası düzeni yeniden şekillendirme” hem “niyetine” hem de kapasitesine sahip “tek rakiptir”. BAKS’ıN analizinde belirttiği gibi Washington bunu üç şekilde yapıyor. İlk olarak, “yerel alt yapıyı güçlendirmeye” çalıştığını söylüyor, kri tik altyapı ve tedarik zincirlerini güvence altı na almak için çalışıyor, siber güvenlik önlem lerini artırıyor ve ileri teknoloji endüstrileri alanında mümkün olan en büyük avantajı el de etmek için çabalıyor. Toplumsal dayanıklı lık, çatışmanın tırmanması durumunda da önemlidir. BAKS’A göre Biden yönetimi, eko nomik ve sosyal tabanını güçlendirmenin ya nı sıra güçlü bir “caydırıcılık” için çabalıyor. Üçüncü ve son olarak, eylemlerine “müttefik leri ve ortaklarını” da dahil etmeye çalışmak.
ÇOK KUTUPLU DÜNYADA
Çin politikası konusundaki anlaşmazlığın halihazırda çözülüp çözülmediği belli değil. Dı şişleri Bakanlığı, Abd’nin çevreleme strateji siyle önemli ölçüde uyumluluk gösteren ve son derece çatışmacı pasajlar içeren gele cekteki bir Alman Çin stratejisi için bir taslak sunmuştu. Bir yandan Başbakan Scholz, Al man ekonomisinin temel çıkarlarını göz önün de bulunduruyor; otomotiv ve kimya endüst rileri gibi son derece önemli sektörler yapısal olarak Çin ile ticarete bağımlı. Öte yandan Scholz, yükselişi önlenemeyecek “çok kutuplu bir dünyanın” ortaya çıkmakta olduğuna inan dığını söylüyor; bu sadece Çin’in güçlenmesiy le ilgili değil, aynı zamanda Hindistan, Endo nezya, Vietnam, Güney Kore gibi devletlerin yanı sıra Afrika ve Latin Amerika’dan devletle rin de nüfuz kazanmasıyla ilgili.
(Çeviri: Dış Haberler Servisi)