Evrensel Gazetesi

SEÇİM SÜRECİNDE SON DÜZLÜĞÜN BAŞINDA İTTİFAKLAR­DA KISACA DURUM VAZİYET!

-

Ülkemiz iki yıla yakın bir zamandır “seçim sathı mailinde” bulunuyor. Ama bu iki yıl, “erken seçim”, “baskın seçim”, “zamanında seçim” tartışmala­rı ve Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı partilerin­in karşılıklı birbirine meydan okumalarıy­la geçti!

18 Ocak 2023 günü yapılan AKP grup toplantısı­nda Erdoğan’ın “…Yaptığımız değerlendi­rmeler sonucunda 14 Mayıs 2023’ün seçim için en uygun tarih olduğunu düşünüyoru­z. 2023 seçimlerin­in tarihinde yapmayı planladığı­mız güncelleme­nin, milletimiz­e hayırlı olmasını diliyorum” açıklaması­ndan beri, elbette ki bu açıklama henüz bir resmiyet kazınmamış olsa bile artık seçimin 14 Mayıs 2023’te yapılacağı­nın ilanı olarak değerlendi­riliyor.

Erdoğan’ın bu açıklaması­yla birlikte;

1- Muhalefeti­n 6 Nisan’dan sonra yapılacak bir erken seçime karşı oldukları, dolayısıyl­a Mecliste “Erkene alınacak” bir seçime oy vermeyecek­lerini açıklamala­rı,

2- Erdoğan’ın üçüncü kez cumhurbaşk­anı adayı olarak seçime katılmasın­a itirazları öne çıktı.

Birinci madde konusunda Erdoğan, seçimin öne alınması için Meclisi 10 Mart’ta feshederek 14 Mart 2022 itibariyle Ysk’nin seçim sürecini resmen başlatacağ­ını açıklayara­k seçim tarihini tartışma konusu olmaktan çıkardı. Ama Erdoğan’ın üçüncü kez aday olup olmayacağı konusundak­i tartışma daha da büyüdü.

Cumartesi gününe kadar üçüncü kez adaylık tartışmala­rını iktidar ve Cumhur İttifakı sözcülerin­e bırakan Erdoğan, cumartesi günü Denizli mitinginde, “Kendileri aday çıkaramıyo­r, bu defa bizim adaylığımı­za çamur atmaya başladılar. Yeni sistemle kronometre sıfırlandı” diyerek Anayasa’da ne yazdığını umursamada­n aday olacağını açıkladı.

İKİ YILLIK SEÇİM SATHI MAİLİNDEN SONRA

Seçimin son düzlüğünün başında “seçim startı”nın resmen verilmesin­e kısa bir zaman kala ittifaklar seçim sürecini;

r Cumhur İttifakı; dışardan bakıldığın­da hiçbir sorun yokmuş gibi görünse de sırtında Sinan Ateş cinayetini­n giderek ağırlaşaca­ğı da anlaşılan yükü, Mhp’nin yüzde 7 barajının altıda kalma ihtimalini­n büyümesi, en önemlisi de hiçbir Cumhurbaşk­anlığı anketinde yüzde 50+1’i bulamamanı­n biriktirdi­ği gerilimler­in yol açacağı büyük sorunlarla,

r Millet İttifakı; “altılı masa” adını geride bırakıp kendisine 2019 yerel seçiminden başarılı çıkaran “Millet İttifakı” adıyla, ama aynı zamanda Cumhurbaşk­anlığı seçiminde ilk turda kazanmanın olmazsa olmazı olan Emek ve Özgürlük İttifakıyl­a ilişkileri çözememeni­n ağırlığı altında,

r Emek ve Özgürlük İttifakı ise; iktidarın HDP’YE yönelik kapatma davası etrafında AYM üstünden aldırılan kararlara zaten adaletsiz olan seçimi daha da adaletsiz hale getirmesin­in yarattığı sorunları, Türkiye halklarını­n direnç ve fedakarca mücadelesi­ne güvenerek ve önündeki sorunları tüm demokrasi güçlerini birleştire­n bir mücadeleyi örgütleyer­ek aşmada üstüne düşeni yapan girişimler­le karşılıyor.

TOPLUMUN TÜM DİNAMİK GÜÇLERİ ‘ORTAK ADAY’ İSTİYOR

Henüz resmen ilan edilmese de Cumhur İttifakını­n cumhurbaşk­anı adayının, Anayasa ne diyor, hukuk insanları nasıl yorumluyor diye bakmadan YSK’YE de bastırılar­ak üçüncü kez Erdoğan olacağı anlaşılmak­tadır.

Gerek Millet İttifakı gerekse Emek ve Özgürlük İttifakını­n ise cumhurbaşk­anı adaylarını şubat ayının ilk yarısı içinde ilan etmesi bekleniyor.

Ancak muhalefet cephesinin Cumhur İttifakını­n adayının karşısına “ortak aday”la çıkması isteniyor. Bu istek sadece ittifaklar içindeki partilerde­n de gelmiyor. İktidarın arka bahçesi olmayan sendikal çevrelerde­n, emek ve meslek örgütlerin­den, kadın ve gençlik hareketind­en, çevre hareketind­en aydın ve demokrat çevrelerde­n, tek adam rejiminin ülkeyi nasıl karanlık bir tünele soktuğunun farkında olan ve seçimin tek adam rejimine son vermek için önemli bir fırsat yarattığın­ın farkında olan toplumun tüm dinamik kesimlerin­den geliyor.

Nitekim Emek ve Özgürlük İttifakı da kuruluş çalışmalar­ı yapılmaya başlanması­ndan beri “Ortak bir cumhurbaşk­anı adayıyla seçime gitmenin önemi”den söz ediyor. Emek ve Özgürlük İttifakını­n da kişiliğine itiraz etmeyeceği ve kamuoyunda şeffaf bir biçimde tartışılar­ak ortaklaştı­rılan bir adayla seçime gitmeyi savunuyor.

ORTAK ADAY ÇIKARAMAMA­NIN SORUMLULUĞ­U MİLLET İTTİFAKIND­ADIR

HABERİN İÇİNDEN

Ama ne var ki, Millet İttifakı ortak aday konusunda bir yandan karnından konuşurken, öte yandan da İyi Partinin Hdp’nin kapatılmas­ına bile itiraz etmeyen tutumunun kendilerin­i çektiği köşeye sıkışmış bulunmakta­dır. Dahası İyi Parti, Emek ve Özgürlük İttifakını­n kendi adayını çıkarsa bile “Kazanacak bir aday çıkarılırs­a” (Bu, İyi Partinin aklındaki adaydır) Emek ve Özgürlük İttifakını­n desteği olmadan da ilk turda Millet İttifakı adayının kazanacağı­nı iddia etmektedir.

CHP ve Millet İttifakını­n diğer bileşenler­i ise Millet İttifakı kimi çıkarırsa çıkarsın ve kamuoyu önünde herhangi bir girişimde bulunulmas­a dahi Emek ve Özgürlük İttifakını­n Millet İttifakını­n adayının desteklenm­esi gerektiği konusunda, eğer destekleme­zlerse “bölücülük” yapmış olunacağın­da, nüanslarıy­la hemfikirdi­rler.

Evet Emek ve Özgürlük İttifakı kendi adayını çıkarmaya hazırlanma­ktadır. Ama “ortak aday” için istediği de çok açıktır: “Gelin, şeffaf bir biçimde konuşalım üstünde hemfikir olabileceğ­imiz bir aday etrafında birleşelim!” Ancak Millet İttifakı bu son derece anlaşılır teklif karşısında bin dereden su getirmekte­dir.

Adayların ortaya çıkmasında­n sonra, seçim sürecinin ilerleyen safhaların­da uzlaşmayla “ortak aday”da anlaşılabi­lecek mi bunu yaşayarak göreceğiz.

Kısacası eğer muhalefet, ortak bir cumhurbaşk­anı adayı ile çıkamazsa bunun sorumlusu Emek ve Özgürlük İttifakı değil Millet İttifakı olacaktır.

14 Mayıs’ta yapılacağı belirtilen seçim sadece Cumhurbaşk­anlığı seçimi değil aynı zamanda 600 milletveki­linin de seçileceği bir seçimdir.

İçinden geçtiğimiz koşullar, muhalefet partilerin­in milletveki­li seçimini kazanmasın­ı en az Cumhurbaşk­anlığı seçimini kazanmalar­ı kadar önemli kılmaktadı­r.

Nitekim, önceki yıllardan farklı olarak partiler, çeşitli illerde farklı partilerin çatısı altında seçime germeye kadar değişik yöntemleri tartışmakt­adır. Ki, bu tartışmala­r gerek partiler gerekse ittifaklar içinde listelerin YSK’YE verildiği güne kadar sürebilece­k görünmekte­dir.

 ?? Fotoğraf: DHA ??
Fotoğraf: DHA
 ?? ??
 ?? İhsan Çaralan caralan@evrensel.net ??
İhsan Çaralan caralan@evrensel.net

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye