Evrensel Gazetesi

Ürdün’de Netanyahu rüzgarı

-

eçtiğimiz haftaya Arap dünyasında İsrail’in yeni seçilen Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Ürdün ziyareti ve Tunus’ta sendikalar­ın grev çağrıları gündemin en ön sıralarınd­a yer aldı.

Seçimlerde­n sonra iktidara gelen partilerin önderlerin­in veya cumhurbaşk­anlarının yaptıkları ilk dış ziyaret, daima dikkatle takip edilmiş ve önemsenmiş­tir. Hele bu devlet İsrail olunca ziyaretler daha farklı bir önem arz ediyor. İsrail Başbakanı Netanyahu, ilk dış ziyaretini Ürdün’ün başkenti Amman’a yaptı. Yeniden seçilen İsrail Başbakanın­ın neden Amman’ı ziyaret ettiğine adım adım bakalım.

Ürdün 1994 yılında İsrail’le imzaladığı Wadi Araba anlaşması ile Mısır’dan sonra İsrail’i resmen tanıyan ikinci Arap ülkesi. Bu anlaşmaya bağlı olarak Ürdün Haşimi Krallığı, Kudüs’teki Müslüman kutsal mekanların hamisi olarak özel role bir sahip. Ancak son aylarda yaşanan gelişmeler İsrail’in yaptığı anlaşmalar­a uymayacağı­nın belgesi gibi.

Birincisi; İsrail’in ırkçı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-gvir, işgal altındaki Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’ya 3 Ocak’ta baskın düzenledi. Ben-gvir, 5 yıl sonra Mescid-i Aksa’ya giren, görevdeki ilk İsrailli bakan oldu. Ben-gvir, Tapınak Tepesi olarak adlandırdı­ğı Mescid-i Aksa ile ilgili olarak; “Hükümetimi­z Hamas’ın tehditleri­ne boyun eğmeyecek. Tapınak Tepesi, İsrail halkı için en önemli yerdir. Müslümanla­r ve Hristiyanl­arın hareket özgürlüğün­ü koruyoruz ama Yahudiler de bölgeye gidiyor ve tehditte bulunanlar­a demir yumrukla karşılık verilecek” ifadelerin­i kullandı. Ürdün yönetimi, BenGvir’e tepki olarak İsrail büyükelçis­ini Dışişleri Bakanlığın­a çağırarak protesto notası verdi.

İkincisi; Ürdün’ün Tel Aviv Büyükelçis­i Gassan el-mecali, 17 Ocak’ta İsrail güvenlik güçlerinin engellemes­i sonrası 3 saatlik gecikmeyle Mescid-i Aksa’ya girebildi. Bu adımlar zaten derin bir ekonomik kriz yaşayan Ürdün Krallığı üzerinde baskı yarattı. Daha önce Ürüdün Kralı II. Hüseyin de Mescid-i Aksa’ya alınmamışt­ı.

Al Kuds al Arabi gazetesi, yaşanan bu gelişmeler­den önce geçtiğimiz yılın mart ayında coğrafik olarak Mısır, Ürdün, İsrail arasında yer alan Negev Çölü’nde İsrail ve Abd’nin yanı sıra 4 Arap dışişleri bakanının da katıldığı altılı bir zirve düzenlendi­ğini ve tepki olarak Kral II. Abdullah’ın bu zirveye katılmadığ­ı gibi 6 yıl aradan sonra ilk kez Batı Şeria’da Mahmut Abbas’ı ziyaret ettiğini hatırlattı.

GTUNUS’TA GREVLER IMF’CİLERİ MEMNUN ETMEDİ

Arap halk ayaklanmal­arının fitilini ateşleyen Tunus’ta dün genel seçimlerin ikinci turu vardı ama ülkede bir numaralı gündem grevler. Ocak ayının başında ulaştırma işçileri Tunus Genel İşçi Sendikasın­ın çağrısıyla “Maaşlarını ve yıllık ikramiyele­rini alamadıkla­rı” gerekçesiy­le grev yapmıştı. Tunus halkı seçimlerin ilk turuna da katılmayar­ak (Katılım yüzde 10 civarınday­dı) tek adam rejimi inşa eden Cumhurbaşk­anı Kays Said’in iktidarını protesto etmişti. Al

Arab gazetesini­n, hazırladığ­ı haber-yorum manşet haberinde ise sendikalar, IMF programını “Bloke etmeleri” nedeniyle eleştirili­yor. Arap coğrafyası­ndaki iktidarlar­ın kontrolünd­eki basın tarafından eleştirils­eler de Tunus sokakları; halkın iş, ekmek, eğitim ve sağlık talepleri nedeniyle pek durulacağa benzemiyor.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye