‘Onların da bir sistem hayali var’
MÜLK DEĞİL, HAKLARA SAHİP BİR ÖZNE OLARAK ÇOCUK!
Dünyada ve Türkiye’de ‘çocuk hakları’ sık sık ihlallerle gündeme geliyor. Ve maalesef bu ihlalleri sosyal medya ya da basın kuruluşlarına yansıyanlarla sınırlı değil. Çocuklar gündelik hayatın pek çok alanında ihmallerle karşılaşıyor. Rengarenk Umutlar Derneğinden Alper Yalçın hayatın yeniden inşası noktasında çocukların da sürece dahil edilmesi gerektiğini vurgulayarak “Onların da bir sistem hayali var” diyor.
Çocuk haklarının kapsamını ve çocukların maruz kaldığı hak ihlallerinin çerçevesini Çocuk İhmalini ve İstismarını Önleme Derneğinden (ÇİİÖDER) Prof. Dr. Kasım Karataş, Şehir Dedektifi İnisiyatifinden Gizem Kıygı ve Rengarenk Umutlar Derneğinden Alper Yalçın’la konuştuk.
Çocuk hak örgütü temsilcileri, çocuk haklarının kapsamını ve çocuk politikalarının önemini anlattı.
YETİŞKİNLERİN İNŞA ETTİĞİ BİR DÜNYADA ÇOCUK OLMAK
Çocuk hakları, insan haklarının özel bir alanı. Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi ayrım gözetmeme, çocuğun yüksek yararı, yaşama ve gelişme hakkı ve katılım hakkı olmak üzere dört temel ilkeye dayanıyor. Bu ilkeler doğrultusunda çocuklara yapılmasını istemediğimiz şeylerin yapılması istismarı; yapılmasını istediğimiz şeylerin yapılmaması ise ihmali doğuruyor.
ÇİİÖDER Başkanı Kasım Karataş insan hakları içerisinde çocuk haklarının yeterince ayrıntılı düzenlenmediğinden ek düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu ifade ediyor. Rengarenk Umutlar Derneğinden Alper Yalçın ise “Yetişkinlerin inşa ettiği bir dünyada yaşıyoruz ve bu dünyada çocukların görüşleri yetişkinler tarafından nadiren dikkate alınıyor. Haklarını hayata geçirebilmek için ihtiyaç duyabilecekleri araçlara erişimleri çok sınırlı” diyerek çocuk haklarına dair ayrı bir çerçeve ihtiyacına işaret ediyor.
‘MÜLK DEĞİL, HAKLARI OLAN BİR ÖZNE’
Çocuk hakkı ihlallerinin sadece ‘kötü niyetten’ doğmadığını ifade eden Alper Yalçın, “İyi niyet ile gerçekleştirilen eylemler de ihlale dönüşebiliyor. Yetişkinin çocuk için düşündüğü ‘iyi’, doğru sonuçlar vermeyebiliyor” uyarısında bulunuyor.
Çocukların ihmal ve istismarının hayatın her alanında söz konusu olabildiğini söyleyen Karataş, en sık karşılaşılan alanın ise aile içi olduğunu belirtiyor: “Çocuklar en fazla aile içindedirler. Aile çocuğun ihmali ve istismarı bakımından hem önemli bir aktör hem de önemli bir fail durumundadır. ‘Aile kutsaldır, ailede her şey iyi olur’ diye bir şey yok. Aileler sağlıklı ya da sağlıksız olabilir. Gerekirse çocuğu aileden de korumak gerekebilir.”
Hak ihlallerinin yaygınlığının nedenlerine işaret eden Yalçın ise ilk olarak gündelik hayatta özne olarak saygı gösterilmeyen çocuğun sözlerinin kayda değer görülmemesini söylüyor.