‘ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI DENENDİ, OLMADI’
MUTABAKAT metninde ormanlara sadece iki sayfa ayrıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Erdoğan Atmiş, ormanlarla ilgili maddelerin alt alta ilgisiz bir şekilde sıraladığına dikkat çekti. Metinde ağırlıklı olarak orman yangınları ve orman köylüsünden bahsedildiğini ifade eden Atmiş, ormancılığın ana ilkeleri ile çok alt sıralarda yer alan “Yangınları az hasarla atlatılabilmek için ormanlarımızda arazöz yolları açacağız” gibi çok alt sırada yer alması gereken önerilerin aynı metin içinde harmanlanmaya çalışıldığını dile getirdi.
‘ORMAN KÖYLÜSÜ İLE İLGİLİ ÖNERİLER ÜLKE GERÇEKLERİNDEN UZAK’
Orman köylüleriyle ilgili önerilerin ülke gerçeklerinden çok uzak olduğunu dile getiren Atmiş, “Her ne kadar 7.5 milyon orman köylüsünün varlığından bahsediliyorsa da, gerçekte orman köylüsü sosyolojine uygun yurttaş sayısı çok daha az. Çoğu orman köyünde sadece yaşlılar yaşıyor. Genç nüfusun az sayıda olduğu yerde kalkınma girişimlerinin başarıya ulaşması da çok zor. Bu kapsamda “Orman Genel Müdürlüğünün bütçesini yeterli oranda arttıracak, küstürülen orman köylüsünü refaha kavuşturacağız” maddesi ayakları yere basmıyor. Çünkü orman köylüsünü “kalkındırmak” bildik ezberle başarılamaz ve Orman Genel Müdürlüğünün hem bilgi düzeyi, hem personel yapısı, hem de ekonomik durumu bunu başarmaktan çok uzak” diyor.
‘ORMAN EKOLOJİSİNDEN BİHABER BİR ÖNERİ’
“Yanan orman alanlarında ve yeni orman alanlarında yangına hassas çam ağaçları yerine mevcut floraya uygun başka türden ağaçlandırma çalışmaları yapacak” şeklindeki önerinin orman ekolojisinden bihaber bir öneri olduğunu kaydeden Atmiş, “Üstelik mutabakatta şehir efsanesine dayanan bir başka öneri daha var. O da “Yanan orman alanlarına verilen yasaya aykırı imar izinlerini iptal edeceğiz” şeklindeki öneri. Daha önce defalarca bir yere otel, enerji santrali, maden, yol, havalimanı yapmak için orayı yakmak gerekmiyor, mevcut AKP iktidarı mevzuatı o kadar değiştirdi ki, bunlara kolayca izin veriyor dediğimiz halde, altılı masanın hâlâ daha ormanlardaki yapılaşmanın, orman yangınları yüzünden arttığını sanması çok garip. Yanan orman alanları kendiliğinden geri gelebildiği halde, tahsis edilmiş ormanların bir daha orman ekosistemine dönüşmesi çok zor. Kaldı ki 2021 yılında yanmış olan 140 bin hektar orman alanının dörtte biri ormanlarda yapılmasına izin verilen enerji tesislerinden kaynaklanacak şekilde yandı” diyor.