MİLLİ PARKI KORUMAKLA YÜKÜMLÜ BAKANLIK, İŞLETMECİYİ KORUMA DERDİNE DÜŞTÜ! ‘Milli parkta düğün olmaz’ diyen mahkemeye, bakanlık itiraz etti
Milli parkta eğlence organizasyonu ve mangal yapılmasına olanak sağlayan ihale sözleşmesini iptal eden Aydın 2. İdare Mahkemesinin kararına, Orman Bakanlığı itiraz etti.
ilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’nda düğün, dernek organizasyonu ve mangal yapılmasına olanak sağlayan ihale sözleşmesinin mahkemece iptal edilmesine Tarım ve Orman Bakanlığı itiraz etti. Kamu adına milli parkı korumakla yükümlü olan Bakanlık ihaleyi kazanan şirketten yana tavır alarak Danıştaya temyiz başvurusunda bulundu.
DAHDE VEFA İLKESİNE AYKIRI
Aydın 2. İdare Mahkemesinin verdiği kararın hukuka ve mevzuata aykırı olduğunu ileri süren Bakanlık temyiz dilekçesinde, “İhale sözleşmesinin iptali istemiyle yapılan başvurunun zimnen reddine ilişkin işlemin iptaline...” denilerek, öncelikle kararın yürütmesinin durdurulması ve ardından da bozularak kaldırılması gerektiği ileri sürüldü. İhale sözleşmesinin hukuk ve mevzuata uygun olduğunu ileri süren Bakanlık dilekçesinde, “Kamu hizmetlerinin etkin, düzenli ve verimli yürütülmesinin temini ile hizmetlerin gerekler ve kamu yararı hususları gözeterek işlem tesis edilmiştir” ifadelerine yer verildi. Bakanlık adına yapılan itirazda yerel mahkeme kararına şerh düşerek karşı oy kullanan mahkeme başkanının yazısına atıfta bulunuldu. Söz konusu ihalenin sadece işletmecilik işini değil, belli bir yatırım yapılmasını da gerektiren bir işi kapsadığına dikkat çekilen dilekçede, ihaleyi kazanan şirketin alanda yatırımları olduğu, sözleşme iptalinin hukukun ahde vefa ilkesine aykırı olduğu da ileri sürüldü.
KORUMA KULLANMA DENGESİ!
Milli Parklar Kanunu’na göre milli park olan bir yerde kaynak değerlerinin korunmasıyla birlikte halkın dinlenmesi ve eğlenmesine de izin verildiğini ileri süren Bakanlık, “Kaynakların sürdürülebilirliği esas olmak üzere, milli park olan yerlerin özellik ve nitelikleri göz önünde tutularak koruma ve kullanma dengesi dikkate alınarak hazırlanan planlar dahilinde izin verilebilmektedir” görüşünü ileri sürdü. Bakanlık itiraz dilekçesinde şu satırlar dikkat çekti; “Korunan alanların planlanmasında salt koruma anlayışı yerine, yakın çevresinde yaşayan yöre insanı olmak üzere, bu alanlarla doğrudan ve dolaylı olarak ilişki içerisinde olan kişi ve kuruluşların ihtiyaçları, talepleri, alışkanlıkları ve beklentileri de makul ölçülerde karşılanmakta olup milli park alanının tamamının mutlak koruma altına alınması söz konusu değildir”.